Leyla ve Oğuz, henüz iki küçük çocukken sevmişlerdi birbirlerini. Kader onları bir araya getirdiği gibi her defasında hayatın başka bir köşesine savurmayı da ihmal etmemişti.
Leyla, polis çocuğuydu ve yine babasının tayini çıkınca oradaki hayatı ardında bırakıp yeni hayata adım atmak zorunda kalmıştı. On bir yaşında Oğuz'dan ilk kez ayrı düştüğünde o küçücük kalbinin acıdan parçalanacağını düşünmüştü.
Çocuk akıllarıyla birbirlerine bir söz vermişlerdi:
Şimdi olmasa da belki bir gün...
Bir gün Oğuz'u tekrar bulacak ve sözünü tutacaktı. Tuttu da... Ancak hayatın onlar için farklı planları vardı. Sanki herkes bir olmuş onlar mutlu olamasın diye uğraşıyordu. Her defasındaysa son sözleri belki bir gün oluyordu.
"Belki bir gün kader bizden yana olur."
Dört yıl süren rüya gibi bir ilişki yaşadılar. Uzaktan da olsa yan yanaymış gibi sevdiler birbirlerini. Ta ki o güne kadar...
İkinci kez ayrı düştükten sonra tekrar bir araya gelmeleri bu kez on yıl sürmüştü. Şimdi ikisi de otuz yaşındaydı. Ayrı geçirdikleri yılların acısını sindirmek hiç de kolay değildi.
Leyla, Oğuz'un ihanetini ömrü boyunca unutmamaya yemin etmişti. Oğuz ise onu asla aldatmadığını hiçbir zaman anlatamamıştı. Çünkü Leyla yıllarca ondan kaçmış, bulunmamak için her yolu denemişti. Hâl böyle olunca da on yıl boyunca onu arayan Oğuz derbeder olmuştu.
Hiç beklemediği bir anda karşısına çıkan Leyla için aklında güzel intikam planları vardı. Ondan tam on yılını çalmıştı ve Oğuz'un kolay kolay onu affetmeye niyeti yoktu. Elbette Leyla kendisine göre haklıydı ve asıl kendini affettirmesi gereken kişi Oğuz'du.
Aralarındaki çekişme, inatlaşma ve kıskançlık dolu anlar zaman zaman yüzde gülümsemeye neden olsa da sonuç hiç değişmedi.
Yitip giden on yılın hesabını kim verecekti?
Yıllar sonra tekrar karşılaştıklarında bu defa işler öyle kolay olmayacaktı. Hayatın onlar için hazırladığı son bir oyunu kalmıştı.
Aynı şirketin içinde beraber çalışmak zorunda kaldılar. Leyla elbette arkasını dönüp gitmeyi istedi. Ancak Oğuz bu defa öyle kolay pes etmeyecekti.
Peki, kazanan taraf kim olacaktı? Aşk ve intikam dolu bir hikâyeye hazırsanız başlayalım.
Kitaba profilimden ulaşabilirsiniz. Keyifli okumalar dilerim.
Berna...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çözülmeye Hasret Düğümün || Berna Aslıhan
General Fiction"Doğan gün herkese umut olurken bana ıstırap oluyordu. Sevda ve ben aynı gökyüzüne bakan iki ayrı şehir gibiydik. Bir o kadar uzak, bir o kadar tanıdık... Ama asla kavuşamayan iki farklı şehir..." *** Kızın gülüşüne ömrünü emanet edebilecek kadar âş...