"Yanlışa Yüreyen Travma"

580 17 0
                                    







Multimedya müziği eşliğinde okumanızı tavsiye ederim...





"Merak öğrenme mumunun fitilidir."

"W. Arthur Ward"

Üniversiteden döndükten sonra biraz kafamı dağıtmak için ders çalışmaya karar vermiştim. Duş aldıktan sonra giyinme odasına geçtim. Buzlar kralı en azından zevk sahibi bir adamdı. Sevdiğim renklerden oluşan özel tasarım ve lüks markalara ait kıyafetlerle doluydu. İç çamaşırlarının bulunduğu çekmeceyi açtım. Beyaz iç dantelli iç çamaşırı takımı aldım. Bornozumu çıkarıp giyindim. Buz mavisi fitilli uzun kollu kısa bir elbise giydim. Nemli saçlarımı tarayıp sıkıca ördüm. Beyaz terlikleri giyip giyinme odasından çıktım. Yatağımın üzerinden not nefretimi ve kalemimi aldım. Odadan çıktım. Bütün koridordaki odaları tek tek kontrol ettim. Bazı kapılar kilitliydi. Bu nasıl bir evdi ya? Bir üst katın merdivenlerini çıktıktan sonra ilgimi beyaz altın sarısı detayları olan kapı çekmişti. Kameralara aldırmadan oraya doğru ilerledim. Kapı kilitliydi. Ama evin tarihi bir dokusu vardı. Kapıların kilit sistemi de oldukça eskiydi. Kalemle biraz zorlamayı denedim. Uzun bir uğraştan sonra kapı nihayet açılmıştı. Önce içeriye göz attım. Beyaz rengin hakim olduğu bir kütüphaneydi. İçeriye girdikten sonra etrafa bakınmaya başladım. Duvarlarda bir çok tablo bulunuyordu. Kitapçıktaki kitapların bazıları ilk baskıydı. Burada bir servet yatıyordu? Bu adamın böyle özel bir koleksiyonu olacağına söyleseler inanmazdım.

Fyodor Dostoyevski'nin ilk baskı kitapları vardı. Suç ve Ceza kitabını incelemek için aldım. O sırada girinti ilgimi çekmişti. Oraya elimi uzatıp ittirdiğimde sağ taraftaki raf öne doğru açıldı. Korkuyla çığlık attım. Kitaplık rafı aslında gizli bir geçite açılan bir kapıydı. Açılan kapı nereye gidiyordu?

İçeriye girdiğimde her yer fazlasıyla karanlıktı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İçeriye girdiğimde her yer fazlasıyla karanlıktı. Adım attıktan sonra ışıklar yanmaya başladı. Karanlıktan korkuyordum. Kitaba sıkıca sarılıp garip alanda yürümeye başladım. Bir çok demir kapıyla karşılaşmıştım. Kapılardan birine dokunduğum anda her yerde garip bir alarm çalmaya başladı. Geçidin kapısına doğru koşsam da kapı aniden kapanmıştı. Işıklar sönmüştü. Kapıyı yumruklayıp yardım istemeye başladım.

"Kimse yok mu? Lütfen bana yardım edin!"

Boğazım yırtılırcasına tüm gücümle çığlık attım. Ama kimse yoktu. Ağlamaya başlamıştım. Tıkırtı sesleri beni daha çok korkutuyordu. Çığlık çığlığa ağlamaya başladım. Kapıya vurmaya devam ettim. Ama bağırmaktan artık sesim kısılmıştı. Yere dizlerimin üzerine çöktüm. Gözlerimi kapattım, bildiğim şarkıları söylemeye başladım.

Kapının açılma sesini duysam bile gözlerimi açamıyordum. Sıcak bir dokunuşla yavaşça gözlerimi açtım. O gelmişti, buradaydı. Beni dikkatlice kucağına aldı. Başımı onun göğsüne yasladım. Kitabı ellerimin arasından bırakamıyordum. Kütüphaneden çıkıp merdivenlerden inmeye başladı. Odama girdikten sonra ayağıyla kapıyı kapattı. Yatağa ilerledi, beni yatağa yatırdı. Ayakkabılarını çıkarıp yanıma uzandı. Ona doğru dönüp göğsüne sıkıca sokuldum. Bana sıkıca sarıldı. Güvende olduğumu hissettiren sesiyle fısıldadı.

"Korkma geçti. Ben yanındayım."

Ellerimin arasındaki kitabı aldı. Onu şifonyerin üzerine bıraktı. Ona sıkıca sarıldım. Çocukluğumdan beri hep karanlıktan korkmuştum. Kısılan sesimle konuşmaya başladım.

"Özür dilerim Marsilya. Ben sadece derslerim için bir bilgisayar arıyordum. Sonra..."

Elleriyle yüzümü kavradı, alnını alnıma yasladı. Ellerimi göğsüne koydum. Bacaklarımı bacaklarının arasına aldı. Bir yandan kabullenmeye çalışırken diğer yanım onu reddetmek için yoğun bir çaba harcıyordu.

"Ştt! Sakin ol. Hiçbir şey senden önemli değil. Ben yanındayım. Seni karanlıkta asla bırakmam gün ışığım!"

Ellerimle onun yüzünü kavradım.
Bazı savaşları asla kazanamazdınız, her çaresizlik ve korku, bazı mecburiyetler doğururdu. Her mecburiyet yanlışa yürüyen bir travma gibiydi.




Yorum yapmayı unutmayın...

Marsilya; Canavarın KalbiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin