DAĞLARIN ARDINDAKİ DUMAN

-19-

Heyoooo merhabalar nasılsınız 🧡 keyifli okumalar 🧡 vote atmayı unutmayalım 🧡

Sabah uyandığımda kısa bir duş alıp mutfağa ilerledim Annem tüm ev halkını tembihlemiş gibiydi herkes benden önce uyanmış kahvaltı sofrasında beni bekliyor olduklarını gördüm günaydın diyerek Yerime oturdum kahvaltımı ettikten sonra herkesle vedalaşıp askeriyeye ilerledim anladığım kadarıyla annem söylemişti o yüzden hepsi bu kadar erken uyanmıştı askeriyeden içeriye girip odama geçtim yarım saat sonra toplantıya çağırırdı Binbaşı aradan geçen Yarım saatte beklediğim haber gelmişti adımlarımı toplantı odasına yönlendirdim içeriye geçip oturdum içeriye giren Binbaşı ile hepimiz ayağa kalktık eliyle oturmamızı işaret ettiğinde yerlerimize oturduk karşımıza geçip konuşmaya başladı.

-Bu gece yola çıkıyoruz arkadaşlar helikopter bizi ilk mağaranın 3 kilometre gerisine bırakacak ondan sonrasını patika yoldan devam edeceğiz yaklaşık 45 dakika sürebilir sizden tek istediğim sağ salim gidip geri gelmemiz.

-Emredersiniz Komutanım.

Toplantı bitiminde tekrar odama geçtim görev bir yanda zor bir yandan da kolay geliyordu Evelallah Bunun da üstesinden gelecektik Time çok güveniyordum kendimede büyük ihtimalle emir komuta Binbaşı alp'te olacaktı Zaman akıp gidiyordu Öğlen yemeği vakti geldiğinde odamdan çıktım çocukların olduğu bölüme geçip yemeğimi yemeye başladım çok fazla muhabbet dönmüyordu bugün sebebi ise hepsi operasyonu düşünüyordu aramızda en düşünceli olan Hamzaydı nişanlısına gidecekti görev dönüşünde onun için dönmek zorundaydık o kız için dönmek zorundaydık yemekhaneden çıkıp bahçeye ilerledim çayımdan bir yudum alıp gökten yere düşen kar tanelerini inceledim Allah yardımcımız olsun diye geçirdim içimden yanımdaki hareketlilikle kafamı o yöne çevirdim Alp'te benim gibi gökyüzüne bakıyordu.

-Kar bastırırsa işimiz zor olur.

-Aynen öyle Umay.

-Allah yardımcımız olsun.

-Amin Amin üşüyeceksin geçsene içeriye.

-Hadi ama alıştık artık kar yağdığı zaman az göreve gitmedik.

-Sende haklısın.

Biraz daha orada durup içeriye girdim odama geçip tekrar haritayı inceledim araziyi az çok öğrenmiştim buda bana bir artı kazandırıyor görev saati yaklaştıkça kafamda kurmaya başlıyordum ben ne kadar kurarsam kurayım emir komuta Alp'te olduğu için birşey yapamazdım saat gece yarısını gösterdiğinde hazırlanmıştık kardan dolayı helikopterle gidiş yapmayacaktık onun için askeri arabalara biniş yaptık herkesin dilindede kalbindede dua vardı 1saat 20 dakikalık yolun sonunda ulaşmak istediğimiz yerin biraz daha gerisini varabilmiştik bundan sonrasına yürüyerek devam edecektik. Koca arazi karla kaplanmıştı bembeyazdı şuanda çıkan tek ses botlarımızın karda yürürken çıkarttığı sesti.

ALP : Tim beni iyi dinle Emir sen yuvana geç  Barış, Burak ve Yüzbaşı siz benimle içeriye Ömer Ferit siz arka tarafa Tunç ve Hamza sizde net görüş alabildiğin bir yere yuvalanın biz içeriye girince görev başlıyor Allah yar ve yardımcınız olsun.

-Emredersiniz Komutanım.

Kimi zaman kayalıkların kimi zama karların arkasına saklanarak mağaraya ilerliyordu burası mühimmat ve uyuşturucu kaynıyordu mağaranın önünde toplam 6 adam vardı ilk hamleyi Barış yaptı adamın arkasından dolanıp boynunu kırdı bu sefer diğerlerinin dikkati dağılmıştı işte sıra şimdi bizdeydi etkisiz hale getirdiğimiz bedenleri kenarıya çekip içeriye girmeye davam ettik. Bir kaç tane daha adam çıktı önümüze onlarında sonu arkadaşları gibi olunca mağara temizlenmişti dışarıdan durum bilgisi hala gelmemişti bu kadar az adam korumazdı burayı ticaret adı altında yaptıkları bu pislik işi bu salaklara emanet etmezlerdi.