Mutluluk neydi? Bana göre sevdiklerinin gülümsemesiydi. Abim gülüyordu ve ben dünyanın en mutlu insanı olabilirdim.
Yavuz abim balkondan "Deli misin bebeğim? Gir hadi içeri, hasta olacaksın!" diye bağırması ile gülümseyip "Tamamdır geliyorum!" diye bağırdım. Yerdeki ceketi alıp içeri girdim.
Direkt odama çıkıp üstümü değiştim. Kalın çiçekli bir kazak ve siyah İspanyol pantolon giymiştim.
Odamdan çıkıp Ayvaz abimin odasının önüne geldim. Kapıyı tıklatacakken içeriden açılmıştı. Kapının pervazına yaslanıp, kollarını birbirine bağladı. "Nereden anladın geldiğimi? Daha kapıyı bile çalmadım ki." deyip sırıttım. Gözlerini kıstı. "Odanın önüne geldiğinde kendi kendine konuşuyorsun."
"Öyle mi hiç farkında değildim." dediğimde "Saçlarını kurutmamışsın, ayrıca," giydiklerimi eliyle gösterip "Bunları neden giydin?" deyip konuyu değiştirdi.
"Akşam Yiğit gelecek, pijamayla mı çıksaydım karşısına?" dediğimde rahatça "Çık." deyip omuz silkti.
Odanın içine girdiğinde geri dönüyordum ki "İçeriye gir. Saçlarını kurut, göreceğim." dedi.
İçeri girip kapıyı kapattım. Banyoya girip elinde havluyla çıktı. Havluyu uzatınca aldım.
Aynanın karşısına geçip saçlarımı kurutmaya başladım. Duvara yaslanmış, beni izliyordu.
Bana doğru yaklaşıp "Dön bana." dedi şefkatli sesiyle. Döndüğümde elimdeki havluyu alıp saçımı kurulamaya başladı. Yavaşça yapıyordu.
"Bebek gibisin." dediğinde gülümsedim. Saçlarımı kokladı. "Kokunda bebek gibi."
Gülümseyerek ona bakıyordum. Dikkati saçlarımdaydı. "Bitti." deyip geri çekildi.
Havluyu almak için elimi uzattığımda anlamayan gözlerle bana bakıyordu. "Ver, yıkayıp getireyim. Kirlendi ya." dediğimde arkasını döndü.
Sessizleştiğinde odadan çıkmak için kapıya doğru ilerledim. Dönüp baktığımda havluyu, burnuna götürmüş, kokladığını gördüm.
🌱
Akşam yemeğini hazırlamış, hazır olan masaya bakıyordum. Eksik bir şey olmadığına emin olunca, mutfaktan çıktım.
İçeriye gidiyordum ki çalan zil ile kapıya doğru ilerledim. Kapıyı açtığımda gülümseyen Yiğit ile göz göze geldim. Dikkatle bana bakıyordu.
Abim arkadan "Kapı da mı kalacaksınız?" dedi, alaylı sesiyle.
Geriye çekilip geçmesine müsaade ettim. İçeri girip ayakkabılarını çıkardı. "Hoş geldin." dediğimde "Hoş buldum çiçeğim." dedi, içimi ısıtan sesiyle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşeka Sarmaşığı
Teen FictionAşeka, bir ağacın veya bir başka bitkinin yanında topraktan çıkar ve ona sarılmaya başlarmış. Sarıldıkça o ağacın gövdesine yapışır ve zamanla o ağacın gövdesinde erir ve ağacın gövdesinde kaybolup gidermiş. Bazen de sarıldığı ağacı öyle sarar sarma...