Aklım hala yazmam gereken günlük programda kalmıştı.
Program üzerinde çalışmaya çalışıyorum ama dışarıdaki bu gürültü yüzünden odaklanamıyordum. Dışarıda bir şeyi protesto ediyorlardı.
Vliveye bakıyorum bir şey yok olan tek şey yeni bir sns güncellemesiydi. Yazan şey ise:
#Seul highschool # taekvando
Yazıyordu sadece.
Biraz bu yazan şeye odaklanmıştım ki telefonum çaldı.
Arayan Jimin'di.Jimin; Merhaba umarım rahatsız etmemişimdir. Sana şu teklif ile alakalı bir şeyler sormak istiyorum.
- Elbette Jimin seni dinliyorum.
Jimin; Öncelikle artık ninem ile birlikte dükkanı işletmiyorum.
Bana bir geleceğim olduğunu söyledi hepside senin verdiğin kartvizit den dolayı. Geleceğin var senin dedi sen şarkı söylemelisin dedi ve bende senin dediğin şeyi düşündüm yani galiba kabul edebilirim gibi.- Bu gerçekten çok iyi olur Jimin.
Aklında bir şüphe kalmasın lütfen. Sana istediğin soruların cevabını verebilirim. Kayıtlar dolmadı yani sana tabii ki de yerimiz var.Jimin'in söylediği şeyler beni kendime getirmişti. Artık dışarıdaki protesto beni sinir etmiyordu ama bir bakıma bu lisenin neden vlivede bu kadar konuşulduğunu merak ediyorum. Galiba biraz araştırma yapmam gerek. Öncelikle şirkete gidip Jimin'in oraya gelmesini beklemeliyim hemde yazdığım programı diğerlerine de göstermiş olurum ve fikirlerini alırım. Bir an önce yola çıktım.
Şirkete vardım bizimkiler stüdyoları kullanıyorlardı. Yanlarına gittim.- Merhaba arkadaşlar burada ne yapıyorsunuz böyle??
Seok Jin; Biraz kafa dağıtmak için buraya geldik gelmemeli miydik?
- Hayır tabiki de istediğiniz zaman girebilirsiniz sadece odalarınızda olacağınızı düşünmüştüm. Ayrıca günlük programı yazdım ve sizin de fikirlerinizi almak istedim beyler. Nasıl sizce bir göz atın bakalım.
Programa dikkatli bir şekilde baktıktan sonra bunun gerçekten çok mükemmel ve uygun olduğunu söylediler. Ve neden bu kadar acele ettiğimi de sordular.
Yoongi; Neden bu kadar acele ediyorsun?? Bir yere mi yetişeceksin menajer???
- Evet aslında bir yere yetişmem gerek çok önemli ve acelem var arkadaşlar siz bu programa sahip çıkın lütfen.
Dedikten sonra oradan uzaklaştım ama Jimin'in geleceği tamamen aklımdan çıkmış.
Jimin geldi ve kayıtını yaptık onu da acelem olduğu için diğerlerinin yanına bırakmak istedim ama o reddetti.
Benimle birlikte Seul highschoola gelmek istedi yani Seul yüksek lisesine.Yola koyulduk okula geldik ama bayağı uzakmış.
Okula girince dışarıdaki protestonun sebebini yavaş yavaş anlamaya başlamıştım.
Bu protesto bugün bu okulda yapılacak olan tekvando müsabakasıymış.
Hani şu vlivenin güncel bilgilerinden hiç düşmeyen ve herkesin durmadan konuştuğu müsabaka. Jimin ile birlikte müsabakanın yapılacağı yeri aramaya koyulduk okul çok büyük olduğu için birilerine sorduk. Dedikleri yere gittiğimizde ise çok kalabalıktı.
Birbirinden farklı kuşakta olan yarışmacılar vardı. Hepsi sadece tek bir şey için buradaydı müsabaka. Başlamasına hala zaman varken dolaşmaya karar verdik ve koridora çıkınca oradan az önce geçmemize rağmen fark etmediğim bir poster karşıladı bizi. Poster de bu okuldaki tekvando kulübüne dahil olanların fotoğrafları vardı.
İçlerinden biri çok tanıdıktı ama çok garip çünkü çıkaramamıştım.
Aslında tanıyorum ama adını aklıma getirememiştim.
Çok geçmeden müsabakalar artık başlamıştı herkes ölüm kalım savaşıymış gibi çılgınca dövüşüyordu. O sırada bir şeyi fark ettim koridorda az önce gördüğüm posterde bana tanıdık gelen o çocuk müsabakada yoktu sanki. Bu durum çok dikkatimi çekmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Menajer Olmak
FanfictionBen bir menajer olsam Kore'de bakalım bu nasıl bir his olurmuş