Bakugou x Reader (Bnha x Reader)

Kim bu?

Beğenin lütfen 🔪

Yorum da atın

"Neito! Ne bok yiyorsun sen?!"

Sinirle eğitim alanında diğerlerine eğitim vermeye başlayan Neito'ya doğru ilerledim.

Başını bana çevirdi, beni gördüğü an gülümseyerek kollarını iki yana açtı. "Güzellik! Neredeydin?"

Yüzüne öfkeyle tokat attım, bunu bekliyormuş gibi daha çok güldü ve vurulduğu kolunu sallamaya başladı.

"Kolum iyi, ben iyiyim, ölmeyeceğim. Merak etme."

"Amına koyarım senin!"

"Kızım iyiyim ya, gerçekten!"

Birkaç saniye ona baktım. Ne dersem diyeyim odasına gitmezdi.

İç çekerek köşedeki puf koltuklara ilerleyerek birine oturdum. O da diğerlerine mola verdirip yanıma geldi.

"Neredeydin?"

"Aizawa sana anlattı mı?"

Gülümseyen yüzü direkt ciddileşti. "Neyi anlattı mı? Bir şey mi oldu?"

"Tanrım, her şeyi ben mi anlatacağım?"

Çocuklardan birine kendisine kola getirmesini söyleyip geri bana döndü. "Anlat şunu. Ne oluyor? Sadece 2 gün yatalaktım, ne oldu?"

"Sen yatalak olmadan önce oldu."

"Ha, o kadar zaman geçti ama ben daha öğrenmedim?"

"Peşimizde biri var. Yani, senin peşinde mi bilmiyorum. Benim ve Katsuki'nin peşinde olduğu kesin."

Kolasından bir yudum alırken şok içinde doğrularak bana baktı. "Katsuki ne alaka? Kim senin peşinde? Başınıza ne geldi?"

"Katsuki'den intikam almak istediğim için onun peşindeydim. Sonra biri bize saldırdı. Uzaktan nişan aldı. Daha sonra senin araban patla-"

"Dur! Dur! O gün yanındaki herif Katsuki miydi?!"

Başımı aşağı yukarı salladım ve konuşmaya devam ettim. "Bugün Katsuki ile barda karşılaştık. Biraz sohbet ettik ve daha sonra çıktık. İkimiz de kendi arabamıza ilerlerken bu sefer onun arabası patladı."

"İyi olmuş."

"Neito, şu an sorun onun arabası değil. Ortak bir düşman olması."

İç çekerek önüne döndü ve koltuğa iyice yayılarak bacaklarını uzatabildiği kadar uzattı.

"Belki benim de peşimdedir."

"Seni vuran kişi... Sen kimseyi görmedin mi?"

"Görmedim. Bir anda oldu, ne olduğunu anlamadım. Gözüm karardı ve uyandığımda buradaydım."

"İzuku'da vurulmuştu."

"İzuku?"

"Katsuki'nin arkadaşı, onların örgütünden. Örgütün diğer başı. O da sanırım senin gibi görevdeyken vurulmuş."

Birkaç saniye düşünceli ifadeyle karşıya baktı ve yavaşça bana döndü. "Biz onunla aynı zamanda mı vurulduk yani?"

Aynı şeyi düşünüyorduk.

"Ya bu kişi aynı kişi veya grup..."

Cümlemi devam ettirdi, "Ya da İzuku ile sizinkinden farklı bir ortak düşmanım var."

Aynı anda ayağa kalktık ve hızlı adımlarla eğitim alanından çıkıp koridorda Aizawa'nın odasına ilerlemeye başladık.

"Ortak düşmanmış!" kendi kendine güldü.

"Hangi dalyarrak bizim ortak düşmanımız? Ayrıca ben o İzuku ile daha önce hiç karşılaşmadım bile!"

"Aizawa belki biliyordur."

Kapıyı iki kez tıklatıp direkt odaya girdik.
 
"Ya ortak düşman aynı kişi,"

"Ya da İzuku denen herifle ortak düşmanım var."

Masaya ilerleyerek ellerimizi masanın üstüne koyup aynı şeyi söyledik. "Kim bu düşman?"

Sigarasını küllüğe bastırırken ayağa kalktı. "Aptal değilim, böyle bir şey olduğunun ben de farkındayım."

Masanın etrafından dönüp karşımıza geçti. "Düşmanın kim olduğunu bilsem zaten size söylerim, mankafalar."