3- OKYANUS

26.8K 2.1K 290
                                    




Evde kimse yokken salonda oturmuş kitap okuyordu, uyandığında aylardır görmediği minik beyaz güvercini camında olduğu için huzurlu ve mutlu bir şekilde güne başlamıştı.

Kitabın kapağını kapattığında telefonunu eline aldı, bir kaç kere çevirip geri yerine bıraktı. Ruh eşi törenine bir hafta kaldığı için herkeste bir telaş vardı, bu yüzden arkadaşları ile buluşmayı erteledi.

Kapının çalmasıyla oturduğu koltuktan kalktı, kapıyı açtığında minik Omega arkadaşını gördü. Yüzünde telaşlı ve mutsuz bir ifade vardı. "Hoş geldin."

"Hoş buldum." dedi Ela, sesi hayattan bıkmış gibiydi. İçeri geçip oturduklarında arkadaşının somurtuk ifadesiyle dudakları kıvrılır gibi oldu. Yine istediği bir şey olmamıştı muhtemelen.

"Anlat başımın belası, anlat." dediğinde Ela anında kafasını kaldırdı, şimdi tüm sinirini bozan herkesi anlatacaktı.

"Ya ben sürü dışına çıkmak için liderden izin alıyordum, tam izin verecekken o gıcık Delta girdi içeri. Törene bir hafta varken sürü dışına çıkmam uygun olmazmış, başıma bir iş gelebilirmiş. Arkadaşım çok hastaymış yanında kimse yok, bir kaç gün kalıp gelecektim." Nefessiz bir şekilde konuşmuştu, Feza kaşlarını yukarı kaldırdı. Delta daha sürü lideri bile olmamıştı, izinlere karışamazdı.

"Egosu kendinden büyük, sadece kendisinin kendini koruyabileceğini sanıyor geri kafalı." Homurdanarak konuşmasıyla Ela kafasını salladı. Tatlı olduğunu bildiği yüz ifadesiyle Feza'ya bakmaya başlarken tatlı kokusunu yaydı, Feza ne geleceğini bildiği için çaresizce gözlerini Omegaya çevirdi.

"Benim güçlü Alfam, yakışıklı Alfam. Acaba sen Delta ile konuşup izin alsan, hm? Sadece sen karşı çıkabiliyorsun ona, sana bir şey diyemez. Korkuyor senden." Kolunu sarsarak konuşmasıyla Feza ofladı. Biliyordu başına böyle bir şeyin geleceğini. Omeganın dolu gözlerine baktı, kabul etmese muhtemelen ağlamaya başlayacaktı.

"Bıktım senden."

***

Delta gölün kenarında tek başına otururken arkasından yaklaşayan Alfayı fark etse de sesini çıkartmadı. Sırtı ağaca yaslıyken gözleri göldeydi, su o kadar temiz ve berraktı ki balıklar bile gözüküyordu.

Alfa ortamdaki huzuru fark ettiği için bir şey demeden Deltanın yanına oturup sırtını ağaca yasladı. Sadece bir kaç saniye dayanabildi.

"Hangi hakla arkadaşımın iznine karışıyorsun, liderin sözünün üstüne söz söyleme hakkın yok. Omega ne kadar üzgün haberin var mı? Ne sanıyorsun kendini?"

Bağırarak konuşmasıyla Delta kaşlarını çattı. "Bağırma!" Sesi tüm sürüde duyulacak kadar yankılanmıştı. Feza gözlerini irice açıp geri kaydı.

"Bağırttırma o zaman." Sesinin duyulduğundan bile emin değildi, içine kaçmıştı.

"Ne Omegası? Ne diyorsun Feza?" Normal ses tonuyla konuştuğunda Feza yeniden başını kaldırıp sinirli sinirli baktı.

"Ela'dan bahsediyorum, sürünün dışına çıkmasına izin vermemişsin."

"Benim kararlarımı sorgulamak sana düşmez. Haddini bil." dedi sakin bir sesle. Kimseyle kavga edecek havası yoktu.

Feza, Savaş'ın başka bir konuya sinirli ve üzgün olduğunu anladığında daha fazla üstüne gitmedi. Okyanus kokusunu etrafa yayarken Savaş kafasını geriye atıp ağaca yaslayarak derin bir nefes çekti.

"Ben haddimi biliyorum Savaş." Gözleri kapalı Deltaya yakınlaştı, aralarındaki çekimi ikisi de fark ediyordu ama Feza hayallerinde hep bir Omega ile mühürlüydü.

"Babanla konuş, Ela'ya izin versin." Bir eli Deltanın omzunu sıkıyordu. Sesi çok ılımlıydı, o da kavga etme havasında değildi.

Savaş yutkundu, gözlerini açıp kafasını Feza'ya çevirdi. "Karşılığında bende senden bir şey isteyeceğim."

"Ne istediğine bağlı." dedi elini çekerken. En son böyle bir şey olduğunda Feza'yı okulun ortasında kelebek kanatlarıyla gezdirmişti.

"Yarın gece dolunayda buraya gel." deyip ayağa kalktı. Hala yerde oturan Alfaya bakmadan ormanın içine girerken Feza "Artist." diye tısladı.



---

12.12.21

soulmate | boyxboyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin