35.bölüm eski anılar

9 1 0
                                    

Dün ekip meydan okumada oldukça eğlendi. Açıkçası benimde hoşuma gitti. Fakat üçüncü meydan okuma ile alakalı bir takım sıkıntılar var ne yazık ki. Geriye sadece sulu meydan okuma kaldı. Açıkçası ekibin bu meydan okumadan sonra hastalanmasından korkuyorum. Acaba yapmasak mı?
Neyse ona Bay Bang karar verir zaten.

J-hope: Dün gerçekten çok eğlendim. İkinci olmuş olsak bile.

Jimin: Siz en azından derecedesiniz, biz ise en sonuncu olduk yaa!!

Rm: Şans işte, kazandırmadı size.

Jimin: Ne şans mı, buna şans mı diyorsun?

Jk & Jimin: Bu bir hileydii!!!

Joungkook ve Jimin bu aralar çoğu zaman aynı anda aynı şeyi söylüyor. Bu gerçekten çok şaşırtıcı.

Jin: Vay canına hyunglar, size son zamanlarda inanamıyorum. Çoğu şeyi aynı anda söylüyorsunuz gerçekten.

Jimin: Evet, açıkçası bunu nasıl yaptığımız hakkında hiçbir fikrim yok.

Jk: Benimde, sanki birbirimizin zihnini aynı anda okuyup, o şekilde konuşuyoruz.

- Siz kesinlikle ikizsiniz. Ah yoksa dünkü meydan okuma sizi çok mu yakınlaştırdı?

Jimin: Hayır aslında öyle değil. Jk beni taklit ediyor. Beni kopyalıyor resmen...

- Neden böyle düşünüyorsun Jimin?

Jimin: Çok mu merak ettin? Tamam o zaman dinle. Joungkook benim Busan'da doğmamı taklit etti, yakışıklılığımıda taklit etti ve son zamanlarda dans yeteneklerimi de taklit etmeye başladı.( Bunları söylerken hep güler)

Jin: Oh cidden mi? Bunu nasıl öğrendin peki?

Jimin: Meydan okuma da sıra arkadaşı olmuştuk ya, ha işte o zaman öğrendim.

Suga: Vay canına, bu neden birbirinize bu kadar çok benzediğinizi açıklıyor.

- Vay canına! Hey baksanıza beyler, içinizden aynı şehirde doğan başka birileri de var mı?

V: Oh açıkçası hiç bir fikrim yok menajer. Ama öğrenelim bence. Ben Daegu'da doğdum.

Suga: Galiba bir tane daha ikili oldu menajer. Ne tuhaf çünkü bende orada doğdum.

V: Ohh, iyiki dünkü meydan okumada seni seçmişim. Şansa bak be...!

- Oh vay canına, bunu hiç düşünmemiştim. Hey beyler Daegu'da ne kadar kaldınız?

V: Ailem ben daha küçükken yani 3-4 yaşlarında falanken, beni büyük annemin yanına götürmüşler. Köy evinde vakit geçirdim. Lise yıllarımda da zaten Seul'e geldim. Yani kısacası Daegu'da sadece 3 yıl geçirmişim.

Suga: Büyük anne ile birlikte kalırken Daegu'ya hiç gitmedin mi? Yani insan bence doğduğu şehri merak eder.

V: Hayır gitmedim. Büyük annem o zamanlarda benim sadece onun yanında olmamı isterdi. Büyük babam ölmeden önce hep şehre inerdi. Bir gün bende inmek için onun arabasına saklanmıştım.
Çünkü Daegu'dan 3 yaşımda iken ayrılmıştım. Yani dolayısıyla orayı hiç gezmeye fırsatım olmamıştı. Bu yüzden büyük babamın arabasına saklanmak en iyi fikirdi. Ama ne yazık ki yakalandım. Çünkü 9 yaşında olduğum için büyük babam arabayı çalıştırmaya başlar başlamaz, bende gülmeye başlamıştım.

Jin: Vay canına hyung, aslında oldukça akıllıca bir fikirmiş. Keşke gülmeseydin. Olan sana olmuş baksana.

V: Evet, biliyor musun gerçekten o günkü pişmanlık duygusunu hiç bir zaman unutamıyorum. Aklıma geldikçe büyük annemin tavuklarını kovalardım. Her neyse, Yoongi-shi sen ne kadar kaldın Daegu'da?

Menajer OlmakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin