Başlangıç

53.7K 1.4K 409
                                    

Okuma saatlerinizi yazmayı unutmayın.

Güzel bir kurgu olduğunu düşünüyorum. Umarım yanılmam.

Keyifli Okumalar!!!

●●●

Bir çocuk ne kadar korkutabilir ki seni? onu hastaneye kapatacak kadar.

O kadar korktular benden. Sakladılar, bağladılar, susturdular. Sekiz yıl sonra dışarıya çıkmak, hastane bahçesinden farklı toprak kokusu, bir başka gelen yağmur sesi; güzeldi.

Tek kusur ne diyorsanız, yan koltukta oturan ve korkudan ödü bokuna karışan kişilik bozukluğu bir arkadaştı. "Bak tekrar tekrar söylemekten bıktım, yol yakından geri dönelim hastaneye!" artık sinir olmayı bir rafa kaldırıp, zorda olsa gülmeyi tercih ettim. "Ay birde gülüyor! gülüyor!"

"Ne var yavrum gülmekte? hem sen değil miydin 'DÜNYAYA BİR KERE GELDİK, KAÇALIM BU HASTANEDEN' diye söylenen?" her konuştuğumda boğazıma ağrılar giriyordu. Bugün o iğrenç hapları yutmuş gibi yapsamda en ağır olanını yanlışlıkla yutmuştum. Yüzümü ekşittim. "Ne oldu? başın falan ağrıyorsa arabayı durdur eyvahlar olsun! hıhıhı, tanrım ölmek için henüz gencimm..."

La havle...

Kırmızı ışıkta durduğumuzda Lavinya'nın sesi soluğu kesilmişti.

İkinci kişiliği gelmiş olmasın? Sonunda.

"Lavinya?" Kafamı sağ tarafa çevirip baktığımda az önceki halinden eser kalmamıştı. "Lavinya değil, Lavin." Sert ve naif arasında gidip gelen sesinden Lavinya'nın gittiğini anlamıştım. Elini siyah saçlarına daldırıp dudaklarını yaladığında, "Başını ağrıttı değil mi?" diye sordu. Başımı ağrıttığı yoktu. Lavinya'yı en başından beri kabul etmiştim. Fakat Lavin ikinci kişiliğini hiç bir zaman sevemedi. Yeşil ışık yandığında gaza bastım. "Lavinya hakkında ne düşündüğümü biliyorsun."

Biraz hızlandığımda direksiyonu sıkmaktan parmaklarımın beyazlaştığını fark ettim. Hastaneden kaçma amacımı asla unutmayacağımı biliyordum ama yinede bunu defalarca kendime hatırlatmaktan sıkılmıyordum. En yakın arkadaşımın ihanetini öğreneli üç saat olmuştu. Ve yarım saattir yoldaydım. Her aklıma geldiğinde istemsizce dişlerimi sıkıyordum.

Onunla yüzleşince nefes krizi geçireceksin biliyorsun değil mi? Hastaneye döndüğünde kaçtığın için şokla yahut bir hafta oda hapsi ile cezalandırılacaksın bunu da biliyorsun.

Biliyorsun, değil mi?

"Anna gerçek hayata döner misin!" duyduğum yüksek sesle irkildiğimde gözlerim sonuna kadar açıldı. Eski halime geldiğimde Lavin, "Orada sinirlerine hakim olmadığın takdirde devreye girmek zorunda kalacağım biliyorsun değil mi?"

Bu kelime... Canımı sıkmaya başlıyordu. Biliyordum. Sakin kalmam lazım. Sakin olmam lazım. Sakinleşmem lazım. Yanlış. Şu anda kafamın oyalanması lazımdı. "Uzun bir süre biliyorsun kelimesini kullanma."  Apartman sitelerinin olduğu yoldan geçerken kadrajıma giren tek katlı evi görünce kaldırım kısmında arabayı durdurdum.

Elimi kapıya attığım gibi cesedin soğukluğuna sahip bir el kolumu sertçe tuttu. "Hayır! bana bak, gözlerime bak!" Kafamı çevirip Lavin'in mavi gözlerine baktım. "Şu anda hiç iyi değilsin, Şiddete meyillisin. Çocukluğunun saniyesini bile birlikte geçirdiğin sürtük sana hayatının hatasını yaptı evet." Yağmur şiddetleniyordu ve ben ilacın etkisiyle üşümeye başlıyordum. O devran bir hareketle kafasını önüne çevirdiğinde konuşmaya devam etti. "Şu anda söylenecek en aptal cümleyi söyleyeceğim ama,"

Ama?

"Sakin olmak zorundasın?" Şu anda ne yapacağımı bilemediğim için onun sözlerine itimat etmek zorundaydım.

Hayır,

Hayır,

Hayır,

Dokuz senelik arkadaşım bile bana ihanet ettiyse artık kimseye güvenmemeliydim. Kolumu çekip arabadan indim. Rüzgar tenime işlerken yağmur sadece benim üzerime yağıyor gibiydi. Kafamı semaya kaldırdım. Derin bir nefesi daha ciğerlerime misafir ettim. Bunu bana nasıl yapabilirdi? Bu nasıl bir cahil cesaretiydi? İnanamıyordum. Ve gayet iyi biliyordum ki birazdan geçecek dakikalar normal olmayacaktı.

Sinir küpüne dönen gözlerimi gökyüzünden çekip, eve baktım.

🌿

Kitapta geçen şehir ve kasabalar hayal ürünüdür. Midyat şehri Türkiye de olduğu gibi kitapta bir ilçe değildir. Hayal ürünü bir şehir ve bambaşka bir diyardır.

İç konuşmalar bir kaç bölüme kadar fazlalığını yitirecekdir. Şu an hastanede olduklarından dolayı diyaloglar az. İlerleyen bölümlere kadar varmak sabır gerektirse de sıkıcı ve sıradan olmayacağından emin olun ♡

Oy vermeyi unutmayın!

insta: mathilmatt

Twitter: _ceydadirlik

HOŞÇAKALIN!!!

GÖKYÜZÜ KADAR YAKIN | TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin