15- KENDİME YALAN SÖYLEDİM

22K 1.9K 239
                                    

Sessiz geçen araba yolculuğunda sadece Deltanın sinirli hırıltıları duyuluyordu. Feza ne olduğunu bilmese de yanlış bir şey yapmadığı için kendisine böyle davranılmasına sinirlenmişti. Kolunu kaldırıp ağzına bir tane çakası vardı.

Araba durduğunda Delta kapıyı açıp sertçe çarptı, Feza yerinde titreyip kapıdan çıktı. Aynı sertlikle kapıyı çarptığında Deltanın gözleri kendisine döndü.

"Sikerim senin tribini!"

Bağırarak konuşmasıyla Delta sinirli adımlarla üzerine yürüdü, hafiften tırsmış olsa da belli etmedi. Kolundan tutulup eve doğru çekilmesiyle Deltanın elini sıktı. "Kolumu bırakmazsan elini kopartıp götüne sokarım Delta."

Savaş duyduğu sözlerle elini çekti, korktuğundan değildi. "Eve geç, seninle meraklı gözlerin önünde kavga etmeyeceğim." dedikten sonra gözlerini ağaçların arasında çevirdi. Feza kaşlarını çatıp ormanın içine baksa da bir şey göremedi. "Sizi de bir daha bu evin yakınında görürsem sürüden kovmakla kalmam!"

Bağırmasından sonra ormanın içinde koşuşturan bir kaç karartı gördü, muhtemelen çok uzaktalardı. Savaş'ın eve doğru adımlamasıyla birlikte gözlerini çekip arkasından evin içine girdi.

"Neye delirdin lan sen? Psikopat."

Delta hızlı adımlarla yanına yaklaşıp gözlerini kapattı, derin bir nefes aldı. "Omega kokuyorsun." dedikten sonra siyah gözlerini açtı. "Neden o Omega ile tuvalete girdiniz Feza, neden Omega kokuyorsun!?"

Feza derdinin ne olduğunu anladığında derin bir nefes verdi, Deltanın öyle bir yüzü vardı ki sanki dünyanın sonunu getirmiş gibiydi. "Bu muydu? Buna mı sinirlendin?" Alayla küçümser gibi konuşmasından sonra sırtı duvara sertçe yaslandı, yakaları Deltanın avucunun içinde buruşmuştu.

"Cevap ver."

Önce yakasını tutan ellere daha sonra Deltaya baktı, kaşlarını yukarı kaldırıp gülümsedi. Sağ bacağını kaldırıp Deltanın kasıklarına dizini geçirdiğinde yakalarını bırakan ellerle sırıttı. Savaş eğilerek yandaki ayakkabılığa tutunmuştu.

"Düzgünce sormadığın hiçbir soruya cevap vermem Savaş, karşında sana itaat edip aptal siyah gözlerin karşısında titreyecek biri yok. Kalk ayağa salona gel, delirtme beni."

Gözlerini bir kez daha Deltaya çevirmeden salona ilerledi, açıklama yapması gerektiğini biliyordu ama bu tavırları hak etmiyordu. Kimse ona böyle davranamazdı.

Koltuğa oturup kollarını bağladığında bir kaç dakika sonra ayak ve nefes sesleri duydu. Savaş yanına oturup geriye yaslandı, Alfanın üzerindeki Omega kokusu Deltasını o kadar sinirlendiriyordu ki dönüşmemek için vücudunu kasıyordu. "Anlat."

Sesi sessizce çıkmasına rağmen Alfa gözleri devirdi. "Ege benim yakın arkadaşım, Yiğit ile mühürlü. Hamileymiş, korkmuş beni tuvalete götürüp testi gösterdi. Uzun uzun sarıldığımız için kokusu geçmiş."

"Yiğit ile mi mühürlü?"

"Evet, arkadaşlarınla görüşmüyorsun ki bilesin." Delta, Alfa ile mühürlü olduğunu öğrendiğinde beri sadece derslerine giriyor ve sürü toplantılarına katılıyordu. Geri kalan tüm zamanında Alfanın peşinden geziyordu, arkadaşları ile oturup konuşacak çok vakti olmamıştı. Belki konuşsaydı fotoğraflardaki kişinin en yakın arkadaşının mühürlüsü olduğunu bilirdi.

