Menajer Olmak

1.bölüm grubu toplama

Yıl 2012

Sabah kuş cıvıltıları ile birlikte yataktan uyandım. Kafamı çevirdim etrafıma bakınıyorum çok lüks bir odadayım ben kendi evimde ki odamın böyle olduğunu hatırlamıyorum.
Ayağa kalkıp odayı turladıktan sonra nerede olduğumu anlam vermeye çalışıyorum.
Daha nerede olduğuna kafa yoramadan telefonumdan gelen bir bildirim sesine yöneliyorum.

Bildirime bakmak için telefonumu açtığımdaysa 2012 yılında olduğumuzu gördüm Eylül'ün 6'sı 2012'de.
Buna bir türlü anlam veremedim. Acaba telefonumun tarihi mi bozuldu diye kontrol etmek istedim ama nafile 2021 tarihi ne yazık ki henüz telefonunda yer almıyordu.

Neyse bildirimi açtım ve bildirim canlı yayın açtıkları bir tane kanaldan gelmiş yani vlive dan.
Bulunduğum yerin merkezinde meydanda bir gösteri varmış bunu fark ettim. Gidip bakacağım ama aynı zamanda telefonumdan gelen bildirim bu yerin Güney Kore'nin Seul isimli kentinden geliyordu.

Dışarı çıkmak istedim çantamı toparlarken cüzdanımdan bir kart düştü ne olduğuna anlam vermeye çalıştım.Yazılarını okudum ve kartta benim adımın yazılı olduğu bir kimlik vardı. Big hits isimli firmaya ait. Bu firmayı hatırlıyorum bu bangtan boys un şarkı söyledikleri firmanın adı.
Herşey yavaş yavaş yerine oturuyordu. Ben o firmada çalışanlardan biriydim. Ama nasıl?? Aaahh bu gerçekten çok kafamı karıştırdı.

Ama bu kadar dalgın olmamam gerekiyor nede olsa hala Kore'de ne işim olduğunu , bu kartın benim elime nasıl geçtiğini , buraya nasıl geldiğimi öğrenmek şuanda benim için bir aptal kartın gizemini çözmekten daha önemliydi!!!
Dikkatimi topladım ve odadan çıkmak için çantamı toparladım.
Odadan çıktığım anda bildirim sesi dikkatimi dağıttığı için nerede olduğumu keşfetme çaban boşa çıkmıştı çünkü unutmuştum.
Bu aklıma geldi ve odadan çıktığımda her yerin lüks olduğunu gördüm sadece bulunduğum yerin değil.
İşte o an farkettim ki ben bir oteldeyim. Gerçekten hala buna anlam veremiyordum bir türlü. Buraya nasıl geldim,yıl nasıl 2012 ve benim otelde ne işin var?

Aklımda cevaplanması gereken bir sürü soru varken nasıl bu kadar rahat olabilirdim?
Neyse telefona tamamen dikkatimi vermiş bir durumdaydım. Otelden dışarı çıktım tabelaların hepsinde okuyamadığım türden yazılar olduğunu gördüm. Nihayetinde koredeyim bence bu çok normal. İşin garip tarafı ise burada tanıdığım hiç kimse yok müzik grupları hariç ama onlarla hiç konuşmadım konuşmayı bırak canlı bile görmedim. Ne Korece biliyorum ne de herhangi bir tanıdığım var. Ben burada yalnız başıma ne yapacaktım?
Telefonumdaki konuma doğru ilerledim meydana doğru gidiyorum ya. Meydanda bahsettikleri şey bir tür yarışma olsa gerek. Oraya yaklaştığım andan beri çığlıklar peşin sıra herkes bağırışıp duruyordu.

Ben de bu çılgın kalabalığın arasına katıldım ve ne olduğunu merak ettim. Dans eden birisi var ve herkes yüksek sesle ona tezahürat yapıyor. Çok fazla insan olduğu için o kişiyi göremiyorum biraz daha yaklaşmaya çalıştım. Gördüğüm kişinin aslında çok tanıdık olduğunu düşündüm. Sanki onu daha önceden biliyormuş gibiydim. Çok geçmeden kalabalığın ona seslendiğini onun ismi ile ona tezahürat yapmaya başladığını duydum. Ve tıpkı dediğim gibi isim gerçekten çok tanıdık. Herkes ona Kim Namjoon diye sesleniyordu. O kadar fazla çığlık vardı ki... Düşüncelerimi bile duyamaz oldum.

