B Ö L Ü M : 27

272 12 0
                                    

Merhabaa can içimlerimm.

Aşağıdaki yıldızlarıı boşş bırakmayalım.

Keyiflii okumalarr 💕

*

B Ö L Ü M : BOMBA

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

B Ö L Ü M : BOMBA

Telaffuz ettiği kelimeler şefkatle kalbimi okşamış, nefeslerime hoş bir heyecan katmıştı. Yine ne anlamda söylediğini bilmediğim, cümle eklenmişti zihnimin karanlığına. Bunları niye yaptığını, beni neyi olarak gördüğünü sormak istiyordum. Dudaklarımın üzerine kilit vurulmuş gibiydi. Yaptığım tek şey, aldığı her nefeste ona tekrardan vurulmaktı. Alnıma yasladığı alnını yavaşça çekti ve uzaklaştı. Bir şeyler söylemek için dudaklarımı araladım.

"Niye öptün?" Uzun kıvrımlı kirpiklerini kırpıştırarak, kıstığı gözlerini yüzüme sabitledi.

"Sen niye öptün?" Dedi pürüzlü bir sesle.

'Çünkü seni seviyorum.' Diye bağırmak istedim.

Duysun istedim kalp atışlarımı. Hissetsin istedim onu ne kadar sevdiğimi. Cevap verecekken telefonuma gelen mesaj sesi ile bakışlarımı ondan ayırdım. Cebimden telefonu çıkarıp ekrana baktım. Teyzemden gelmişti. Mesaja girdiğimde büyük bir öfke sardı bedenimi. Bir fotoğraf atılmıştı. Teyzem sandalyeye bağlanmıştı. Ağzının üzerinde bant vardı. Telefonu avucumun içinde hırsla sıktım. Tekrardan mesaj gelmişti.

Teyzene veda etmek istersin diye düşündüm.

Harelerim attığı konuma ilişti. Bu her kimse, teyzem elindeydi ve ben karşı tarafın nasıl biri olduğunu bilmiyordum. Öfkeme hakim olmayı denedim. Telefonun ekranı kendiliğinden kapandığında, birkaç saniye siyah ekrana baktım. Kafamı kaldırıp ona baktım. Ne olduğunu anlamaya çalışıyor gibiydi. Kaşları çatılmış, kıstığı gözleri içimi okumak ister gibi dikkatle bakıyordu. "Benim gitmem lazım." Diye mırıldandım yutkunarak.

Yanından geçmek için hareketlendiğimde, parmakları bileğime dolandı. Teni sıcacıktı. Kafamı omzumun üzerinden çevirdim.

"Bu saatte tek gideceğini düşünmedin umarım." Bir şey dememe izin vermeden çekiştirmeye başladı. Hemen bir arka sokakta duran arabasının yanına geldiğimizde bileğimi bıraktı.

"Ben giderim. Gerek yok bırakmana." Dediğim şeye kaşlarını çattı.

"Boş boş konuşma. Bin arabaya." Şu an daha fazla onunla uğraşacak vaktim yoktu.

Kapıyı açıp koltuğa yerleştim. Ön taraftan dolanıp kendi tarafına bindi. Üşüyen bedenim yavaş yavaş kendine geliyordu sanki. Motoru çalıştırdığında gaza bastı ve gecenin sessizliğine iz bıraktı. İçimde her saniye büyüyen bir endişe geziniyordu. Hala kimin böyle bir şey yapabileceğini aklım almıyordu. Üzerimde gezinen bakışlarını hissettiğimde kafamı usulca ona çevirdim.

İZBE RUHLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin