60. Bölüm Geçmiş

100 10 0
                                    

Çatlayan başım ile yattığım yerden doğruldum. Dün bir yandan ağlarken bir yandan şarkı söylüyordum, içkimide ihmal etmiyordum. Aslında dün ağlamak bana çok iyi gelmişti. Gözlerim şişmiş olsada yenilenmiş gibi hissediyordum.

Üstümdeki kazağı fark edince kaşlarım çatıldı. Dün bu kazakla uyumamıştım daha doğrusu dün arabada uyuya kalmıştım ve biri bunları bana giydirmiş. Aralık olan balkon kapısına ilerledim ve balkondaki koltuklara oturmuş Uraz'ı gördüm.

''Günaydın''dedim ve yanına oturdum. Elindeki bardağı kenara koyarken bana döndü, düşünceli görünüyordu. Deme dün söz ettiğimiz konuşmayı şu an gerçekleştirecektik.

''Günaydın... sargı bezlerini değiştirdim daha iyi misin?''dedi. Kırıldığını belli etmemeye çalışırken ama ben anlamıştım.

''İyiyim teşekkür ederim... Murat'ın adamlarıyla karşılaştım ö-''

''Ne?''diyerek sözümü kesti ve komple bana döndü ''Ve sen şimdi mi bunu söylüyorsun? Nerede ne zaman karşılaştınız?Bu yaraları onlar mı yaptı?''dedi hızlı hızlı. Elimi koluna koyup sakin olmasını işaret ettim.

''Anlatacağım ama bence ilk sen başla...ara vermek istedin çünkü ilişkimiz kötüydü üstüne üstlük benden bir şeyler sakladınız, hepiniz''dedim.Ne sakladıklarını söylemeyecektim, onun söylemesini bekliyordum.

''Hayır ilk sen anlatıyorsun. Bunu onlar mı yaptı?''dedi sinirle. Şu an o konuşmayı yapamayacağımızı anladığımda önüme döndüm.

''Boşa konuşuyorum ben...hayır kazada oldu. Murat'ın adamları demem sebebide seni denememdi. Beni dinleyecek misin diye?Ama dinlemedin...neyse''diyerek ayaklandım ama kolumdan tutup oturtması ile geri yerime oturdum

''Bunun denemesi yapılır mı Nisa?...seni dinlemedim çünkü konu Murat'tı ve sana dokunmasını, incitmesi beni daha çok sinirlendiriyor''dedi ve biraz duraksadı. Bir şey demeye hazırlanıyor gibiydi.

''Ara vermem hataydı o sabahki sözün beni incitmişti, bende bir insanım sonuçta. Bana tam güvenmemenden hiç söz etmiyorum zaten. Senden gizlediğim şey ise Murat'tı, izini kaybetmiştik bir ara ama şimdi tekrardan bulduk. Sana bir şey olmasından o kadar çok korkuyorumki o yüzden tek bir kelime bile etmedim sana...başka merak ettiğin bir şey?''dedi. Doğruları söylemişti zaten bana yalan söylemezdi o.

''Mert'in evindeyken konuşmasını duydum abim ile orada anlamıştım benden bir şey sakladığınızı, Mert vakti geldiğinde öğreneceğimi söylemişti ama beni bilirsin... Bir kaç araştırma sonrasında Timur'u öğrendim tabi sizide gizlice dinledim sonra o mahalleye geri gittim Adem ile tanıştım bana çok yardımcı oldu ve mektuptan haberim oldu. Mektupu almaya gittiğimde Murat'ın iki adamı vardı bu yaralar onlarla küçük kavgamızda oldu zaten. Ankara otobanına giderkende kaza yaptım öyle yani'' dedim sanki normalmiş gibi. Uraz bir iki kere gözlerini kırptı sanki dediklerimi sindirmeye çalışıyormuş gibiydi.

''Ne? Ne dediğinin farkında mısın Nisa?''dedi sert bir şekilde.Hâlâ dediklerime inanamamış gibiydi.

''Ciddisin sen...Bu şimdi mi söylenir?Sen hangi akıl ile gidiyorsun mezarlığa onuda geçtim tek kişi neden kavgaya girişiyorsun!?''dedi sesini fazlasıyla yükselterek. Elimle ağızını kapadım, biri duyacaktı şimdi.

''Kimseye ama kimeye söylemeyeceksin...aramızda sır olmayacak dedik bu yüzden söyledim''dedim ve konuşmasını bekledim ama elimle ağızını kapadığımı fark edince elimi çektim.

''Şu an konumuz bu değil''dedim ama beni pek takmadı bunu fark ettiğimde yine ondan önce davrandım.

''Bu aramızda sır kalacak...Şimdi konumuza dönebilir miyiz?''dedim. Çatık kaşlarından anlayacağım üzere konuya geri dönmeyecektik.

Ben Kazandım 🃏(1-2)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin