-6-

27K 1.2K 44
                                    

Vote atmayı unutmayalım 🧡 keyifli okumalar 🧡

Gecenin karanlığı kendisini sabahın aydınlık kucağına bırakmaya başladı çocuklar pür dikkat evleri izliyorlardı gece sivilleri uyarmıştık kimse kapıyı açmayacaktı.

-Komutanım birlikten telefon var.

-Bağla tunç

Aradan 2 dakika geçer geçmez karşıdan Binbaşı Alpin sesini duydum.

-Durum bilgisi ver yüzbaşı.

-Bir hareketlilik yok Komutanım.

-Sıkıştığınız zaman yardıma gelecek olan destek timi hazır bilginiz olsun Yüzbaşı.

-Anlaşıldı Komutanım.

Geceden beri kimsenin gözüne uyku girmemişti sanki ilk görevlerine çıkacak gibiydi hepsi geçen süre boyunca arabaların sesleri duyulmaya başladı bizim aslanlar yerlerini almışlardı ilk olarak elimle havada daire yaptığımda Ömer beni anlamıştı biraz ayaklanıp ilerledim giderek yaklaşıyordum arkamda takip eden time elimi havada yumruk yapıp aşağıya indirince hepsi durdu herkes kendi siper yerine geçince Emirin atışını bekliyorduk kurşunun sesi kulaklarda duyulduğunda hepimiz hünerlerimizi göstermekten çekinmiyorduk ateş hattına giren bir çocuk dikkatimi çekti hayır çocuk olmaz.

EMİR : Komutanım ateş hattında bir çocuk var.

-Görüyorum Emir sen çocuğu koru ben oraya geçeceğim.

-Tamamdır Komutanım.

-Ömer beni koru.

-Anlaşıldı Komutanım.

Yavaş yavaş çocuğun yanına ilerliyordum kayalıkların arkasından geçe geçe çok az mesafe kaldı hadi kızım göster kendini aceleyle çocuğun olduğu tarafa geçtim kucağıma aldığım gibi ilk bulduğum kayanın arkasına geçtim ne kadar güzel bir çocuktu sim siyah saçları kap kara gözleri uzunmu uzun kirpikleri.

-Buradan çıkma arkamda kal tamam mı?

Masumca kafa salladı ben uyarmıştım sivilleri çıkmayın dışarı diye of of silahımı tekrar it sürüsüne hedef aldım kaldığımız yerden devam timden ses çıkmıyordu anlaşılan hedeflere kilitlenmişlerdi 40 dakikalık bir çatışmanın ardından etraf temizlenmişti temkinli bir biçimde yerimizden kalktık herkes yanımda  toplandığında ilk olarak baştan aşağıya gözlerimle taradım kimsede hiç birşey yoktu çok şükür küçük çocuğa döndüğümde kulaklarını kapatmış ağlıyordu silahımı Ömere uzatıp çocuğu kucağıma aldım yavaş yavş saçlarını okşamaya başladığımda ağlamanın yerini sessiz iç çekişler almıştı.

-Hangi evde oturuyorsun küçüğüm.

Minik elleriyle hemen çaprazımdaki evi işaret etti kucağımda çocukla birlikte ilerlemeye başladım tim arkamdan ilerliyordu evin önüne geldiğimde kapıyı çaldım 2 - 3 dakika sonra kapı açıldı içeriden orta yaşlarda bir adam çıktı.

-Merhaba çocuğu getirdik.

-Teşekkür ederim Komutanım Allah sizden razı olsun.

-Sizdende lütfen bu durumlarda daha dikkatli olun dışarıya ne siz nede çocuğun çıkmasına izin vermeyin.

-Bir anda çıkmış Komutanım bende anlamadım.

Kafa salladım o sırada bacağıma yapışıp kocaman dolu gözleriyle bana bakan çocuğa çevirdim bakışlarımı.

-Babamı öldürme lütfen.

İşte tek bir cümle boğazımda bir yumruya sebep oldu bu çocuk neler yaşamıştı babasını öldüreceğimi zannediyordu.

DAĞLARIN ARDINDAKİ DUMAN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin