35. Bölüm

286 13 1
                                    

Ankara
Teşhisten sonra kimse konuşmamış. Eve geçmişlerdir. Umut sakinleşsin diye iğne vuruşlardır ve bu iğne onun uyumasına sebep olmuştur. Ekiptekiler oturmuş düşünüyordur. Ali ve selin onlara her şeyden iyi gelmişti. Onlar gelmeden önce yabancı gibilerdi. Sadece aynı ekipte çalışıyor ve aynı evde yaşıyorlardı. Bir birlerinin ne yaşadığını bilmiyorlardı. Hepsi bir birine soğuktu. Çünkü onlar nasıl ekip olunacağını kimseden görmemişti. Ama Ali ekibe geldiği zaman onların bundan sonra kaderlerinin aynı olduğunu, üzüntülerini ve sevinçlerini beraber yaşayacaklarını. Birinin başına bir şey geldiği zaman hep beraber üzüleceklerini. Birinin morali kötü olsa veya başı belada olsa ellerinden gelenin fazlasını yaparak bir birlerine yardım etmeleri gerektiğini. Bir birlerine her türlü güvenmeleri gerektiğini. Ve en önemlisi de bir olay olduğu zaman bir birlerini dinlemeden yargılamamalarını söylemişti. Ali öyle söyledikten sonra bir birlerinin hayatlarını öğrenip bir birlerine tutunmuşlardır. O günden sonra ali sayesinde gerçek bir ekip olmuşlardır. Bir birlerine her türlü destek olmuşlardır. Ali'nin yaşadıklarını dinledikleri zaman hepsi şaşırmıştır. Çünkü rıza müdürün ekiptekileri kendi çocukları gibi görüp güvenliklerini duymuşlardır. Rıza müdürün öyle davranmasına rağmen kendi damadına nasıl böyle davrandığını hiç biri çözememişti. Selin geldiği zaman ikisinin bir birlerine her türlü güvendiklerini ve bir birleri için kendi canlarını dahi verebileceklerini görmüşlerdir. Belki aralarında kan bağı yoktu ama onlar gerçek kardeşlerdi. Ali buraya geldiğinden beri çocukları hep özlemişti hepsi bunun farkındaydı ama ellerinden hiç bir şey gelmiyordu. Selin ezgi için kendi hayatından vazgeçmişti. Ali de derin için kendi hayatından vazgeçmişti. Derin ve ezgi onlar sayesinde kurtulmuştu ama selin ve Ali şehit düşmüştü Ali arkasında 2 çocuğunu bırakmıştı, selin ise oğlunu bırakmıştı. Zeyno ve efenin annesi vardı ama umut'un bu hayattaki en büyük dayanağı annesi ve dayısıydı. Umut hayatından dayısı ve annesine kötü davrananları silmişti.

Şükran: bundan sonra ne olacak ?
Derin: nasıl yani ?
Şükran: umut'a ne olacak ?
Faruk m.: Maalesef ki Umut bir süreliğine yetimhane de kalacak. Eğer selinin bir akrabası veya bir yakını Umut'u evlatlık edinmek isterse işlem başlatılacak.
Ege: Faruk abi sen ne diyorsun ya !?
Egemen: çocuk daha yeni annesini kaybetti. Ne demek yetimhaneye gidecek.
Faruk m.: Çocuklar elimizden bir şey gelmiyor maalesef.
Onur: sakin olun böyle bağırmamız bir işe yaramayacak. Onun yerine bir çözüm bulmamız lazım.
Ece: onur haklı.
Cemal: Umut'u evlat edinmek için bizde başvursak.
Egehan: mantıklı.

İstanbul
Hastane
Pınarın ameliyattan çıkmasının üstünden 5 saat geçmiştir. Rıza ve Ayla çok kötü durumdadır. Selin ve Ali şehit olmuştu aynı zamanda kızları ölümle burun burunaydı. Ama onların elinden hiç bir şey gelmiyordu. Murat, Sinan, elif ve Zeynepten gitmemiştir.
Murat: rıza baba biz çocukları alıp gidelim artık.
Rıza m.: Tamam murat.
Tekin: abi nereye gidiyorsunuz ?
Murat: Ankara'ya gidecez.
Tunç: abi bende gelsem olur mu ?
Tunç'un öyle demesi ile Muratlar bir birine bakar. Tunç'un selin ve Ali gittikten sonra kötü olduğunu görmüşlerdir. Ondan kabul ederler
Sinan: baban izin verirse gel.
Tunç: babama sormama gerek yok abi. Ben hem reşitim hemde eğer onlar Ali abiye inansaydı ve selin abladan bir şey saklamasaydı oraya gitmemize hiç gerek olmayacaktı. Hepsi onların yüzünden oldu bir de gitmeme izin vermeme gibi bir şey yapamaz. Hadi gidelim abi.
Onun bu sözlerinden sonra ekip kötü olmuştur. Hatalarını fark etmişlerdi ama artık çok geçti. Onların hatalarını fark etmeleri bir işe yaramayacaktı. Eğer onlar ilk başta o hataları yapmasalardı. Ali'ye güvenip dinleselerdi, Selinden hiç bir şey saklamasalardı. Umut şimdi kimsesiz kalmayacaktı. Zeyno ve Efe babasız kalmayacaktı.
Tunç, zeymur ve elsin Zeyno ve efeyi almak için komşularının evine giderler. Çocuklar onları görünce annelerine bir şey olduğunu zanneder. Babalarını kaybettikleri için annelerini de kaybetmek istemezler.

Zeyno: Zeynep abla anneme mi bir şey oldu ?
Zeynep: yok kuzum biz Ankara'ya gidecez sizde gelmek ister misiniz diye sormaya gelmiştik.
Efe: gelmek isteriz ama dedemler izin vermez.
Elif: merak etmeyin biz izin aldık.
Zeyno: o zaman gidelim. Babamın yanında olamadık en azından cenazesinde yanında oluruz.
Efe: evet hemde umut'un yanında oluruz.
Murat: hadi gidelim o zaman.
Çocukları da alıp Ankara'ya gitmek için yola çıkarlar.
Bölüm sonu

DostlukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin