KARANLIK (TAMAMLANDI)

*8*

Henüz yolun başında
Solup giden baharım...

***

Ay var ya sanki bütün Ahmet Kaya şarkıları Asuhan için yazılmış...

Selam bebetolar :)

Nasılsınız?

Ben bomba gibiyim. Valla büyüyoruz. Ağır ağır...

Unutmayın sessiz atın çiftesi pek olur :)))

Bu kurgu çok iyi yerlere gelecek. Bunun teminini veriyorum size:)

Neyse çok uzatmayayım.

Aşkolar italik silik yazılar geçmiş dönemi anlatıyor. Sık sık artık karşılaşacaksınız :)

Sizleri seviyorum :)

Umut dolu okumalar...

***

***

"Asuhan-8"

***

Kapıda ki bedenden dolayı utanmam normal değildi. Her şeyimi bilen biriydi. Fakat dün yaşadıklarımı asla bilmemesi gerekendi. Bu çocuksu bir anlaşma değildi. Bu benim ona veda etmeden önce verdiğim tek yeminimdi.

Daha fazla kapıda beklememesi adına kapıyı sonuna açtım.

'Uyudun sand-.' Çıplak tenime bakıp, 'Siktir. Bu halde mi kapıyı açıyorsun?' arkasını hızla dönmesiyle,

'Sana özel sadece bebeğim.' hala arkası dönük olduğu yerde durup,

'Özeline sıçacağım şimdi. Git üzerine bir şey giy.' kıkırtım dudaklarımdan firar ederken askıda olan elbiseyi alıp, üzerime geçirdim.

'Oysa memelerimi gördüğünde tapmıştın.'

'Hayatımda gördüğüm ilk meme olduğu içindi. Giyinmedin mi?' kollarımı öne doğru uzatıp bedenine sarıldım. Gerilen bedeni anında gevşerken ellerini kollarımın üzerine bıraktı. Bir süre öyle durduktan sonra bana doğru dönüp bedenime sarıldı. Gözlerimde ki tebessümle ona bakarken,

'İyi ki doğdun.' dedi. Bakışlarım saate kaydığında 00.03'tü. Biraz şaşkınlık buruk bir tebessümle,

'Unutmadın mı?' diye sordum. Burnumun ucuna dudaklarını bastırıp,

'Belki bir gün.' dedi. Oysa o günün asla gelmeyeceğini ikimizde çok iyi biliyorduk. Aldığım derin nefesle kollarımı çözüp elini tuttum.

'Gel içeri.' Ellerinin arasında tuttuğu paketi uzatıp,

'Ha unutmadan pasta aldım sana.' dedi. Kaşlarım çatılırken elini bırakmam üzerime, 'Şaka yaptım. Dürüm yeriz diye almıştım. Malum yemek saati ya.' dedi. Dudaklarımı kaplayan büyük tebessümle elinden alıp,

'İyi yaptın. Bende çok acıkmıştım.' dedikten sonra o önden ben arkasından ilerlemeye başladım. Dağınık olan salona ulaştığımızda etrafa bakıp,