İnat

1.5K 218 190
                                    

Beğenin lütfen 🔪

Yorum da atın

"NE?"

Ağızımdaki kahveyi püskürtürken Katsuki direkt ayağa kalktı.

"Ya kızım kussaydın bir de!"

Ağızımı elimin tersiyle silerek Neito'ya baktım. "DABİ SHOTO'NUN ABİSİ MİYMİŞ!"

"Öyleymiş."

Kendisi yine çok bilmiş edasına büründüğü için şaşırmamış gibi duruyordu.

İzuku ve ben ise hayatımızın şokunu yaşamış gibi ona bakıyorduk.

Katsuki şaşırmamıştı çünkü Neito ile birlikte öğrenmişti.

"Ya yandım amına koyayım!"

Katsuki'nin tekrar bağırması ile gözümü ona çevirdim. Daha yeni doldurduğum sıcak kahveyi ağızıma aldığım an yaşadığım şok yüzünden onun üstüne püskürtmüştüm.

Üstüne gelen sıcak kahve yüzünden tişörtünü çıkarmış ve vücudunu yelliyordu.

Baştan aşağı onu süzerken salona birkaç alt sınıf kızın girmesi ile onlara baktım.

Kızlar aralarında konuşurken Katsuki'ye baktılar ve gülümseyerek bir şeyler fısıldamaya başladılar.

Ne yaptığımı fark etmeden aniden ayağa kalktım. "Kızlar."

Soğuk sesim ile ikisi de bana döndü, "Evet efendim?"

"Gidin, Denki sizi çalıştırsın."

Kızlardan biri gözlerini büyüttü. "Ama bir saat önce eğitimden çıktı-"

"1 saat önce çıktınız ve şimdi geri gidiyorsunuz. Hemen."

Diğer kız bana laf edene "Sus" dercesine dirseği ile vurdu ve ikisi de odadan çıktı.

Odaya sessizlik hâkim olduğunda Önce Neito'ya, sonra İzuku'ya, en son da Katsuki'ye baktım.

Neito başı yere eğik, ailesinden azar işiten çocuk gibi yeri inceliyordu.

İzuku ise sanki buraya ilk defa gelmiş gibi tavanı incelemeye başlamıştı.

Katsuki ise...

Göz ucuyla bana bakarken gülmemek için dudaklarını birbirine bastırmıştı ama bu fazla işe yaramıyordu.

2 adımda ona ilerledim ve kulağından tutarak peşimden sürüklemeye başladım.

Koridora çıktığımızda kendisini geri çekerek kulağını benden kurtardı.

"Psikopat! Ne yapıyorsun?"

Acıyla kulağını tutarken kaşlarımı çattım.

"Neden herkesin önünde üstünü çıkarıyorsun," göz ucuyla kaslarına bakıp geri gözlerine baktım. "Bay kas yığını!"

Birkaç saniye gözleri kocaman şekilde bana baktı ve sonra da tüm tesisi inletecek şekilde kahkaha atmaya başladı.

"Gülme!"

"Sen beni kıskandın!"

Kaşlarım daha da çatıldı, "Seni neden kıskanayım be! Kendini beğenmiş! Neito 2 resmen!"

Sinirle yanından geçip tekrar salona gireceğim sırada kolumdan tutarak beni geri çevirdi.

"Üstüme bir şey vermeyecek misin?"

"Bebek misin? Ben neden vereyim?"

"Eğer sen vermezsen tüm tesisi bu şekilde gezerim."

Dudağı yana kıvrıldı, "Tesiste çok güzel kızlar da var."

Tek kaşımı kaldırdım.

Bu adam benimle inatlaşmaması gerektiğini bilmeliydi.

Benim sınırlarım yoktu.

Tek harekette üstümdeki bol tişörtü çıkardım ve sütyen ile kaldım.

İlk önce afallayarak bedenime baksa da gözleri sinirle kısılırken geri yüzüme baktı.

"Üstünü. Giy."

"Hayır."

Etrafa bakındı, "Üstünü giysene kızım."

"Neden giyecekmişim? Canım sütyen ile durmak istiyor. Sanane?"

"Rose! Kaç saattir kapı önünde ne yapıyorsunuz?"

Neito bize seslenerek salondan çıktığında omuz üstünden ona baktım.

Bedenime bir saniye bile bakmadan yanımıza geldi. "Hayırdır? İç çamaşırı savaşları falan mı yapmaya başladınız?"

Elini pantalonuna attı, "Ben de katılabilir miyim?"

Gülerek başımı iki yana salladım.

Onunla çok yakındık, kardeş gibiydik. Birbirimize çok bağlıydık.

Birbirimizi iç çamaşırlı görmek bizim için hiçbir şeydi.

"Neito? Nereye gittiniz hepiniz?"

İzuku'da salondan çıktığında ikimiz de ona baktık.

Ağızı bir karış açık bana bakarken gözü Neito'ya kaydı.

Eli  pantalonunda olan Neito'ya...

Sonra Katsuki'ye baktı, sonra yine bana baktı.

Katsuki omuzlarımdan tutup beni kendisine çevirerek yasladı ve önümün gözükmesini engelledi.

"Bakma lan! Sapık brokoli!"

"Siz... G-grup mu..."

Başım Katsuki'nin göğüsüne yaslıyken hayatımda attığım en büyük kahkahalardan birini atmaya başladım.

Katsuki'nin de bedeni sarsılıyordu. O da gülüyordu.

Sanırım İzuku'ya en büyük travmalardan birini yaşatmıştık.

Bakugou x Reader (Bnha x Reader)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin