Jungkook's POV
Minji öğle yemeğinden sonra uyuya kaldığında Jimin'i evine bırakmayı teklif ettim. Jimin kabul etmekte biraz isteksizdi ama Namjoon, Minji'yi evlerine geri götürürken yalnız yürümenin tehlikeli olabileceğini söyleyerek onu ikna etmeyi başardı.
Artı, Seokjin hyung bu fikir konusunda yeterince destekleyiciydi ve hatta Minji'nin arabaya düzgün bir şekilde oturbilmesi için, bize ikizlerden birinin çocuk koltuğunu bile ödünç verdi. İşte buradaydık, arabada ve ben son derece dikkatli bir şekilde sürüyordum.
Yolculuğun daha uzun süreceğini umuyordum ama evlerinin yakın olduğunuda biliyordum. Ve zaten sadece beş dakikalık bir sürüşün ardından, araba çoktan apartmanın bodrum katındaki park alanına park edilmişti.
"Minji'yi kapıya kadar taşımana yardım edeceğim, tamam mı?" Emniyet kemerini çözen Jimin'e yandan baktım.
"Tamam" Jimin izin verir vermez hızla arka kapıyı açmaya gittim ve uyuyan Minji'yi dikkatlice kollarıma aldım.
Jimin sessizliği bozmaya karar verene kadar tek kelime etmeden asansöre yürüdük.
"Uhm, akşam yemeği hakkında" diye çekinerek söze başladığında yüzüne düzgün bir şekilde bakmak için ona döndüm.
"Evet?" asansör geldi ve Jimin bulundukları katın düğmesine basarken ikimiz de asansöre bindik.
"Minji ve ben ne giymeliyiz?" Jimin, asansör hareket etmeye başladığında konuşmaya devam etti.
"Rahat giyinin lütfen. Eğer istemiyorsan, lüks bir yerde ayırtmayacağım?" Küçük erkeğe fikrini almak için sordum.
"Senin için sorun olmazsa bu harika olur?" hemen kabul etti ama, yine de
fikrimi tekrar sordu."Tabii ki, senin ya da Minji'nin yemek isteyeceği bir şey var mı?"
"Pek değil, Minji temelde her şeyi yiyor, daha önce de gördüğün gibi" Jimin melodik bir şekilde kıkırdadı, küçük kızın ne kadar yemek yediğini hatırlayarak gülümsedim.
Kata geldiğimizde onu yakından takip etmeden önce Jimin'in asansörden çıkmasına izin verdim. Daha önce Jimin'in vücuduna bakan, o çocuğun olduğu eve bakarken, bugün kapısının kapalı olmasına sevindim. Bu apartmanda kimseyle olay çıkarmak istemiyordum ama o çocuk bunu istiyordu.
"Tamam, en çok neyi sevdiğime göre seçim yapacağım. Umarım ikiniz de beğenirsiniz." Evin önünde durduk ve kollarımdaki uyuyan güzeli izlerken Jimin'in kapıyı açmasını bekledim.
Sadece çok güzel görünüyordu. Minji hala göğsümde uyurken sevimli parmaklarıyla oynadığımda, ne kadar küçük olduklarına hayran kalarak avucuna düşüncesizce yumuşak bir öpücük bıraktım.
"Jungkook?" Jimin'in bana seslenmesi ne yaptığımı anlamamı sağladı ve bebeğin babasına bakarken gözlerim büyüdü.
"Özür dilerim. Kötü bir şey yapmak istemedim, sadece parmakları çok tatlıydı ve-" Saçmalamalarım ancak Jimin'in güldüğünü duyduğumda son buldu.
"Sorun değil. Ben de senin yaptığını yapıyorum. Hatta elini ısırdığım için onu ağlattım bile. Ben de her zaman sevimliliği karşısında şaşkına dönüyorum" diya hala gülümserken konuştu ve onun beni çocukları seven bir sapık olarak düşünmediğini görünce rahatlayarak derin bir nefes verdim.
Jimin kızını elimden aldığında bir adım daha yaklaştım ve bu kadar yakın bir mesafeden küçük kızı nasıl uyuttuğunu görünce kalbim daha hızlı çarptı. Minji, Jimin'in kollarında rahatça dinlenirken omega sadece bana bakıyordu.
"İkinizi de buradan alacağım...yedide?" Yavaşça sordum, etrafımızdaki sakin atmosferi bozmak istemiyordum. Ellerim Minji'nin saçlarını usulca okşarken, yavaşça dönüp babasına baktım.
"Tabii, bizi eve bıraktığın için teşekkür ederim," diyerek zarif bir şekilde gözlerini kırptı -kulağa ne kadar saçma geldiğini biliyorum ama evet, Jimin gözlerini zarifçe kırpabiliyor- ve neredeyse omegayı öpmek istedim.
Ama devam etmenin iyi bir fikir olmadığını biliyordum, bu yüzden bir adım geriledim ve güzel erkekle düzgün bir şekilde vedalaştıktan sonra yürüyerek uzaklaştım.
-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fated ✓ | Jikook
Novela JuvenilJimin kimseye bağlanmadan sadece çocuğu ile ilgilenmek isteyen bekar bir omegadır. Ama tabi ki, Jungkook ortaya çıkana kadar [Omegaverse] - Thanks for letting! All rights belong to the original author: @mybiasisjimin 150221