41.Bölüm

192 5 0
                                    

Olayların üstünden üç koca ay geçmişti, bu üç ayda herkesin hayatında büyük değişiklikler olmuştu. Değişikliğin en büyüğünü maalesef ki umut yaşamıştı. Bundan tam üç ay önce selin ve Ali'nin şehit düşmesi üzerine herkesi büyük bir hüzün kaplamıştı. Selin ve Ali'nin cenazesine çocukların isteği üzerine rızalar gelmemişti. Cenazeden sonra eve geçildiği zaman eve çocuk esirgeme kurumundan gelmişler umut'un velayeti selinde olduğunu ve Selin vefat ettiği için umutu yetim haneye götürmüşlerdir iki ekipte ne kadar uğraşırsa uğraşsın umut'un velayetini bu süre içinde almamışlardır. Aylin bu süreçte kaçırılmış ve kaçıran kişi tarafından vurulmuştur, o sıralar hamile olduğunu bilmeyen Aylin karnından vurulduğu için bebeğini kaybetmiş ve dayanamayıp İstanbuldan kimseye demeden taşınmıştır. Aynı şekilde bu ay içinde mesut ve baharın da düğün hazırlıkları yapılmış düğün olduğu günde hüsnünün bahara güvenmeyip DNA testi yaptırması ile Kemal'in mesut'un oğlu olmadığı ortaya çıkmıştır. Bu süreçte Zeyno ve efe annelerinin yanında kalmış ama onunla nerdeyse hiç iletişim kurmamışlardır. Tunç nerdeyse her gün Zeyno ve Efeyi alıp umut'un yanına gidiyorlardır. Bu süreçte Mesut umutun velayetini almak için her türlü yolu denemiş ve en sonunda eğer biriyle evlenirse öyle umudu alabileceğini öğrenmiştir. Ve ekipte aynı kalmamıştır Ankara'da ki ekip zeynoyu Efeyi ve umudu yalnız bırakmamak için bir süreliğine İstanbul'a bir görev için gelmişlerdir. İstanbuldaki ekipteki açığı kapatmak için Mersin'deki bir ekipten melek ve Emre adında iki kişi gelmiştir.

İzmir
Villa
Doruk: Trabzondan gelecek olanlar gelmedi mi hala ?
Kadim: daha gelmediler abi
Semih: abi beklediğiniz kişiler geldi.
Doruk: gelsinler içeriye
Semih: tamam abi
Semih içeriye dört kişiyle beraber girer.
Doruk: hakanın dediği kadar iyi misiniz bakalım. İsimleriniz ne
Bora: ben bora siyah saçlı olan kız üçüzüm Hira diğerleri ise poyraz ve Pelin.
Doruk: kadim ayarladığımız odaları göster. Dinlendikten sonra gelin görevinizi anlatalım.
Poyraz: peki doruk bey
Doruk: bey değil abi diyeceksiniz.
Bora: peki abi.
Onlar odalarına dinlenmeye gitmişlerdir.

Gökhan: abi bunlar bilgileri lazım olur diye hazırlattım.
Doruk dosyaları incelemeye başlar.
Doruk: bora ve Hira üçüz olduklarını söylediler üçüzünün kim olduğu hakkında bilgi öğren.
Gökhan: peki abi

İstanbul
Asayiş şubesi
Mesut: umutu almak için evlenmem gerekiyor usta başka seçenek yok.
Hüsnü: usta kiminle evleneceksin ki ?
Arda: abi melekle evlense olmaz mı önceden aralarında bir şey de geçmiş.
Hüsnü: arda haklı aslında başka bir seçeneğin yok.
Mesut: usta bunu nasıl yapabilirim ki umut benden nefret ediyor birde geçmişim olan biriyle evlensem daha kötü olur.
Hüsnü: başka seçeneğin yok ki. Ya onunla ya başkasıyla ama unutma başkasıyla evlenirsen sen işteyken umuta bir şey yaparsa bilemeyiz. Güvenebileceğimiz biri olmalı.
Mesut: haklısın usta melekle konuşacam bugün.
İçeriye o sırada sinem girer.
Mesut: sinem, Melek komiserini gördün mü ?
Sinem: melek komiser kafeteryada komiserim.
Mesut hızla orta masadan kalkıp kafeterya'ya iner.
Mesut: melek benim seninle bir şey konuşmam gerekiyor.
Melek: dinliyorum mesut.
Mesut: melek biliyorsun uzun zamandır umutu yetimhaneden almaya çalışıyorum. Onu almak için tek bir yolum var o da biriyle evlenmek. Tanımadığım biriyle evlenemem umuta bir şey yapabilirse. Sana güveniyorum sen öyle bir şey yapmazsın bunu biliyorum yani eğer sende kabul edersen formaliteden evlensek olur mu ?
Melek: mesut ben ne diyeceğimi bilmiyorum. Şirin seni çok seviyor buna karşı çıkmaz ama ne diyebilirim ki. Bir çocuğun hayatı söz konusu sonuçta.
Mesut: kabul ediyor musun yani ?
Melek: evet
İkisi de beraber yukarıya çıkarlar ve her şeyi ekibe anlatırlar.

İstanbul
Organize şube
Egemen: Faruk abi cem ve Ceydanın sorgusu şimdi bitti.
Masal: cem ve Ceyda bir piyonmuş sadece onlara polislere bir şey yapmalarını söylemiş asıl patron.
Faruk: peki patron kim ?
Organize şube komiseri: kim olduğunu maalesef ki bilmiyoruz.
Ege: ne demek bilmiyoruz ya. Bunlar bizim kardeşimizi öldürdü lan, üç aydır onları arıyoruz nerde ne yapıyorlar diye. Şimdi bulduk ama elimizde gene hiç bir şey yok. Bu emirleri verenler hala dışarda, biz onları vuranları bulduk ama diğerleri dışarda onları bulmadan bize uyumak yok.

Bölüm sonu

DostlukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin