Saçmalıkla dolu bölümler yazdığımı biliyorum. Geçit bölümü gibi bir şey bu bölüm.Umarım telafi ederim.
Multi:Derya
Emir'den
Eve girdiğimizde olan sessizlik dikkatimi çekmişti. Ama aldırmayarak odama çıktık. Yanımda duran ve benimle yatmak için kendini parçalayan sürtüğe baktım. Bu kadar kolaydı mı yani?
Odaya geldiğimizde kolumun altından kurtulup kapını kapattı. İşini biliyor. Kendi üzerindeki kısa kol ceketini ve topuklusunu çıkardıktan sonra benim tarafıma geldi. Üzerimdeki gömleğin düymelerini aça aça beni öpüyordu. Yata yatırıp üstüme çıkınca gömleğimi tamamen açtı. Elleri karnımın üstünde gezerken eğilip dudaklarımı öpmeye başladı. Elleri pantolonumun üstünde gezerken kemerimi tuttu. Yavaş yavaş açmaya çalışırken ellerini tuttum. Dudaklarımı ondan ayırıp üstümden ittirdim.
'Ne yapıyorsun sen?' dedi ben oturunca. Haklıydı ne yapıyordum ben?
'İstemiyorum. Tatmin etmedin beni.' deyince arkadan sarıldı. 'Tatmin etmeme izin vermedin çünkü. ' deyince yataktan kalktım. Cüzdanımı elime alıp paranı çıkardıktan sonra saymadan kıza taraf fırlattım.
'O çeneni kapa. Bundan hiç kimseye bahsetme. Yoksa seni doğduğuna pişman ederim. Şimdi def ol. ' dedim gömleğimi çıkararak. Gömleği yere atarken topuklusunu eline alıp odadan çıktı. Banyonun kapısını açıp içeri girdim. Ne yapmıştım ben? Neden onu istememiştim? Sebebini kendime açıklayamayacağım bir şey yapmıştım.
Banyodan dışarı çıkıp dolabımdan bir tişört aldıktan sonra evden çıktım. Hızlı adımlarla ayağımın götürdüyü yere gidiyordum. Onların evlerinin önüne gelince odası olan tarafa geçtim. Belki beni rahatlata bilirdi.
Evin arkasına geçtiğimde terasta sadece bir pijamayla durmuştu. Ağlıyormuydu o? Biraz daha öne gidip beni görmeyecek şekilde ağacın arkasına saklandım. Evet ağlıyordu. Niye ağlıyordu acaba? Bir elini başına götürüp diğer eliyle terasın demirlerinden tuttu. Ah bu aptal haraketi. Ağlayınca bayılan ve nefesi kesilen birini ilk kez duyuyordum ve görüyordum.
Birden diğer eliylede terasın demirlerinden tutup yere düştü. Birde bu aptal korku. İlk kez neler duyuyordum bu kızda. Tamamen ellerini çekip başı yere değince ağacın arkasından çıktım. Biraz hızlı davranmadım mı?
Hemen terasa çıktım. Nede olsa alışığım buradan çıkmaya. Bir kolumu bacaklarından geçirip diğer kolumu omzundan geçirip dizimden destek alarak ayağa kalktım. Teras kapısını ayağımla açtıktan sonra yatağına taraf geldim ve yatağına yatırdım. Başının altına yastığı koyup üstünü örttükten sonra yanına oturdum. Saçını okşayıp başına bir öpücük kondurdum. Gözlerinin altı şişmişdi. Burnunun ucu kızarmıştı. Tanrı aşkına bu kız neye bu kadar ağlamıştı. Belkide aptal bir aşk filmine bakıp hayal kurmuştur. Telefon cebimde titreyince cebimden çıkarıp kulağıma götürdüm.
'Söyle.' dedim sıkıntıyla.
'Gelsen iyi olur. Seni bekliyoruz.'