Kafasını salladı, aptal düşünceleri yüzünden utanmıştı. "Özür dilerim, öyle fotoğraflar görünce ne düşüneceğimi bilemedim, bir de her yerin Omega kokuyor." dediğinde Feza kaşlarını çattı. "Kıskanmış olman seni aldatacağım düşüncesine girmiş olmanı açıklamaz, beni tanıyamadın mı Savaş?"

Sözlerinden sonra bu sefer kaşlarını çatan Savaş'tı. "Sürekli hayalinde Omega eşi olduğunu söyleyen biriyle ruh eşiyim, ne düşünüp düşünmeyeceğimi şaşırdım kusura bakma." Ağzından çıkan sözlerle Alfa kollarını çözdü, eskiden söylediği sözleri hatırlıyordu ama düşünceleri tamamen değişmişti.

"Savaş, bak bana." deyip Deltanın çenesinden tuttu, kendisine çevirdiğinde dolmuş gözlerini görmesiyle kafasını yana yatırdı. Bacağını diğer tarafına atıp kucağına çıktı, Delta itiraz etmese de kucağına yerleşmesi için hiçbir şey yapmadı. Avuç içlerini Deltanın yanaklarına yasladı.

"Deltam, benim hayalimde her zaman sadece sen vardın. Ben sadece korktum, o düşünceleri kafamdan atmaya çalıştım. Kendime yalan söyledim." dedikten sonra alnını alnına yasladı. "Özür dilerim, daha önce seni kıracak söylediğim tüm sözler için."

Delta derin bir nefes verdi, Feza'nın yalan söylemediğini biliyordu. Sadece kaybetmekten çok korkuyordu.

Bir kaç dakika daha sessizce durduklarında Alfa geri çekildi. Yavaşça Deltanın dudaklarına yaklaşırken yarı yolda karşılandı. Alt dudağını emerken üst dudağına yapılan eziyetle inledi. Ellerini omuzlarına çıkartıp tutundu, başı dönüyormuş gibi hissediyordu.

Dilini izin isteme zahmetinde bulunmadan Deltanın ağzının içine gönderdiğinde kendini sadece bir hareketiyle sertleşmiş penise bastırdı. Kalçasının arasında hissettiği sıcak organla nefesinin kesildiğini hissetti, Deltanın dudaklarından ayrıldığında nefes nefese birbirine bakan iki kurt dudaklarını yaladı.

Savaş ifadesini bozmadan ellerini kucağındaki kalçaya götürdü, kocaman eliyle bile tam olarak saramadığı kalçaları tutup havaya kaldırdı. Sertçe geri kendisine bastırdığında Feza gözlerini kapatıp boğazından gelen hırıltılarla inledi. Mühür bölgesi şimdiden yanmaya ve acımaya başlamıştı. "Bir daha yap." dedi gözlerini açmadan. Tekrar aynı hareketi yaptığında sızlandı. Ten tene olmak istiyordu, kıyafetler fazlalıktı. Ellerini Deltanın tişörtünün eteklerine attığında elini tutan ellerle kafasını kaldırdı.

"Omega kokuyorsun Feza."

"Bir şey olmaz."

"Deltam istemiyor, git kendini köpükle." dediğinde Feza gözlerini devirdi, yere yatıp tepinmemek için kendisini zor tutuyordu. "Hay senin Deltanı..."

Söylenerek ayağa kalktı, muhtemelen Deltanın yerinde olsa onu kokusu üzerinden geçmeden eve adım bile attırmazdı.

Ayaklarını yere vurarak merdivenleri çıkmaya başladığında Deltanın dudakları kıvrıldı, her zaman aklında olan konuyu konuştukları için rahatlamış ve üzerinden bir yük kalkmış gibi hissediyordu.

---

02.01.22

ben fight yazamıyorum smut yok mu

soulmate | boyxboyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin