Aceleyle çantasını yere bıraktı ve Ten'in yanına oturdu. "Ten, iyi misin?"
Ten kızarmış burnunu çekti ve gözlerini kırpıştırdı.
"Değilim..."
Taeyong dudaklarını büzdü, endişeliydi.
"Kötü bir şey mi oldu?"
"Johnny..."
Taeyong tek kaşını kaldırdı sorar tarzda.
"Johnny mi?"
"Bugün Johnny geldi. Pişman olduğunu söyledi, beni özlemiş ve beni de kaybetmek istemiyormuş."
Taeyong şaşırmıştı. O olaydan beri Johnny Ten'i hiç aramamıştı bu yüzden Taeyong şaşkındı.
"O ciddi miydi peki?"
Ten kafasını iki yana salladı. "Bilmiyorum, ben emin değilim fakat samimi duruyordu. Beni gerçekten sevdiğini söyledi ve dakikalarca onu affetmem için yalvardı."
"Ten..." Taeyong arkadaşının soğuk ellerini elleri arasına aldı ve gözlerine baktı. "Ne hissediyorsun, onu hâlâ seviyor ve onunla olmak istiyor musun?"
Ten yutkundu usulca.
"İstesem ne olacak ki, o sana berbat bir şey yaptı... Onu affedersem eğer bu beni kötü bir arkadaş yapmaz mı?"
Taeyong gülümsedi. "Ten ben iyiyim. Eğer Johnny beni bu işin içine sürüklememiş olsaydı ben hayatımın aşkı ile tanışmamış olurdum. Ayrıca borcumu ödeyemezdim. Johnny o mafyalar ile bir anlaşma yapmamış olsaydı eğer ben o parayı bulup ödeyemezdim. Bu anlaşma bizim hayatımızı kurtardı aslında."
"B- böyle mi düşünüyorsun gerçekten?"
Taeyong onayladı. "Johnny'nin amacı kötüydü evet, bazenleri çok zorlandım. Ve Jaehyun'un emeklerini çalarak kolay yoldan yükselmek istemeside berbat bir şey fakat hatasının farkına varmış olması iyi bir şey..."
Ten kafasını salladı. "O sizden özür dilemek istiyor. Yaptığı her şey için pişman ve benimle sevgili olduğu zamanlarda hislerinin sahte değil gerçek olduğunu söyledi."
"Evet, Johnny'e alışmak biraz zaman alabilir. Özellikle Jaehyun bundan pek hoşnut olmayacak ama burada senin hislerin önemli. Bizi düşünme ve git ara onu, mutlu olmayı hak ediyorsunuz."
Ten hızlı bir hareketle kollarını arkadaşının boynuna sardı.
"Sen mükemmel bir arkadaşsın."
Taeyong gülümsedi ve Ten'in sarılmasına karşılık verdi.
"Sen de öyle, hadi acele et ve Johnny'i ara."
Ten gülümseyerek ayağa kalktı ve hızlıca odasına gitti. Johnny'i ararken heyecandan elleri titriyordu...
