23.Bölüm

2.5K 216 3
                                    

O buradayken aydınlığa kavuşmuş gibiydim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

O buradayken aydınlığa kavuşmuş gibiydim. O yanımdayken, bana dokunurken omuzlarımdaki yük hafifliyordu.

Sabahları her gün, herkesten önce geliyor, benim uyuduğumu sandığı anlarda saçlarımı okşuyor, göremediğim gözlerimden öpüyordu.

Her gün aldatmadığını dile getiriyor, beni çok sevdiğini söylüyordu bıkmadan.

Her gece, herkes gittikten sonra geliyor masal anlatıp saatlerce yanımda kalıyordu. İyi olacağımı, göreceğim söylüyor, ona güvenmemi istiyordu.

Doktorlar ameliyat ile görebileceğimi söylemişti. Bu sevindirici bir haberdi ancak ameliyat çok maliyetliydi. Ne kadar böyle dayanabilirim bilmiyorum ama bir an önce görmek istiyordum.

Bahçede her gün oturduğum bankta, yanımdaki hemşireye söylediğim, günlüğüme yazdığı şeylerdi bunlar.

Ben söylüyordum o ise yazıyordu.

Ayvaz abim günlük tutmamın iyi geleceğini söylemişti. İçimdekileri dökmek işe yarıyor biraz da olsa rahatlatıyordu.

"Hava çok soğudu, içeriye girelim mi?" diyen hemşireye bakmaya çalışıp sesinin geldiği yere döndüm. Başımı salladığımda koluma girip "Gel canım." demişti.

Odama girip yatağa uzandım. Yiğit her sabah erkenden geliyordu ama bugün gelmemişti.

Tıklatılan kapı ile heyecanlanmıştım. Kapı açıldığında hemşire "Abilerin." demişti.

İç çektiğimde "Bizi geldik sevinmedin mi güzelim?" diyen Ayvaz abime "Sevindim tabiki, olur mu hiç öyle şey?" dedim panikle.

Alnımda hissettiğim dudaklar ile gülümsedim. Yavuz abimin "Biliyoruz bebeğim, panik yapma," ellerimi tutup "Bebeğim bugün nasıl?" diye sordu Yavuz abim.

Omuz silkip sessiz kaldım.

Daha fazla dayanamayıp "Yiğit neden gelmedi?" diye sordum.

Bir kaç saniye süren sessizlikten sonra "Önemli bir işi çıkmıştır, yoksa asla gelmemezlik yapmaz biliyorsun." diyen Ayvaz abim ile gözlerim dolmuştu.

Gözlerimin üzerindeki baskı ile Yavuz abim "Doldurma güzel gözlerini." demişti.

Gelmeyebilirdi. Sonuçta onun da kendi hayatı vardı. Sürekli benimle olamazdı değil mi?

Açılan kapı sesi ile hemşirenin "Kahvaltı zamanı." diyen sesi doldu odaya.

Ayvaz abim kahvaltımı yaptırıyor, Yavuz abim ise saçlarımı örüyordu.

Tekrar kapı sesi duyulduğunda oraya kulak kesildim.

Hemşire dinlenmem gerektiğini söylemişti abilerime.

Aşeka SarmaşığıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin