6 | Fell in luv

4.1K 233 30
                                    

"Her seferinde kızı sinir etmeyi nasıl başarıyorsun?" "Nasıl yapıyorsun hiç anlamıyorum Pati." Sirus sweatinin iplerini çekti ve yüzünü kapadı. "İnanın bana ben de anlamıyorum." "Hey, buraya bakıyor. Aç şu kafanı!" Sirius mızmızlanarak kafasını açarken mavi gözler ile bakıştı. Kız gözlerini çekti ve yemeğini bitirip hızla kalktı. Oğlana yardım etmesi gerektiğini biliyordu ama şu an zamanı değildi.

"Beni asla affetmeyecek."

"Hadi ama Pati! Ona bir sürpriz yap, gönlünü al, ne hissediyorsan söyle." Sirius sinirle James'e baktı. "Bu o kadar kolay değil James. Ya beni reddederse?" Remus, James kahkaha atarken konuşmaya çalıştı. "Sen Sirius Black'sin kızlar seni reddetmez. Ayrıca sana karşı bir şeyler hissetmeseydi geçmişte onu kırmanı bu kadar kafaya takmazdı. Sirius omuzlarını silkti. Remus haklıymış gibi gözüküyordu.

Slughorn'un dersi. Olivia, Çapulcular sınıfa girince Regulus'un yanından hızla kalktı ve Sirius oturdu. Olivia Betty'nin yanına geçerken Regulus şaşkınca ona bakıyordu.

"Selam Reg." Regulus gözlerini devirdi.

"Merhaba Sirius."

"Ee, nasılsın?" Regulus ne yapmaya çalıştığını anlamıyordu.

"İyiyim sanırım? Sen?" Sirius zaferle sırıtıyordu.

"Harikayım." Regulus başını salladı ve içeri giren Slughorn'a odaklandı.

"Bugün Amortentia yapacağız. Ne olduğunu bilen var mı?" Remus, Snape ve Lily ellerini kaldırdı. "Bayan Evans?" Kızıl saçlı kız boğazını temizledi ve konuştu. "Var olan en güçlü aşk iksiridir.Kokusu kişiden kişiye değişir. Kişinin karşı koyamadığı şeyler gibi kokar."

"Teşekkürler. Gryffindor'a 10 puan."

"Bayan Macmiller'ın yoğun isteği üzerine herkes sıra arkadaşıyla eşlenecek. Bugün böyle bir değişiklik yapacağız. Malzemeler kitabınızın 49. sayfasında yazıyor. Herkes bitirdikten sonra sırayla koklayıp yorum yapacaksınız."

Regulus ağabeyine baktı. Kitabı karıştırıyor, malzemeleri arıyordu. Ona yardım etmesi gerektiğinin farkındaydı. Edecekti de. "Yanlış yöne karıştırıyorsun Sirius." dedi gülmemeye çalışarak. Onu güldüren şey Sirius'un ciddi suratıydı. İnce işlerle ilgilenirken hep ciddi bir ifade takınırdı.

"Saat yönünün tersine değil mi?" "Hayır aptal, saat yönünde çevirmelisin." Sirius böbürlenerek çevirmeye devam ederken Slughorn gelip oğlanları tebrik etti. "Vay canına Black kardeşler yeniden beraber. Harika gidiyorsunuz çocuklar." Sirius gülümsemesine engel olamadan konuştu. "Teşekkürler profesör."

"Sakin olun! İzdihama gerek yok. Herkes koklayacak. Sıradan başlayalım. Potter?" James hızla Amortentia'nın başına geçti ve kokladı. "Quidditch sahası, Kaymak birası ve Lily çiçeğim." Lily kızarırken birkaç kahkaha duyuldu.

"Sen gel Lupin." Remus ürkekçe öne çıktı. "Kitap, parşömen ve çikolata."

"Zaten Remus'un canlı bir şeyin kokusunu almasını beklemek aptallıktı." dedi Sirius.

"Çok konuşma Black, gel bakalım sen ne koklayacaksın?" dedi Slughorn gülümseyerek.

Sirius az çok biliyordu ne kokusu alacağını. Koklamadan önce gözleri Olivia'ya kaydı. Kız da ona bakıyordu. Yutkundu ve kokladı. "Quidditch sahası, Ateş viskisi ve birinin kokusu." sınıfta fısıldaşmalar yükselirken Olivia hiçbir şey duymuyordu. Göz bile kırpamıyordu. Oğlana odaklanmıştı.

"Bence Macmiller da koklamak ister." dedi Sirius sırıtarak. Olivia gözlerini devirdi ve ilerledi.

Aldığı kokuyla yanaklarının kızardığını hissetti. Tanrı aşkına! Sirius'un burada ne işi vardı? Bu çocuk her yerden çıkmak zorunda mıydı? "Kitap, elmalı tart ve ım- bu bana kalsın." Sirius şaşkınlıkla gülümsüyordu.

...

"Moralinin neden bozuk olduğunu söyleyecek misin yoksa sana Veritaserum mu içirmeliyim?" Olivia güldü ve Regulus'un saçlarını karıştırdı. "Moralimin bozuk olduğu nereden çıktı?" dedi, sorgular bir ses tonuyla. Duygularını göstermeyi pek sevmezdi.

"Beni kandıramazsın Livia. Ben senin ciğerini bilirim." Kız oğlanın gövdesine sokuldu ve derin bir nefes aldı. "Birinden hoşlandığını nasıl anlarsın?" Regulus'un gözleri kocaman oldu. "Minik Livia'm aşık mı oluyor?" Olivia gözlerini devirdi ve sorunun cevabını beklercesine oğlana baktı.

"Şöyle, her zaman onla olmak istersin, her hareketine hayran olursun, gözlerinde kaybolursun, kokusu sarhoş eder. Ve sana ne yaparsa yapsın ondan uzak duramazsın."

Kız gözlerini kocaman açtı. "Sen yanmışsın." dedi Regulus ve kızın alnını öptü.

"Kim olduğunu sormuyorum çünkü zamanı gelince sen söylersin." Olivia gülümsedi ve bir bahane bulup Astronomi Kulesine çıktı. Regulus'un bu durumdan şüphelendiği konusunda hiçbir fikri yoktu.

Kendi başına oturup Regulus'un dediklerini düşünürken arkadan bir ses yükseldi. "Seni burada bulabileceğimi biliyordum." Sirius.

Olivia derin bir nefes aldı ve yanına oturan oğlana baktı. Halsiz gözüküyordu. Saçları dağılmıştı ve toparlamak için uğraşmıyordu bile.

"İyi misin?"

Sirius gülümsedi ve kızın üzerindekine baktı. Gülümsemesi genişliyordu.

"Benim sweatimi giyiyorsun."

"Çıkarabilirim." oğlan telaşla ellerini hareket ettirdi. "Hayır, yani demek istediğim bu değildi." Olivia her ne kadar ona sinirli olsa da bu haline gülmüştü. Sirius da ona eşlik etti.

"Özür dilerim." Kız gülmeyi bıraktı ve oğlana baktı. "Sadece bekle. Harika bir şeyle geleceğim." dedi gülümseyerek.

"Bekliyor olacağım."

The Secret | Sirius BlackHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin