! Kitabın başlarındaki yazma stilim pek iyi değil, bölüm sayısı arttıkça gelişiyor.
Oğlan dilini kızın boğazına geçirince genç kız uzaklaşmaya çalıştı. "Sirius... biz yapamayız. Beraber gözükmemeliyiz." genç adam kendini tutamıyordu. Kızın boynunu d...
Sirius kafasını kaldırır kaldırmaz suratı öfke ve kıskançlıkla kızardı. Lestrange kolunu Olivia'sının omzuna atmış ona gülümseyerek bir şeyler anlatıyordu. Evet Rabastan hep Olivia'ya yürürdü ama Olivia ona karşılık vermezdi. Şu an Sirius'un gördüğü Olivia ise halinden gayet memnundu. Sirius yumruklarını sıkınca omuzlarında iki el hissetti. Sağında James solunda Remus ona bakıyordu. "Sakın delice bir şey yapma Sirius." dedi Remus kesin bir tavırla. Sirius ayağa kalktı "Delice bir şey yapmayacağım." dedi ve onların yanına ilerledi. "Aha kıyamet kopacak." dedi James elini asasına atarken.
"Vay! Siz ne güzel olmuşsunuz böyle ikiniz!" dedi Sirius sesindeki imayı fazlasıyla belli ederek. Olivia hemen Rabastan'dan uzaklaştı. Sirius güldü ve kızı oğlana doğru çekti. "Ne ayrılıyorsunuz canım? Ne güzel konuşuyordunuz." Rabastan belirginleşen damarıyla oğlana baktı. "Evet güzel güzel konuşuyorduk, sonra sen geldin."
Sirius elini kalbine koyup takma bir surat takındı. "Kibarca siktir mi çekiyorsunuz yoksa bana?" Olivia birbirine yaklaşan oğlanların arasına girdi. "Çocuklaşmayın! Rab sen ortak salona in. Ben de gelirim birazdan." Oğlan kızın bileğini tuttu. "Sen de benimle geliyorsun." Sirius kızı arkasına çekti. "Eyvah!" dedi James, Remus'a. "Bekle bakalım." dedi Remus ve olanları izlemeye odaklandı. "Sana mı kaldı ona ne yapacağını söylemek amın evladı?"
Rabastan Sirius'a saldırır gibi olunca Olivia Sirius'un önüne geçti ve işaret parmağını Rabastan'a salladı. "Aklından bile geçirme Rabastan." Sirius sırıtırken Rabastan şaşkınca kıza baktı. "Onu mu savunuyorsun yani?" Olivia tek kaşını kaldırarak onu yanıtladı. "O benim erkek arkadaşım." Rabastan da aynı mimikle ona karşılık verdi. "Ben de senin erkek bir arkadaşınım."
Sirius öfkeyle ona baktı. Olivia sinirlendiğini fark ettiği için bir elini arkaya uzattı ve Sirius'un soğuk elini tuttu. Eli yanmaya başlamıştı Sirius'un. Kalbi yine hızlanıyordu. Sanki Olivia ile yeni yeni flört ediyorlarmış gibi tatlı bir heyecanı vardı. Bu heyecan Olivia'yı memnun ediyordu.
Kız hiçbir şey demeden oğlanı hızla çekti. Sirius o küçük bedenin bu kadar güçlü olmasına şaşırmayı uzun zaman önce bırakmıştı.
Olivia hala onu çekiştirirken Sirius artık baskın gelmek istiyordu. Hızlı bir hamleyle Olivia'yı duvarla arasına aldı, bir elini kaçmasını engellemek için yanına koydu. Diğerini de boynuna. Olivia gülümsedi ve kollarını onun boynuna doladı. "Vay be, Sirius Black amma da kıskançmış!" dedi gülerek. Sirius affedildiğini anlayınca kızın dudaklarına yapıştı. Olivia'nın dudaklarının tadını çok seviyordu. Vişne tadı. Normalde vişneyi pek sevmezdi ama konu Olivia'nın dudaklarıydı. Nefes nefese ayrıldıklarında ikisi de daha fazlasını istediklerini biliyordu.
...
"Agresif seks." dedi Sirius nefes nefese kendini Olivia'nın yanına atarken. Olivia "En iyisiydi." diye yanıtladı onu nefesini düzenlerken. "Tanrım daha çok agresifleşmeliyiz." Olivia güldü ama ona katılıyordu. İnsanların neden kavga sonrası seviştiklerini anlıyordu. "Çıkmamız lazım." dedi ve tshirtünü üzerine geçirdi. Sirius başını salladı ve hızla hazırlandılar.
"Tanrım! Sirius sus artık! Kimse kız arkadaşını nasıl becerdiğini merak etmiyor!" diye bağırdı Frank. "Hadi ama kıskanmayın." dedi Sirius sırıtarak. Ortak salonda oturuyorlardı. Sirius, James'e olanları anlatırken Remus ve Peter İksir çalışıyor, Frank ve Alice flört ediyor, diğerleri sohbet ediyordu. "Hadi Pati! Devamını anlat." dedi James sabırsız bir çocuk gibi. "Eh sonra onu-" ancak lafı yarıda kesildi. "Hey Sirius! Black seni bekliyor!" Sirius kaşlarını çattı. Yine hangi aptal akrabası onu çağırıyordu? Hızla kapıya ilerledi. Oh, Regulus.
"Reg? Sorun ne?" diye sordu endişeyle. Regulus korkuyla ona bakıyordu. "Bizi çağırdı Sirius. İlk saldırıları başlatacak. Ödüm kopuyor. Ayrılmak istiyorum. Onun sana karşı savaşacağını bile bile onun tarafında olmak istemiyorum." Sirius dehşetle ona baktı. "Ne?" diyebildi sadece. "Evet!" diye bağırdı Regulus. Sirius hızla kardeşine sarıldı ve sakinleşmesini bekledi. Yaklaşık birkaç dakika ardından Regulus biraz sakinleşmişti. "Şimdi adam akıllı anlat." Regulus derin bir nefes aldı. "Mektup geldi. Saldırılar başlayacakmış. Nerede, ne zaman yapılacağını haftaya olan toplantıda anlatacakmış. İstemiyorum Sirius. Masumlara zarar verecek. Araya kaynayan safkanlar da olacak." dedi tek bir nefeste. Sirius kaşlarını çatarak düşündü. "Tamam şöyle yapacağız. Sen bizim gözümüz, kulağımız olacaksın. Planlarını bize anlatacaksın. Biz durduracağız. Dumbledore yoldaşlık gibi bir şey toplayacağını söylüyordu. Hızlı olması gerekiyor. Her şey yoluna girecek Regulus." Ah, buna inanmaya başlaması gerekiyordu. ___________________________________ • Yavaş yavaş sıkıntılı dönemler başlıyor. • Kitabı mutlu son mu istersiniz mutsuz mu?
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
