özel bölüm⁷ <3

9.5K 622 74
                                    

oy ve yorum yapmayı unutmayın, iyi okumalar <3

Feza üçüncü çocuklarına hamileyken...

Feza'ya göre çocuğunun olmasının en güzel yanlarından biri büyümeleri saniyesi saniyesine izleyebilmekti, düşmelerini, ayağa kalkmalarını, ağlamalarını, gülmelerini... İyisiyle ve kötüsüyle tüm anlarına şahit olabilmekti. Uzandığını koltukta masayı hazırlayan yedi yaşındaki oğullarına bakarken tam olarak bunu düşünüyordu, ne zaman bu kadar büyümüşlerdi?

"Baba, rahat mısın?" diyerek yanına ulaşan minik Deltasına baktı, elini yanağına koyup baş parmağıyla okşadı. "Rahatım bebeğim." dedi, beş aylık hamilede olsa bu aralar ağrıları arttığı için tüm aile üyeleri tarafından dakikada bir 'iyi misin' sorusu alıyordu. "Acırsa söyle, hemen babamı ararım."

Gülümseyerek kafasını salladı, Savaş evden çıkmadan önce çocukları bile bir şey olursa aramaları konusunda tembihliyordu. Belini tutarak yaslandığı yerden kalktığında bacakları arasında duran Deltasına sarıldı, burnunu boynuna bastırıp derin bir nefes çekerek sıkıca öptü. "Sizin mis kokunuzu aldığım sürece benim canım acımaz, merak etme."

Rüzgar kollarını sıkıca boynuna sardığında hızlı adımlarla yanlarına gelen Omegasına güldü, diğer elini de ona sararken aynı şekilde boynunu öptü. Deltaya söylediği şey yalan değildi, cidden çocuklarının ve eşinin kokusu vücudunu rahatlatıyordu. "Hadi, ışığı kapatalım. Babanız gelir birazdan."

Kendini geri çektiğinde Rüzgar ışığı kapatmak için kapıya doğru giderken Çınar yan tarafına oturdu. Dalga desenli gömleğinin altına beyaz bir pantolon giymiş, kolyesini ve renkli bileziklerini takmıştı. Babasının doğum gününe en özenle hazırlanan kişi oydu, ve her zaman olduğu gibi aşırı tatlı gözüküyordu. Ela gözlerini kırpıştırarak gülümsedi, elini babasının lacivert kazağının içinden geçirip şişkin karnına dokundu. "Az mı kaldı çok mu?"

"Az kaldı." dedi, parmaklarını oğlunun yumuşacık saçları arasından geçirip arkaya doğru taradı. "Çok heyecanlıyım, hemen gelsin." Gülerek konuşup ayaklarını salladı, kardeşi olacağını öğrendiğinden beri her arkadaşına 'kardeşim olacak' diye hava atıyordu. Bir an önce kız kardeşiyle oyun oynamak ve ona kurda dönüşmeyi öğretmek istiyordu. Geçen ay kendisi de başarmıştı!

"Babam geliyorrrr!" Rüzgar hızlı hızlı yanlarına koştuğunda yavaşça ayağa kalktı, cebinde duran çakmağı çıkartıp pastanın mumlarını yaktı. Kapının açılıp kapanma sesiyle çakmağı geri cebine koydu, Rüzgar çok meraklı olduğu için böyle şeyleri sürekli bir yerlere saklamak zorunda kalıyorlardı. "Hadi." diye çocuklarının omuzlarına dokunduğunda adım sesleri artmıştı.

"İyi ki doğdun baba! İyi ki doğdun baba!" Alkışlamaya başladıklarında şaşkın bir biçimde içeri giren bedenin yüzünde büyük bir gülümseme oluştu, bugün doğum günü olduğunu bile unutmuştu. Elindeki dosyaları kenara bıraktı, çocuklarının üstüne koşmasıyla eğilerek iki bedeni de kucağına aldı. Yanaklarına büyük ve sulu öpücükler bırakırken eşinin yanına ulaştı, nazikçe dudaklarını öptü.

Feza mumları yanan pastayı kaldırdı, eşine doğru uzattığında anında üflemeye çalıştığı için pastayı geri çekti. "Önce dilek dile." dedi, Savaş'ın kendi doğum gününe önem vermemesi sinirini bozuyordu. Bugünü tüm dünya olarak şenliklerle kutlamalılardı! "Benim tüm dileklerim kabul oldu zaten."

Kafasını yana yatırıp gülümsedi, o kadar duygu dolu bir sesle konuşmuştu ki gözleri dolmuştu. Çocukları yanlarında olmasa hamileliğin verdiği hormonlarla ağlayabilirdi. "Hadi, hadi üfleyelim." Sabırsızlanan Omegayla pastayı yakınlaştırdı. "O zaman yirmi çocuk diliyorum." diyerek üfleyen eşine kahkaha attı. "Söylediğin için kabul olmayacak, tüh."

soulmate | boyxboyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin