11.Bölüm

6.9K 480 27
                                    

Hayat, bazen de hiç beklemediğin yerden vururdu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hayat, bazen de hiç beklemediğin yerden vururdu.

Güvendiğin yerden.
 
“B-bu doğru değil abi! Mira’ya gittiğim gün bana telefonuna gelen mesajını okumamı istedi! Yemin ederim ben böyle bir şey demedim abim için! Ne aptalım ben!"

Hızla ilerleyip “Hadi gidelim Mira'nın yanına soralım, ne duruyoruz?!” dediğimde abim yüzümü, ellerinin arasına aldı. “Sakin ol bebeğim. Yarın buraya gelecek, öyle konuşacaksın.”

"Ne konuşması abi! Ben bir saniye bile beklemem!"

Yiğit "Afra sakin ol lütfen. Sandığın gibi değildir belki, pişman olacağın şeyler yapma."

Sinirden kahkaha attığımda Yiğit'e baktım. "Her şey ortada değil mi sence de?" diye sorduğumda gözlerini kaçırıp iç çekti.

Abim "Böyle olmaz bebeğim. Halledeceğiz yarın her şeyi." dediğinde sakinliği beni delirtmişti.

Hiçbir şey söylemeden odama geçtim. Yatağın üzerine oturup ağlamaya başladım.

Onlar için kolaydı tabii. Yarına kadar beklerlerdi ama Ayvaz abim benden bir gün daha nefret edecekti.

Mira nasıl böyle bir şey yapardı?

Yıllardır tanıdığım, Ayvaz abim için omzunda ağladığım, dostça sarılan kız bunu nasıl yapardı?
 
🌱

Sabaha kadar gözümüze uyku girmemişti. Yiğit, işi olduğu için gitmişti.
 
Ayvaz abim uyanmadan odadan çıktım.

Mira'nın yanına gidecektim. Geç bile kalmıştım.

Bana doğru gelen abimi görünce zoraki tebessüm ettim. Yorgun gözlerini görünce yüzümü buruşturdum. “Buruşturma hemen yüzünü, yaşlanacaksın bak.” deyip yanağımdan öptü.

Gülümseyen yüzüne bakıp “Senin gibi mi?” dediğimde güldü. “Bu adam, sana hep çocuk.” deyip yanağımdan makas aldı.

Evden çıkacakken kolumu tutan abime baktım. “Pişman olacağımız şeyler yapmıyoruz aslını bilmeden. Tamam mı bebeğim?” diye fısıldadı kulağıma. Başımı salladım.
 
Evden çıkıp hızla ilerlediğimde gözlerim çoktan yaşarmıştı.

Az ilerde bana doğru gelen Mira'yı gördüğümde adımlarım durdu. O da beni görünce duraksayıp "Afra?!" Diye bağırarak hızla bana doğru gelmeye başladı.

Bomboş gözlerle ona baktığımda önümde durdu.

“Çok üzüldüm abin için. İyisin değil mi? Abin nasıl?” deyip kollarını boynuma sardı. Karşılık vermediğimde geri çekildi.
 
Kaşlarını çatmıştı. "Bir şey mi oldu?"

Aşeka SarmaşığıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin