Beğenin lütfen 🔪
Yorum da atın
YORUM DA ATIN
"Seni nerede bırakmam gerekiyor? Direkt örgüt binanıza mı bırakayım?"
Kaşlarımı çatarak sarı kafaya döndüm, "Örgüt binamıza yaklaşmana izin verecek kadar aptal mıyım? Beni merkezdeki parkın orada indir yeter."
Omuz silkerek arabayı sağa kırarak merkeze giden yola döndü.
"Kolun nasıl?"
"Çok az sıyırdı, sorun yok."
Gözümü kanayan koluna çevirdim. "Tampon yapsaydın en azından. Ayrıca o az falan sıyırmamış."
"Bana göre az sıyırmış."
"İyi. Ne bok yersen ye."
"Seni şu an öldürebilirim. Farkındasın değil mi?"
"Çabucak öldürülecek biri olsaydım o çatıda beni öldürmüş olurdun."
"Düşmanının arabasındasın."
Dudaklarımın arasına sigara yerleştirdim ve onu yakarken bir yandan camı açtım.
"Az önce ikimiz de hedef alındık."
Sigarayı içime çekerek dumanı yavaşça üfledim, "Ne demişler, düşmanımın düşmanı dostumdur."
Alay eder gibi güldü, "Dost muyuz şimdi?"
"Ne münasebet? Sadece şimdilik birbirimizi öldürmeye çalışmayacağız. O kişinin kim olduğunu bulacağım."
"Tabii önce ben bulmazsam."
Araba ani bir şekilde parkın önünde durduğunda sakince kapıyı açarak bir ayağımı dışarı çıkardım. "İntikam olayı hâlâ aklımda."
Arabadan inip kapıyı bir elimle tutarak eğilip ona baktım. "Unuttum sanma."
"Alzheimer değilim." kafasını önüne çevirdi, "Benim de aklımda."
"İyi."
Kapıyı kapatarak arkamı döndüm ve yürümeye başladım.
.
"Efendim!"
Koridorda bana doğru koşan Denki'ye baktım, "Denki?"
"Patron sizi çağırıyor."
Elindeki donatı elime alıp yürümeye başladım, "Teşekkürler canım."
Aizawa'nın kapısının önüne geldiğimde hâlâ çikolatalı donatı yiyordum. Kapıyı 2 kez çalıp içeri girdim.
Tekli koltukta oturmuş kitap okuyordu.
Karşı koltuğa geçip ayaklarımı masaya uzattım, "Katsuki'den intikam almak için gitmiştim. Biz dövüşürken biri ilk önce onu, sonra beni nişan aldı. Daha sonra arabam patladı. Beni merkezde bıraktı."
"Katsuki ile gittin yani?"
Diğer her şeyi es geçmiş, Katsuki ile gitmeme şaşırmıştı.
"Arabam patladı diyorum. Ne yapsaydım?"
Donat bittiğinde elimdeki kağıdı masaya bırakıp masadaki peçeteyle ellerimi silmeye başladım.
"Neito'nun arabasıydı. Hem de en özel olanı."
"Bugatti La Voiture Noire?"
"Tanrım, ne olur ismini söylemeyi bırak. Sinirlerim bozuluyor."
Güldü, gülerken omuzları da hafifçe sarsıldı. "19 milyon dolarlık araba patladı. Neito bunu biliyor mu?"
"Sonradan öğrenirse daha acılı şekilde öldürür diye kendim arayıp söyledim. Geldiği zaman beni öldürecek."
"Evet, bence de."
"Çok güzel moral veriyorsun, helal olsun."
Bir sürelik sessizlik oldu. Başımı koltuğun arkasına yaslamış odayı incelerken mırıldandım.
"Peşimdeki kim?"
"Bilmiyorum."
"Katsuki ile ortak düşmanım kim olabilir?"
"Bilmiyorum."
Başımı kaldırıp ona baktım. "Sen ne dersen onu yapıyorum. Kendi isteğim ile öldürdüğüm biri neredeyse hiç olmadı. Düşman kimse tanıyor olmalısın."
"Tanımıyorum demedim. Sadece şu an kim olduğunu bilmiyorum."
İç çekerek yana dönüp koltuğa uzandım. "Çok sinir bozucu. Sarı boktan intikam almaya gittim ama 19 milyon dolarlık araba patladı. Ayrıca kim olduğunu bilmediğim bir düşman ortaya çıktı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bakugou x Reader (Bnha x Reader)
FanfictionÖzgünlükleri üst rütbeler, devlet adamları, koruyucular hariç kimse kullanamaz. Eskiden yurt denilen yerlerde yasadışı şekilde, çocuklara özgünlük kullanımı öğretiliyordu. Bir gün bu yurtların hepsi aynı anda ateşe verildi. Bazıları kurtuldu, bazıl...