IYI OKUMALARR 🌹❤
YAZAR' DAN:
Insanı üzen birçok durum vardır. Kimin ne yaşayacağı aslında belli değildir.
Hani derler ya senin kaderin yazılmış, belli... aslında bize yazılan kaderi biz yönetiriz, herşey bize bağlıdır. O ipin ucu hep bizim elimizde olur.
Biz insanlara, hayvanlara velahut bitkilere nasıl davranırsak, karşılığında elbette aynı sonucu almayız. Kendimizi kandırmayalım. Biz ne yaparsak kendimize yaparız.
Iyiliğimiz bize, kötülüğümüz bize, sevgimiz bize, nefretimiz bize...
Herşey dönür dolaşır bize gelir.
Hiç-bir zaman güzelliği dışta aramamak lazım mesela, illaki bizde kendimizi beğenmeyiz iğrenç görürüz... ama karşıdaki insanın bize olan bakışları asıl herşeyi değiştirir.
Evet belki şuan asyanın saçları olmayabilir, ama mesela asyanın üzüldüğü şey saçının olmaması değil küçüklükten beri şu saçım olduğunu hissettirecek insanlar bulamamasıydı. Belki babası gidip o ipek saçları okşayaydı veya tarasaydı, şuan böyle olmazdı. Şimdi ise saçlarını okşayacak insanlar bulmuşken, kökten saçlarını kaybetmesi bir darbe daha indirmişti koca yüreğine. Belki şu saatten sonra kendini daha da iğrenç hissedecekti. Ama önemli olan ona başkalarının iğrenç hissettirmemesi.
Yaklaşık 2 haftadır kaldığı hastanede kimseyi görmek istememesi de bu yüzdendi. Onu böyle görmelerini istemiyordu. Elbet göreceklerdi ama şimdi değildi. Her gününü ağlayarak geçirdi genç kız. Arada zorda olsa odaya giren 5 adamla birkaç kelime dışında hicbir şey konuşmamıştı.
Içten içe onlara haksızlık ettiğini biliyordu ama yinede cesareti yoktu. Bu yaşına kadar hicbir şekile onu sevmeyen insanlar yüzünden tüm özgüveni yerle bir olmuştu bi kere.
Hastaneden çıkacağı gün ise artık 5 adam da dayanamayarak odaya girdi. Asya kendini aynı erkek gibi hissediyordu şuan. O zaten hiç kız olmamıştı ki...
Alazların karşısına bu şekilde çıkmak istemesede, onlar odaya girdiğinde artık onlara böyle davranmak istemedi.
"Güzelim.." dedi alaz usulca. Genç kız ise bir kez daha ' ben güzel değilim.' Demek istesede dudaklarını birbirne bastırarak sustu. "Iyi misin? Daha iyi hissediyor musun?" Genç adam o kadar ılımlı davranmaya çalışıyordu ki, kızı kırmak istemiyordu. Sanki onun cani acıda, kendisi ölüyor du. Nasıl bir sevgiydi bu?
"Iyiyim..." dedi kısık çıkan sesiyle. Artık kendini toparlayıp eski güçlü hâline dönmesi gerekiyordu. Bu adamları daha fazla üzmeye hakkı yoktu. Heleki sevdiği adam, onun için bu kadar çabalıyorken bunu yapamazdı. Yüzüne içten bir gülümseme yayıldı. Ne kadar şanslı olduğunu bir kez daha anladı. En başından bırakıp gidebilirlerdi. Sevdiği adam, onu sevmeyi bırakabilirdi. Ama sanki tam tersi olmuş daha da kuvvetli olmuştu aralarındaki bağ. Yüzündeki gülümseme de acıda barınıyordu. Alazlara döndü. "Hadi evimize gidelim.." dedi. Hepsinin yüzüne yayılan gülümseme kızın içini ısıttı.
"Gidelim asyam. Yuvamıza gidelim. Seni çok özledi evin... Biz de çok özledik seni..." onlara çektirdiği acı bir kez daha gün yüzüne çıkarken yutkundu genç kız. Gözleri dolarken, kafasını yere eğdi. Pişmanlıkla doldu içi. Alaz onun bu halini görünce yaptığı hatayı farkedip direk asyanın yanına gidip ellerini tuttu. "Hemen doldurma kahvelerini. Ağlamak yok artık. Bundan sonra güleceksin hep." Asyanın yüzünde yine bir gülümseme peydah olurken alaz uzanıp gülümsemesini öptü. Içi huzurla doldu. Bu kadın ona ne yapıyordu böyle. "Hadi gidelim artık."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UMUDUM
General FictionBir Adam, bir kadına ne kadar yardım edebilir. ya da bu yardım maddi bir yardım mı olur? yoksa manevi mi? Peki bir adam, bir kadını aşkıyla iyileştirebilir mi? Galiba oldu... Ben Asya Özüm'ü hayata geri çevirebilmek için çok çalışan bir adam girdi...