29.Bölüm

276 27 3
                                    

Merhabalar ve iyi okumalar. Lütfen bölümleri oylamayı ve yorum yapmayı unutmayalım.

-----

-----

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Siyah balıkçı yaka kalın kazağımı altına, siyah pantolonumu giymiştim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Siyah balıkçı yaka kalın kazağımı altına, siyah pantolonumu giymiştim. Siyah saçlarımı da güzelce düzleştirip, yüzüme hafif makyaj yaparak bütün hazırlığımı tamamlamıştım.

Bugün her güne tezat daha şık, daha dikkat çekici olmak istiyordum. Belki de Gölge'nin benden gözlerini alamamasını istiyordum. Saatime baktım. Bana söylediğine göre gelmesine daha on dakika vardu. Paltomu üzerime giyip, yatağın üzerine oturarak beklemeye koyuldum.

Heyecandan kalbim gibi hiç durmaksızın çarpıyordu. İlk defa bir konsere gitmiyordum fakat bu heyecan ilk defa oluyordu. Onu karşımda görmeyi geçtim, düşündüğümde bile kalbim hep böyle deli gibi çarpmaya ve beni havanın soğukluğuna rağmen sıcak basmaya devam ederse benim için ilerisi fazla iç açıcı görünmüyordu.

Elimi dudağıma götürüp dokundum, acaba hala dudaklarının izi kalmış mıydı? Gözlerim karşıdaki aynadaki kendi yüzüme kaydı. Ahmak gibi dudağıma dokunup, manasızca gülümsüyordum. Hemen kendi toparlayıp duruşumu dikleştirdim.

"Kendine gel kızım!" diye sinirle aynadaki kendime çattım. Bakışlarımı penceremin önündeki Krizantem çiçeklerime kaydı. "Bana ne yaptığını görüyor musunuz? Dengem şaşmış ve tamamen o olmuş." dedim onlarla konuşarak.

Yatağın üzerindeki telefon çalmaya başlayınca, bakışlarımı Krizantemlerden alıp arayan kişiye baktım. Gölge arıyordu. Ruhumu teslim etmeme saniyeler kalmıştı. Nefes alışlarımı düzene sokup, hemen aramayı yanıtladı.

"Alo?" dedim heyecanımı belli etmemeye çalışarak.

"Aşağıdaydım." dedi karşı taraftan konuşarak. Sesi oldukça keyifli yerinde gibi geliyordu. Acaba o da benim kadar heyecanlı mıydı? Kalbi aynı benim kalbim gibi çarpıyor muydu?

"Hemen geliyorum." deyip aramayı sonlandırarak çantamı elime alıp, kendimi hemen dışarıya attım.

Apartmanın kapısını açıp, bahçe kapısından da dışarıya çıkarak beni bekleyen taksinin arka koltuğuna kendimi attım.

KRİZANTEM | TEXTİNG Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin