Oturduğum yerden çaktırmadan karşımda oturan takım elbiseli adama baktım. Bu kıl herif nasıl savcıydı yaa. Adamla iyi geçineceğiz derken iğrenç bir başlangıç yapmıştık. Ben dosya kapanana kadar bu kıl herifle nasıl iyi anlaşacaktım.
Yavaşça yetimde dikleştim ve hafifçe öksürdüm. Bakışları bana deyince daha çok dikleştim yerimde bu adam nedensizce beni geriyordu.
"Evet M4 dosyasının bütün vakaları elinizdeki dosyada her şey içinde merak etiğiniz ya da anlamadığınız bir yer varsa sorabilirsin"
Bana attığı sence ben salak mıyım bakışıyla hemen gözlerimi kaçırdım. Orada sadece anlamadığınız yerler demedim ki merak ettiğiniz yerler de dedim.
"Bugünün dışında en son vaka ne zaman gerçekleşti?"
Yalandan sırıttım.
"Bir ay önce bir basketbol sahasında bir kız cesetti bulundu. Beykoz taraflarında dosyası da..."
Hafif bana uzak olan dosyaya uzanmaya çalıştım ama elim yetişmedi. Dosya ona daha yakındı. Bana boş boş baktı ve dosyayı aldı.
"Vaka daha sonuçlanmadığı için önünüzdeki dosyaya koymadık."
Başını tamam anlamında salladı. Önümdeki çaydan bir yudum aldım ve ona baktım. Alaz savcı hiç oraları olmadı. Bu adam çok az konuşuyordu sanırsın kelimeler parayla satılıyor.
Odanın kapısının çalınmasıyla ikimiz de aynı anda gir dedik. Bana burası benim odam sen hayırdır bakışları atmasını aldırmadan gelen kişiye baktım. Gözdeydi.
"Başkomiserim Korhan Korkmaz'ın otopsisinin sonuçları çıktı."
"Ne hızlı..... eee tabii Korkan Korkmaz olunca iş değişi-"
Alaz savcının bakışlarıyla direkt sustum ve dosyaya uzandım.
"Başkomiserim olay yerinde bulduğumuz şırınga ve şişede M4 tespit edildi ve maktulün kanında da yüksek oranda M4 tespit edildi. Ayriyeten başka bir kimyasala daha rastlamışlar ama daha ne olduğu belli değil başkomiserim"
Önümdeki dosyayı incelerken Alaz Savcının konuşmasıyla ona döndüm.
"Ölüm saati belli mi?"
"Sayın savcım onunla alakalı daha net bir bilgi yok öncelikle vücudunda buldukları diğer maddeyi tespit edemeden bununla alakalı bir şey söyleyemezlermiş."
Gözde'nin bir solukta söylediği şeye hafif tebessüm ettim. Fazla heyecanlıydı ona baktığımı anlamış gibi bana baktı ona sakin ol bakışı attım ve güldüm o da bana bakıp güldü. Savcının elindeki kalemi sert bir şekilde masaya bırakmasıyla ona döndüm ama o önündeki dosyaya bakıyordu.
"Maktulün yakınları geldi mi?"
Sorumla başımı evet anlamında salladı.
"Ayşen hanım geldi Sergen komiserle konuşuyorlardı."
Başımı tamam anlamında salladım ve oturduğum sandalyeden kalktım.
"İzninizle sayın savcım"
Bana küçük bir bakış attı ve sadece başını sallamakla yetindi. Aman tek kelime etme incin dökülür.
Gözde'yle odadan çıkmamızla ona döndüm.
"Ayşen hanımlar nerede?"
"Toplantı odasındalar"
Toplantı odasına doğru yürümeye başladım. Toplantı odasının kapısında birkaç kişiyle konuşan Sergen'e döndüm.
"Ayşen hanım nerede?"
Giden kişilere bakıp bana döndü.
"Revirde biraz fenalaştı"
Başımı tamam anlamında salladım
"Ne dedi?"
"En son 4 gün önce görüşmüşler. Beraber evlerinde kahvaltı yapmışlar. Korkan işleri olduğunu ve birkaç gün gelemeyeceğini söylemiş."
Ona döndüm.
"Evine bir ekip yola bakalım komşular ne diyecek. Olayı kesinleştirelim bir de bu 4 gün içinde ne yapmış buna bakalım"
Elindeki dosyayı kapatıp bana döndü.
"Tamam abi zaten evine bir ekip yolladım..."
Derin bir nefes aldı.
"Asıl sana önemli şeyi söylemedim. Bu Vural'la Korhan bir hafta önce ortaklığı bitirmişler"
Şokla gözlerimi açtım.
"İşte bu büyük olay... Vural'ı bir çağıralım bakalım bir misafir edelim."
Güldü
"İşte çağırdık da bilin bakalım nerede?"
Dışarıya sesli bir nefes verdim.
"Yurt dışında mı?"
Dediğim şeyle güldü.
"Doğru cevap Kemal Aydın"
Şaşırmadım zaten Vural'ın adı ne zaman bir dosyamda geçse Vural yurt dışında olurdu. Her zamanki Vural.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Asayiş Ben Kemal | Gay
Ficção Adolescente[TAMAMLANDI] Başkomiser Kemal ve Savcı Alaz . Eşcinsel konuludur rahatsız olacaksınız okumayınız