Merhaba!!!
🌚
"Jungkook! Hey, iyi misin sen?" Jungkook bakışlarını sabitlediği oğlandan kuzeninin sesiyle çekmişti.
Bir-kac metre ötesindeyken bile kalbini hızla çarptıran, heyecandan terleyen ellerini birbirine sürmesine sebep olan çocuk şuan tam karşısında şirince gülümsüyor, gülerken gözleri hilal şekli alıp elmacık kemikleri öne çıkıyordu.
"Bu benim arkadaşım jimin, minie buda jeon jungkook. Benim kuzenim ve bizim günlerdir uğraştığımız dosyaları buraya getiren kişi." Sarışın oğlan arkadaşından bakışlarını çekip karşısındaki genç adama dikti.
Vücudunun iriliği ve geniş göğsüyle birlikte giydiği takımı sarmıştı.
Simsiyah gözleri ve uzun siyah sacları alnına dökülüyor soğuk ifadesiz bakışlarını örtüyordu.
Derince yutkunup yanında çocuk gibi kaldığı için kendini oldukça küçük hissetti.
Taehyung ikisinin birbirine olan bakışlarını fark edip sinsice gülerken ilk defa kuzenine böylesine kitlenmiş gördüğü için zevkle izliyordu.
"Merhaba bay jeon, dosyaları getirdiginiz için teşekkür ederim. Ve sizi yorduğumuz için çok özür dilerim." Son cümlede kafasını eğip üzgünce konuştu.
Jungkook gözlerini kırpıştırıp 'yorulmaktan çok mutlu oldum, keşke hep böyle şeylere yorulsam.' Içinden geçirdiği cümleleri hızla silip jimine elini uzattı .
"Merhaba jimin ve hayır getirmekten mutluluk duydum." Taehyung kaşlarını hayretle kaldırırken sinirle konuştu.
"Bana küfür ediyordun ama!" Jungkook hızla ona dönüp kaşlarını çatmış sert sesiyle konuşmuştu .
"Kapa çeneni." Yeniden jimine dönüp ufak bir tebessüm vermişti.
Jimin hafif utançla uzatılan eli tutmuştu.
Jungkook elini kavramış ufak eli kendi dövmeli büyük elleri içinde kaybolurken elinin tersiyle jiminin ufak tombul elini okşamıştı.
Jimin kızaran yanaklarıyla başını eğmiş usulca elleri ayrılmıştı.
"Neyse jungkook seninde işin vardı zaten 1 saatir bana azar çekiyorsun. Biz jiminle gidelim sende keyfine bak." Tae hafif sırıtmayla söyledi.
Jungkook dişlerini sıkıp elini yumruk yaptı. Gitmek istemiyordu!
"Aslında o kadar önemli değil. Ya-" sesini bölen telefonun zil sesi olmuştu.
Sinirle telefonu açtı.
"Evet? Ah pekala, geliyorum." Jiminin bakışları karşısındaki adamdan ayrılmıyor arada dudaklarını ısırırken buluyordu kendini.
"Siz meşgulsunuz sanırım bay jeon. Tekrar görüşmek üzere!" Jimin şirince el sallarken jungkook kendini gülümserken buldu.
"Görüşür müyüz sahiden jimin?" Jimin bu cevabi beklemediği için bakışlarını kaçırdı.
"Herneyse! Jimin hadi gidelim." Jiminin koluna giren tae jungkooka sinsi bir gülümseme atmış jimini peşinden sürüklerken arkasında sinirden kuduran bir jungkook bırakmıştı.
~
Jungkook:
Taehyung?
Efendim kook??
Jungkook:
Jiminin numarasını bana ver
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sugar daddy -Jikook
Fanfictiebeni seviyor, bana tüm parasını veriyor. Bu gucci, prada rahat. O benim sugar daddy'im.