Pür dikkat onu izleyip dinliyordum. Kalabalığın dağılmasını bekledim. Koreceyi belki bilmiyorum ama birazcık okumuşluğum ve konuşmuşluğum vardı.
Ama sadece çok paslanmışım.
Neyse kalabalık teker teker dağaldıktan sonra Namjoon ile konuşmaya çalıştım. Ona çok fazla bir şey belli etmek istememiştim neticede hala neden burada tek başına olduğunu anlamıyordum. Çünkü bildiğim kadarıyla o kendisi de dahil olmak üzere 7 kişilik bir grubun üyesiydi. Aklında bir sürü cevapsız sorular vardı. Hepsini onunla konuşmak istiyordum ama bu gerçekten çok zordu...

Ama yine de cesaretimi toplayıp konuşmam lazımdı.
İlk olarak ne sorsam diye düşündüm en sonunda aklıma bir şey geldi ve söyledim.
-merhaba namjoon senin en büyük hayranlarından biriyim meydanlarda dans etmen gerçekten çok hoş ve seninle tanışmayı epeydir bekliyordum. Ayrıca çok iyi yeteneklerin var.

Namjoon; teşekkür ederim ama bunu sadece sevdiğim için yapıyorum. Ayrıca ben çok da iyi bir dansçı değilim.

-hayır kesinlikle öylesin yani en azından bana göre. Hazır aklıma gelmişken sana bir şey sorabilir miyim?

Namjoon; elbette ne sormak istiyorsun çok mu önemli?

-aslında çok değil ama seni ilgilendireceğini düşünüyorum.
Elinden geldiği kadar çabuk karar verirsen sevinirim. Ben bir firma için çalışıyorum. Ve yetenekli kişiler arıyoruz. Sende de böyle bir özellik olduğunu fark ettim seni bulmak için çok çaba harcadım ve nihayetinde buldum acaba yeteneklerini daha da geliştirmek amacıyla big hits isimli firmayı temsil etmek ister misin..?

Namjoon; big hits mi?
Burada böyle bir firma olduğunu bilmiyordum. Ama en çok merak ettiğim şey neden beni seçtin?

-hadi ama soruya soruyla karşılık veremezsin. Ama madem bu kadar merak ettin o zaman söyleyeyim. Senin yetenekli birisi olduğunu gördüm ve firmayı temsil edebileceğini düşündüm. Kötü mü yapmışım yani?

Namjoon; ne hayır çok özür dilerim böyle söylemek istememiştim sadece merak etmiştim. Ve düşünüyorum da beni ilgilendirebilir galiba. Ben sana teklif için teşekkür edeceğim ve kabul edeceğim sanırım.

-harika gerçekten çok teşekkürler. Sen grubun ilk üyesi olacaksın. Geriye kalan arkadaşları bulduktan sonra kendinizi harika bir grup olarak temsil edebilirsiniz. Az kalsın unutuyordum işte bu benim numaram. Kararına saygı duyuyorum ve bana buradan ulaşabilirsin...

Namjoon teşekkür eder ve uzaklaşır ben de bunu nasıl yapacağımı düşünüyorum. Yani gerçekten cüzdanımda bulduğum kart sayesinde ben BTS grubunu toplayacağım ve onların menajerimi olacağım bu gerçekten çok saçma. İşler bu duruma nasıl geldi ayrıca 2012 deyiz 2012'de...
2012'de BTS hala kurulmamıştı.
Bu da demek oluyor ki bu grubu ben kuracağım bu kader mi yoksa bir rüya mı bilmiyorum.
İşe diğer üyeleri toplamakla devam etmem gerekecek sanırım. Ama ben onları nerede bulabilirim ki????