Bir Adam, bir kadına ne kadar yardım edebilir.
ya da bu yardım maddi bir yardım mı olur?
yoksa manevi mi?
Peki bir adam, bir kadını aşkıyla iyileştirebilir mi?
Galiba oldu...
Ben Asya Özüm'ü hayata geri çevirebilmek için çok çalışan bir adam girdi...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İnsanın hayatı bir günde değişebilir miydi? Gerçekten hergün ağlayan, tek bir gün yüzü gülmeyen insanlar? Sizde bir gün mutlu olabilir misiniz?
Peki ben artık mutlu olabilir miyim sizce? Kader bir kerede benden yana güler mı?
Şuan da umutlanmam salakça olmaz heralde. Biraz zorlarsam ben de mutlu olabilirm sanırım.
Gözümden düşen iki tuzlu yaş dudaklarıma ilerlerken, yaşadığım mutluluk yüzümde gülümsemeye yol açtı. Tekrar hayatıma muhteşem şekilde giren 5 adama baktım. Yüzlerindeki belkide sadece benim görebileceğim ufak bir tebessüm vardı.
Kafamı tekrar eve çevirdiğimde kocaman evin önünde sürüsüyle adam gördüm. Gözlerim ilk defa bu kadar adamı ve aynı şekilde giyilmiş olanlarını görünce şaşkınlıkla açıldı.
Bu kadar adamın burda ne aradığını merak etsemde şimdilik sustum.
"B-ben..." ne diyeceğimi bilmiyordum gerçekten de. Teşekkür etmeden yanımda duran buğraya sarıldım birden. O yaşadığı şaşkınlıkla ilk 2-3 saniye dururken, ben ağlayarak kafamı omzuna gömdüm. Benim ağlamamla kendine gelip hızla bana sarıldı.
Geriye çekildiğim de diğerleri de bana bakıyordu. Ne yapacağımı şaşırmıştım. Bunlar bana birden ağır gelirken elim kalbime gitti. Ağrıyla 1-2 adım gerilerken alaz hızla yanıma gelip belimden tutup destek verdi bana.
"Ohooo. Sakin ol. Senin bu kadar heyecan yapacağını bilseydim getirmezdim." Ağrıyan kalbime inat acıyla tebessüm ederek alaza baktım.
"Teşekkür ederim." Dedim fısıltıyla. Derin nefesler alırken gözümü kapattım. Başıma fazla ağrı verdiği için gözlerim patlıycak gibi olmuştu.
Artık yürümem bile zorlaşırken, yakında öleceğimi garantiledim kendi kendime. Felç olursam bana kimsenin bakmayacağını biliyordum. Sonunda yine yalnız öleceğimi hissediyorum.
Beni kucağına alan alaz la başımı ağrıyla göğsüne yasladım.
"Çok teşekkür ederim." Diye fısıldadım yine. Yapacak birşey bulamıyordum kendimce.
"Abi sen onu odaya yatır. Ben de söyliyeyim de bir çorba falan yapsınlar." Alaz cevap vermeden yürümeye devam edince, berkeyi mimikleriyle onayladığını anladım.
Daha şimdiden başlarına bela olmuştum. Bu durum beni her ne kadar üzsede bir kaç gün mutlu olmanın keyfini çıkarmak istedim biraz.
Yatağa konan bedenimle hafif gözlerimi açtım. Kendimi toparlamam lazım. Onlara bu kadar eziyet etmek hakkım değil.
"İyi mısın?" Yanıma oturan Alaz la gözlerimi tam açtım. Kalbim ağrısada alıştığım için yok saymaya çalıştım.
"İyiyim. Başınıza bela oldum hep." Dedim mahçupça.
"Başımıza bela olduğun falan yok. Çıkar artık şunu aklından. Bizden biri oldun artık. Hepsi sana çok ısındı görmüyor musun? Bir daha duymak istemiyorum."
Gözümden, yanağıma; yanağımdan, kulak dibine kadar düşen gözyaşımla tekrar gülümsedim.
Dua ettim allaha.
Allahım. Lütfen bunlar rüya olmasın. Bu güzel rüyadan uyandırma beni rabbim.
"Bu kız hep böyle hasta yatarsa onun da bizimde psikoloji bozulur anasını satıyım." Ateşe hafif gülerken. Gülmek bile acı verir oldu artık.
"Varlığınıza hala inanamıyorum. Size ne kadar teşekkür etsem az." Hayatımı güzelleştiriyor olmaları beni derin bir boşluktan çıkarıyordu.
Kapı çalmadan açılınca, kapıdan ilk bir demet beyaz karanfil gözüktü. Ben merakla izlemeye devam ederken arkadan yükselen buğranın sesiyle nedensizce heyecanlanıp yerimde doğruldum.
"Beyaz karanfil 'temizlik ve saflığı' temsil eder." Odadan içeri girdi çiçeklerle. Yanıma kadar geldi. Kucağıma bıraktı. "Senin kadar temiz ve saf tam seni anlatan çiçek buldum sana asya..." kocaman gülümsedi bana.
Gözümden artık kaçıncı kez mutluluktan akan bu yaşları yine tutamadım. İyiki vardı. İyiki varlardı.
İyiki hayatıma girdiler. Hayatımı güzelleştirdikleri için onlara milyon kez teşekkür etmek istedim.
Allahım sana şükürler olsun.
Bana cennettenbir Kaç adam gönderdiğin için sana milyon kez teşekkürler.