Gözlerimi açtığımda hava kararmaya başlamıştı. Başım dönüyor, midem bulanıyordu. Okuldan gelir gelmez yatağıma uzanmıştım. Öylece uyuya kalmışım. Yerimden kalktığımda uniformam üstümdeydi. Üstü açık uyuduğum için biraz ağrılarım vardı. Dolabımdan ev kiyafetlerimi çıkardım. Rahat giyerdim evde. Yarın okul vardı sonra cumartesi oleyy. Okulu pek sevmezdim. Okulu sevmek için okuldakı birini sevmek lazım. Öyle biri olmadığından bende sevmezdim okulu. Tarih dersi için gidiyordum aslında yani başka sebeb yok. Kiyafetlerimi giymek için elime aldığımda telefonum çaldı. Kim yine yaa? Hah Merve. Hiç şaşırmadım
'Alo Eylül. Napıyon canım?'
'Hiç oturuyorum boş-boş sen?' halbuki ayak üsteydim
'Ben de hiç. Gidiyormuyuz bu gün?'
'Nereye?'
'İnanamıyorum Eylül unuttum dimi?' ay evet yaa. Bu gün gitmeliydik.
'Merve gerçekten kendimi iyi hissetmiyorum. Eğer isterseniz siz gidin. Benle sonra gideriz. Yada yarın gidelim. Zaten o biri günde cumartesi rahat eğleniriz.'
'Niye ne oldu?'sesi endişeliydi
'Yine aynı. Baş dönmesi, mide bulantısı. Aynı şeyleri yaşıyorum işte.'
'Bir doktora görünmedin sen. Ne zaman gidelim?'
'Zamanı gelince'
'Zamanı sen sedyede olunca mı gelicek? Kendine karşı bu kadar dikkatsiz olma sevimsiz. Sen benim canımsın. Hepimiz seni çok seviyoruz. Seni kayb etmeyi göze alamayız' sesi ağlamaklı ve boğuk çıkmıştı. Bende dolmuştum. Ağlamamak için konuyu değiştim
'Ee ne diyorsun yarın gidelim mi?'
'Çoçuklara söylerim yarın gideriz. Sorun değil. Gitmeliyim görüşürüz. '
'Görüşürüz'
Telefonu kapattıktan sonra kiyafetlerimi üzerime geçirip uniformamı kenara koydum. Kendimi şimdi daha iyi hiss ediyordum. Aşağı indim. Ama galiba evde kimse yoktu. Hizmetçilerden ve benden başka. Onların yüzünü görmekten sıkılmıştım. Karnım gurulduyordu. Mutfağa gidib kendime yemeğe bir şey almak istedim. Sonra vaz geçtim. Canım istemiyor. Hala yorgunum. Gidib kitap okuyup uyusam iyi olacak. Kitap dolabımı açıp elime rastgele kitap aldım. Bitirmeme az kalmıştı. Yenisini alsam iyi olacak. İnternetden iyisini aramam lazım. Sonra öyle almam. Kitap okumaya kafam dağılmıştı ki kapımın açılma sesini duydum
'Tatlım gelebilirim miyim?'
'Tabi ki anne' deyip kitabımı kenara koydum
'İyi misin?'
'Evet'
'Okuldan gelip saatlerce uyumuşsun. Yemekte yememişsin'
