Merhabaa can içimlerimm.
Aşağıdaki yıldızlarıı boşş bırakmayalım.
Keyiflii okumalarr 💕
*
B Ö L Ü M : KATİL
Bazı kelimeler vardır ya, dilin ucuna gelince zehri iyice içine işler. Telaffuz ettiğim her kelime kalbime doğru yol aldı ve defalarca saplandı. Gözlerinden geçen afallama ile birlikte bakışlarına durgunluk çöktü. Dudaklarını bir kaç kere aralıyor, daha sonra ise susup birbirine bastırıyordu. "Ne?" Dedi en sonunda konuşabildiğinde. "Nasıl oldu bu?" Sesi titremişti. Gözlerimi kucağımda birleştirdiğim ellerime indirdim.
"İşin içinden çıkmak istedikçe, daha da derine batıyorum." Diye konuştum hızla. Ardından devam ettim. "Bir bellek vardı ve biri öldürülüyordu. O ana şahitlik ettim." Kaşları derinden çatıldı. Oturduğu bankta dikeldi.
"Ben anlamıyorum Lavinya. Bana her şeyi en baştan anlat ki, çözümünü beraber bulalım." Derin bir nefes aldım.
"O gün Reha ile karşılaştık. Birisin kafasına silah dayamıştı. Arya, onda o tetiği çekecek cesaret vardı. Çünkü kaybedeceği bir şey yok. Elindeki silaha vurarak fırlattım. Adam kaçtı."
Sesimin titremesine engel olamazken, gözlerinin içine bakarak devam ettim. "Ben öyle zannettim. Evde bir kutu vardı. İçinde ise fotoğraf. Fotoğrafta o adam vardı. Kafası kesilmişti." Ellerini hızla dudaklarının üzerine kapadı. Gözleri büyümüştü. "Reha'yı suçladım. Onun yanına gittim. O da bugün kantinde elime bir bellek vardı. O bellekte o adamın öldürülüşüne şahit oldum. Reha değildi." Sustu. Başını ellerinin arasına aldığında bir kaç saniye öyle kaldı.
Kaşları çatılmış, canı sıkkın olduğu zamanlarda hep yaptığı gibi, gözleri kısılmıştı.
"Ben artık senin için korkuyorum Lavinya. Bu şeylerin ortasında kalacaksın diye." Sırtını geriye doğru yasladı.
Sigara paketinden çıkarmış olduğu yeni dalı, dolgun dudaklarının arasına yerleştirerek yaktı. Bir ayağını gergince yere vuruyordu. Zehri ciğerlerine hapsetti.
"Geride duracaksın. Senin için o görüntüleri görmek ne kadar zor tahmin edebiliyorum. Ama eğer bu işin peşine düşersen zarar görürsün. Bu insanların şakası yok. Elleri uzun görmüyor musun? Senin polis diye sığındığın insanı bile ezer geçerler."
Parmaklarımı şakaklarıma bastırıp ovaladım.
Lanet olsun ki, haklıydı.
"Bir şey yapmayacağız şu an." Diye tamamladı cümlesini. Ağzındaki dumanı havaya üfledi. Dudaklarımı aralayıp bir şey söyleyecekken hızla böldü. "Bana anlatmadığın ne varsa, şimdi anlatıyorsun. Her şeyin üstesinden beraber geleceğiz. Öyle tek başına itmek yok üstündeki yükleri. Beraber iteceğiz." Dudaklarımda içten bir gülümseme yer edindi.
Burnumu çekip eline doğru uzandım ve sıktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İZBE RUHLAR
Teen FictionHer şeyden kaçıyordu oysa ki, Aklında dönüp duran kirli anılardan, cevabını bulamadığı sorulardan ve geçmişinden. İçindeki fırtınada savrulup duruyordu, yaprak gibi. O bir çiçek kadar güzel, ölüm kadar tehlikeliydi.