"Evleneceksiniz yani?" diye sordu Regulus gülerek. Sirius koca gülümsemesiyle başını salladı. Regulus hızla ağabeyine sarıldı. "Büyüdün be!" dedi gülmeye devam ederek. Sirius güldü ve kardeşine sarıldı.
"O kadar büyüdüğüme hala inanamıyorum!" dedi gülüşünün arasından. "Büyümedin ki!" diye karşılık verdi Regulus. Sonra dolabına ilerledi. Ve kasamsı bir bölmeyi açtı. "Hırsız oldun değil mi? Düğün param için borç vereceksin." Regulus gözlerini devirdi ve iki şişe ateş viskisini ağabeyine çevirdi. "Yuh ebesinin!" dedi Sirius kocaman açılmış gözleriyle.
Regulus omuz silkti. "Kardeşini fazla hafife alıyorsun." şişeleri masaya bıraktı ve Sirius'un sürünerek masaya ilerlemesini gülerek izledi.
"Aç hadi aç!" dedi Sirius adeta küçük bir çocuk gibi. Regulus şişeleri açıp bardaklara dökmeye yeltendi ki Sirius bir şişeyi direkt kafaya dikti. "Gerek yok ya bardağa falan."
"Peki nasıl teklif edeceksin?" diye sordu Regulus. Sirius düşünmeye başladı -bu iyi olduğu bi alan değildi- . En iyi teklif nasıl olurdu ki? Klasik bir şey yapmak istemiyordu. Sonra aklına -kendince- en dahiyane fikir geldi. "Biraz üzülecek başta. Teklifin etkisini büyütmek için." Regulus gözlerini kıstı. "Beni korkutuyorsun Black." Sirius omuz silkti. "Sensin Black. Ben Macmiller'ım."
İki kardeş geç saatlere kadar sohbet edip içki içtiler. Sirius'un yattığı yerde uyuyakalması ile gece son buldu. Regulus söylenerek ağabeyini odasına taşıdı ki bu fazla zor olmuştu. Sirius olduğundan daha hafif gözüküyordu.
...
"Her şey hazır mı?" diye sordu James sırıtarak. Sağdıç olacağı için ayrı dostları evleneceği için ayrı heyecanlıydı. "Hala evleneceğinize inanamıyorum!" dedi Remus gülümseyerek. "Evet oğlum! Kocaman adam olduk hatta Pati evleniyor. Pati lan Pati! Sen değil miydin evlenmek intihar etmektir diyen?" dedi Peter sırıtarak. "Uğruna ölürüm derken dalga geçiyorum sanıyordunuz."
Onlar gülerken James ortaya atladı. "Sana bir bekarlığa veda yapacağız." Remus göz devirdi. "Ne gerek var ağabey? Doya doya yaşamadı mı bekarlığını?" Sirius sırıttı. "Yaparsınız da sonunda evliliğe geçiş olmaz." dedi Peter. "Lilyler de Olivia'ya yaparsa bir şey olmaz." dedi James kıskanç Sirius'u hesaba katmadan. "Öyle bir şey hayatta olmaz." dedi Sirius. Erkek striptizcilerin Olivia'ya dans etme fikri midesini bulandırmaya yetiyordu. "O zaman senin partide yatar." dedi James. Olsundu. İstemiyordu işte müstakbel eşinin üzerinde erkeklerin gezmesini.
"İçeri giriyorum şimdi. Olivia da gelir birazdan. Siz de dağılın. Nişanlanınca Patronus yollarım." üç oğlan sırayla Sirius'a sarılıp şimdiden tebrik etti ve dağıldı. Sirius da Black Malikanesi'ne ilerledi.
"Kim o?"
"Ben geldim."Olivia Sirius'u öptü, ancak oğlan karşılık vermedi. "E şey gel yukarı çıkalım." kız başını salladı ve oğlanın peşinden ilerledi. Olivia'nın öpmediği zaman düşen yüzü Sirius'un kalbini acıtmıştı. Sonu iyi bitecek.
Olivia yatağa uzanınca Sirius aralarına belli bir boşluk bırakarak yanına yattı. "Ben yokken neler yaptın?" diye sordu Olivia. Sirius yüzünü ona çevirdi. "Hiç, aslında hiçbir şey değişmemişti. Sen naptın?" Olivia başını sallayıp tavana döndü. İçinden geçen 'Seni özledim ve seni bekledim.' demekti ama böyle bir cevaba ne diyebilirdi ki? "Aynı, yani evdeydim."
Sirius tavanı izlerken derin nefes aldı. Yaklaşık bir saattir kıza soğuk yapıyordu ve artık asıl olayın zamanı gelmişti.
"Olivia?" dedi oturuşunu dikleştirirken. Olivia kalbinin kırıldığını anlayabileceğiniz gözlerle ona baktı. "Neler oluyor Sirius?" diye sordu sessizce. Oğlanın elini tutmak için yeltendi ancak Sirius ellerini çekerek son darbeyi yaptı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Secret | Sirius Black
Fiksi Penggemar! Kitabın başlarındaki yazma stilim pek iyi değil, bölüm sayısı arttıkça gelişiyor. Oğlan dilini kızın boğazına geçirince genç kız uzaklaşmaya çalıştı. "Sirius... biz yapamayız. Beraber gözükmemeliyiz." genç adam kendini tutamıyordu. Kızın boynunu d...