3.8~ 🌹

417 67 35
                                    

"Çok kötü bir şey oldu!"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Çok kötü bir şey oldu!"

Yuta, asansörden inen Taeyong'u gördüğünde bağırdı. "Taeyong hemen bekleme salonuna gel."

Taeyong derin bir nefes aldı adımlarını bekleme salonuna çevirirken. O diğerlerinin aksine sakin, suratı ifadesizdi.

3 gün olmuştu. Taeyong'un hayal kırıklığı ile dolduğu ve hıçkıra hıçkıra ağladığı gecenin ardından 3 gün geçmişti.

Taeyong o gece öfkesine ve hayal kırıklığına yenik düşmüş ürünleri o mafyalara teslim etmişti. O heriflerle bir sözleşme imzalamayı da ihmal etmemişti tabi. Artık bitmişti, Taeyong artık borcunu ödemiş ve kurtulmuştu o heriflerden.

Jaehyun ise Taeyong'a 3 gündür ulaşamıyordu. Onu defalarca aramış ona defalarca mesaj atmıştı fakat asla dönüş alamamıştı. Onun evine bile gitmişti fakat çaldığı kapı asla açılmamıştı. O gece Taeyong'da tuhaf bir şeyler vardı Jaehyun bunu zaten biliyordu fakat bunun kendisi ile ilgili olabileceğine ihtimal vermemişti. Ne yapmış olabilirdi ki? Taeyong'u istemeden kırmış mıydı yoksa? Bilmiyordu... 3 gündür düşünmekten beynine ağrılar saplanıyordu yakışıklı adamın. Taeyong'u çok özlemişti...

"B-bu nasıl olur?"

Taeyong daldığı düşüncelerinden Doyoung'un şok olmuş ses tonu ile sıyrıldığında yorgun bakışları bekleme salonundaki dev ekran televizyona kaydı.

Sky beauty nin yeni çıkaracağı ürünler ile alakalı bir haberdi. Parfüm ve cilt losyonu Jaehyun'un tasarladığı ürünlerin aynısıydı, yalnızca şişelerde rose quartz değil sky beauty amblemleri bulunuyordu.

Taeyong ürünleri sky beauty için çaldığını öğrendiğinde ise dehşete düşmüştü. Jaehyun'un haz etmediği rakibine kendi elleri ile teslim etmişti Jaehyun'un emeklerini... Johnny Suh Ten'e bilerek yaklaşmıştı. Taeyong'un çevresinde olmak onu kontrol etmekti tek amacı. Taeyong şüphelenmekte haklıydı.

"Bu olamaz..."

Taeyong'un kulakları tanıdık bir ses işitti. Jaehyun'un sesini duyduğunda midesine bir yumruk yemiş gibi hissetti. Saniyesinde özlemle titremişti her yeri...

Genç adam şok olmuş gözlerle ekrandaki haberi izliyordu. Nasıl hissedeceğini ya da ne düşüneceğini kestiremiyordu o an...

"B- bu..." bakışları etrafta dolaştığında Taeyong'u gördü. Çatık kaşları biraz daha çatıldı. Onun bugün burada olacağından haberi yoktu. Çağrılarına cevap vermemiş ve 3 günün sonunda işe gelmişti.

Taeyong Jaehyun ile göz göze geldiğinde düşüp kalacağını sandı. Ona ne kadar nefret duysa bile suçluluk duygusu peşini bırakmıyordu.

Jaehyun'un bakışları Taeyong'un üzerinde dolaşırken onun gözlerinde gördüğü ifade şaşkına uğrattı genç adamı. Gözleri nefretle bakıyordu. O çok sevdiği ışıltılı gözler şimdi hayal kırıklığı ile karışık nefret ile bakıyordu gözlerine...

rose quartz // jaeyongHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin