13 | Big fight

2.8K 148 62
                                    

Kapı açıldı.
  
Sirius'un kucağındaydım, üstümüz dağılmıştı ve kalçalarımdan tutuyordu. Kesinlikle açıklayabilirdik.

Sirius'un ağzı hayret ve korkuyla açılınca yutkundum. Yavaşça arkama döndüm. Siktir. Regulus. Kapıyı kapatıp gitti. Üzerimi düzelttim, Sirius'u öptüm ve hızla arkasından gittim.

"Regulus!" Arkasını dönüp bana baktı. Sonra hızla ilerlemeye devam etti.

Ne diyecektim? Kardeşinle düzüştüğüm için üzgünüm. İradesiz olduğum için ilk gördüğüm oğlanla yattım. Şansına küs o oğlan kardeşinmiş.

Koşup ona yetiştim, Sirius arkadan geliyordu. "Reg, bekle." Gözlerindeki kıvılcımla bana döndü. "Bir haltlar karıştırdığını biliyordum, bir şeyler düşünmüştüm. Aklıma ağabeyimle düzüşebileceğin hiç gelmemişti." Sesi o kadar soğuktu ki denize ilk girdiğim anki gibi bir ürperme gelmişti. "Ben- özür dilerim- sadece..." devamını getiremedim. "Sen sadece ne?" diye sordu, sesi buz gibi olmak zorunda mıydı?

Sirius bize yetişti, nihayet. "Oh, assolist ağabeyim de buyurmuş!" diye haykırdı Regulus. Çok korkuyordum. "Sakin ol Reg, böyle öğrenmeni istemezdik. Ama yaptığımız şeyden utanmıyorum." Sirius nasıl bu kadar kendinden emin ve sakin konuşuyordu anlamıyorum.

Regulus kaşlarını çattı. Sinir katsayısı artıyordu. "Utanmıyor musun? Neden? Siktiğimin tanrıları aşkına!" Bana döndü. "Ağabeyimin üstündeydin! Aranızı yapacağım diyordun! İkinizden mi bahsediyordun yoksa?"

O kadar çok korkmuştum ki size anlatamam. Sirius elimi tuttu. Tanrım gözlerim sulanmıştı. Regulus ile kavga etmekten nefret ediyordum.

"Bağırmayı kes, senin yüzünden korkuyor." Sirius da sinirleniyordu anlaşılan. Aman ne güzel. "Sana binerken korkmuş gözükmüyordu." Tanrım! Şimdi kavga edeceklerdi. Sirius sesini yükseltti. "Tamam Reg, ilişkimiz yüzünden sinirlisin. Haklısın da. Sadece düzüşmüyoruz. Olivia'ya aşığım. Böyle öğrenmemeliydin, ama öğrendin. Bağırarak ona zarar vermekten başka bir bok yapmıyorsun. O yüzden git ve uyu. Sabah sakin kafayla konuşalım."

Regulus gözlerini kırpıştırarak ona baktı. Sonra bana döndü. "Benim için yapıyorsun sanmıştım ama amaç Sirius'a binmekmiş." Sirius ne zaman ona yumruk attı, Regulus ne ara yere düştü? Hiç anlamamıştım.

Sirius hızla kolumu kavradı ve Gryffindor ortak salonuna doğru ilerledi. "Ama ben-" Beni susturdu. "Herkes seni tanıyor zaten, sorun olmaz."

Başımı salladım ve onu izledim. Ah, sinirliyken ne kadar seksi gözüktüğünü bir bilse.

Tek kaşını kaldırıp bana baktı. "Ne?" diye sordum. Suratımda bir şey mi vardı? Başını iki yana sallayıp bana sarıldı. Dolan gözleri boynumu ıslatıyordu. "Özür dilerim, hepsi benim suçum." dedi fısıltıyla. Saçlarını okşadım. Zavallım, bunca zamandır bunu mu düşünüyordu? "Sirius, hiçbir şey senin suçun değil. İkimiz- hatta üçümüz de suçluyuz. Her şey yoluna girecek."

Bundan asla emin değildim. Ama Sirius'un sakinleşmesi gerekiyordu. Gülümsedi, dudaklarımı öptü. "Sana aşığım Olivia, bildiğinden de fazla. Seni ne kadar sevdiğimi tanımlayamıyorum. Bu bazen beni korkutuyor, seni bu kadar sevmek." Sirius kriz anlarında kedi gibi oluyor. Not alındı.

"Ben de seni çok seviyorum, aşığım sana." Önce iki yanağımı sonra da dudağımı öptü ve beni Gryffindor ortak salonuna soktu.

"Doğru mu anladım şimdi? Regulus sizi gördü ve kafayı yedi?" Sirius James'i onayladı. "Büyük sıçmışsınız." dedi Dorcas. Sirius gözlerini devirdi ve bana iyice sokuldu. "Aşık olmak suç mu?" Gülümsedim ve saçlarıyla oynadım. "Ne yani? Ona saçlarınla oynamak yasak değil mi?" diye sordu Remus homurdanarak. "Kıskanmayın." Lily'nin dediğine güldüm. Bu akşam ilk defa gülmüştüm. "Ha şöyle! Somurtup duruyordun az önce!" dedi Marlene. Ağabeyiyle sevişirken en yakın arkadaşınız sizi basınca böyle oluyor.
     
Sirius'a iyice sokulup kokusunu içime çektim. Garipti ama kokusu beni yatıştırıyordu. Bir an için içinde bulunduğumuz durumu unutuyordum; Regulus'un ölüm yiyen olmasını, kavgamızı, ailemi ve savaşı. Güzel ve huzurlu bir an oluyordu ama sadece bir andı işte.

"Uyumak istersen yukarı çıkabilirsin. Kızların yatakhanesinde boş bir yatak var." Sesi şefkatli ve yorgundu. Tüm şu Regulus olayı onu yoruyordu.

"Seninle yatmayacak mı dostum?" diye sordu Peter. Kızlar gülüşürken Sirius gözlerini devirdi. "Tabii, sizin gibi sapıklar varken Livia bizimle kalacak." Peter gözlerini kocaman açtı. "Ya kardeşim, kızı dikizleyen Wood'du! Ben bakmadım!" Wood salonun diğer ucundan adeta kükredi. "Oraya gelirsem sana Veritaserum içiririm Pettigrew!" gülüşmeler artarken Peter somurttu. "Üzülme Pete. Biz seni dikizleyen gözlerinle de severiz." dedi Remus gülerek. Sirius boğazını temizledi. "Oh, tabi. Livia'yı dikizlersen Pati seni lanetler orası ayrı konu." Sirius tatmin olmuşçasına başını salladı. Sonra herkes yan yana oturarak bir daire oluşturdu ve oyun oynadık.

Gryffindor ortak salonu hep bu kadar sevgi dolu muydu? Normalde böyle mi oluyordu? Evler bu kadar huzurlu olmalı mıydı yoksa Slytherin mi anormal derecede soğuktu? Cevabı biliyordum tabiki. Slytherin çıkar ilişkisi içindeydi, Gryffindor'da ise insanlar birbirine gerçekten değer veriyordu. Slytherinler mezun olmayı sabırsızlıkla beklerken Gryffindor burada kalacakları süreyi uzatacak bir çözüm arıyordu. O an fark ettim. Üzerimde sembolik olarak Slytherin forması olsa da ben bir Gryffindor'dum. Binamız, kendimizi ait hissettiğimiz yer değil miydi? Ben kendimi buraya ait hissediyordum. Bina değiştirme gibi bir şey olsaydı yıllar önce Gryffindor'a geçerdim. Babam kalp krizi geçirir, annem beni lanetlerdi ama olsundu. Buna değerdi.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

James Potter beni delirtiyor

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

James Potter beni delirtiyor. Evans şanslı olduğunun farkında olursa iyi eder.

The Secret | Sirius BlackHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin