MAVİME PEMBE KATTIM (Tamamlandı)

Bölüm 22

Bölüm 22:

Bu gece Nurten ve Tevfik'in evi tanıdık bir kalabalığa hizmet ediyordu. Uzun yıllardır dost olan iki aile bu defa hayırlı bir iş için toplanmışlardı. Biraz şaşkınlık vardı ama evlatlarının mutluluğu söz konusu olunca şaşkınlık da tatlı geldi. Gerginlikten ziyade hoş bir neşe vardı evin içinde. Babalar uzun zamandır sohbet edemedikleri için baş başa vermiş spordan siyasete geniş bir konu yelpazesi içinde savruluyorlardı. Anneler dedikodu arası yeni başlayan diziler hakkında konuşuyordu. Hayal ve Sahra oturmadan hizmet ediyorlardı. Arya ve Can yerde oturmuş oyuncaklar dünyasına dalmıştı. Doruk, amcası ile derin bir sohbetin içindeydi. Yani evin içinde isteme hariç her konu konuşuluyordu. Volkan yanında oturan Akın'a eğilip kulağına fısıldadı.

"Sence de bir gariplik yok mu?"

"Evet... Sence bu gece Sahra'yı isterler mi yoksa bugün özlem giderdik sonra geliriz mi derler"

"Sana dedim insanların teri soğusun diye"

Babaanne ikisinin fısıldaşmasını görüp aralarına oturdu. Ellerini göbeğinde birleştirip sevgi ile baktı. Akın tam Volkan'dan sekip yaşlı kadına toslamıştı. Bu ailede çok sevildiğini biliyordu ama sessizliği yüzünden çokça da uğraşıldığının farkındaydı. Volkan'ın babaanne toprağından olduğu da bir gerçekti. Yaşına bakıp aldanmamak gerekiyordu. Her konuya hâkimdi ve aklı hala gayet yerindeydi. Volkan, babaannesinin kolunu dürtüp "Sor bakalım kabak oyacağını almış mı?" dedi. Kadın hemen başını Akın'a çevirdi.

"Kabak oyacağı aldın mı oğlum?"

"Onu ne olduğunu bile bilmiyorum babaanne"

"Aa... Bak şimdi kalınca bir kabak alıyorsun. Güzelce yıkayıp üzerindeki yapışkan ve tüylü kısmı temizliyorsun sonra başını kıçını kesiyorsun. Oyacağın sivri ucunu kabağın ortasına batırıp patlatmadan dikkatlice çevirip içini oyuyorsun. Ha içini atma mücver yaparsın. Sonra hazırladığın dolma içi ile dolduruyorsun. Dolma içi yapmayı biliyorsun dimi çocuğum?"

Akın uzaylı görmüş gibi kadına bakarken anlattığını anlamaya çalışıyordu. Zaten aklı kendini terk etmek üzere iken kabağın konu olması da neydi?

"Babaanne biz ne konuşuyoruz?"

Volkan ve yaşlı kadın aynı anda kahkahayı patlattı. Akın'ı daha fazla zorlamak istemeyen kadın yanağını okşadı. Can ortada dönmeye başlamıştı. Bir sıkıntısı olduğu hareketlerin belli olmuştu ki ortama yayılan koku ile tüm gözler Akın'a döndü. Akın oğlunu kucakladığı gibi yüzünü buruşturarak "Altını değiştireyim" dedi. Sahra'da yardıma gönüllü olarak odasına götürdü. Bir yandan Can'ın altını değiştiriyorlar bir yandan da konuşmaya başlamışlardı.

"Sahra, babam ne zaman isteyecek?"

"Bilmiyorum Akın. Ben hayatımda hiç böyle isteme duymadım, görmedim. Sanki gece oturmasına gelmişsiniz gibi"

"Aşkım ben çok gerildim"

"Sen mi ben mi?"

"Hadi çıkalım da babama işaret edeyim. Futbol bitti siyaset başladı. Bu gece bitmez"

Sahra başıyla onaylayıp Can'ı kucağına aldı ve salona geçtiler. Neyse ki onların ardından ortam değişmişti. Nurten Hanım "Kızım hadi kahvelerimizi yap" deyince derin bir oh çekti. Hayal hemen peşinden gitti. Bu gece hiç oturmamıştı.

"Hayal..."

"Dur ben yapayım. Şimdi köpüğü falan kaçar abilerinin çenesi durmaz"

"Şu saate kadar durdular biraz daha dayansınlar"