Talihsiz genç büyük binanın önünde durarak bakışlarını yukarı kaldırdı. Tamamiyle siyah cam kaplama ve üzerinde pembe harflerle rose quartz yazan bu bina bugün bu gencin kaderini belirleyecek olan yerdi.
Usul adımlarını binanın güvenliğine doğru attı.
"Ben Lee Taeyong mülakat için gelmiştim."
Ses tonundaki kısıklık güvenlik görevlisine kaşlarını çattırdı. O bile anlamıştı Taeyong'un ne kadar çaresiz olduğunu. Önündeki listesini kontrol etti ve ona bir ziyaretçi kartı uzattı.
"Buyurun zemin kat, kapısında mülakat salonu yazan yer. İyi şanslar."
Taeyong kafa salladı kartı alırken, kartı boynuna geçirmiş ve nihayet büyük binadan içeriye adımlamıştı. Hedefi zemin kata inen merdivenlere çevrildiğinde titreyen bacakları ona hiç yardımcı olmuyordu. Her an yere yığılacakmış gibi hissediyordu kendini.
"Mülakat salonu... evet burası."
Koridorun sonundaki odanın önünde durdu ve derin bir nefes aldı girmeden önce. Kapıyı araladığında bir anda tüm gözler ona dönmüştü. Taeyong kızaran yanakları eşliğinde en arkadaki sıralardan birine oturdu. Önünden geçtiği kişi iğneleyici gözleri ile onu süzdüğünde Taeyong lanet okudu içinden, pantolonu ve paltosu sevgili Jung Jaehyun tarafından çamura bulanmıştı ve şu an çok rezil gözüküyordu.
Taeyong'un çantasındaki makyaj kutusunu çıkardığı sırada salondan içeri iki çocuk adımlamıştı.
"Merhaba, hepiniz rose quartzun asistanlık mülekatına hoş geldiniz ben Yuta baş asistanım ve bu da ikinci asistan Doyoung."
Genç adam yanındaki arkadaşını tanıttıktan sonra bakışlarını salonda gezdirdi.
"Tek soruluk bir mülekat olacak ve 15 kişiden yalnızca 5 kişi işe alınacak. Süreniz 40 dakika."
Taeyong çaresizce baktı konuşan gence, 15 kişiden sadece 5 kişinin alınacağını duymak umutlarının iyice tükenmesine sebep olmuştu.
"Malzemelerinizi hazırlayabilirsiniz."
Herkes birer karınca gibi seri hareketlerle makyaj kutularını açmış ve malzemerini masanın üzerine çıkarmışlardı.
Taeyong'da arkadaşının onun için aldığı malzemeleri çıkardı. Bunları nasıl kullanacağını bile bilmiyordu ki...
"Şimdi ekranda göstereceğimiz fotoğrafı resmetmenizi istiyoruz gerisi ise hayal gücünüze kalmış yalnızca 10 saniyeniz var lütfen dikkatli bakın."
Taeyong yutkundu bakışlarını ekrana sabitlerken. En azından lisede güzel resim çizebiliyordu belki resmi güzel çizerse devamında da bir şeyler yapabilirdi.
Ekranda bir manken yüzü gözüktü, herkes dikkatlice resmi inceledi 10 saniye. 10 saniye sonra ekran karardığında Taeyong ağlamak istedi... hiçbir şey hatırlamıyordu.
"Süreniz başladı iyi şanslar."
Taeyong masanın üzerinde duran kalemi kavradı titreyen elleri ile. Bir süre duraksadı ve zihninin gördüğü görüntüyü hatırlamasını sağladı. Kalem usul usul kağıdın üzerinde şekiller oluştururken stresini unutmuş gibiydi, çizim yapmak ona lise yıllarını hatırlatmıştı.
Hatırladığı kadarı ile resmi çizmeyi bitirdiğinde sıra makyaja gelmişti. Önünde duran makyaj malzemelerine baktı kararsızca makyaj yaptığını değilde çizimini renklendirdiğini hayal ederek göz farını eline aldı ve modelinin göz kapaklarını boyamaya başladı...
"Süreniz doldu."
40 dakika sonra sınavları bittiğinde Taeyong omuzlarından bir yük kalkmış gibi hafifledi fakat her şey daha yeni başlıyordu...
İki genç tüm çizimleri toplamış ellerindeki dosyanın içine yerleştirmişlerdi.
"20 dakika sonra sonuçlar açıklanacak o sürede dışarıya çıkabilirsiniz."
Taeyong başını sıraya koydu, salonda oluşan hareketliliğin aksine o, 20 dakikayı burada bekleyerek geçirecekti.
Heyecandan midesi kasılıyordu dakikalardır. Stresten karnı ağrırken, önünü bile göremediği geleceğini düşünüyordu. Bu mülakattan geçemezse eğer her şey mahvolurdu.
⸻ ♡ ⸻
ŞİMDİ OKUDUĞUN
rose quartz // jaeyong
FanfictionYüklü miktarda borcu olan Taeyong, rose quartz isimli güzellik merkezinde işe başlar çünkü borcunu ödeyebilmesi ve hayatının bağışlanabilmesi için rose quartz'un yeni çıkaracağı güzellik ürünlerinin formüllerini çalması gerekmektedir. #1 jaeyong ©j...