14.Bölüm

420 44 3
                                    

Merhabalar ve iyi okumalar. Lütfen bölümleri oylamayı unutmayalım.

------

Gölge Çakır

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Gölge Çakır

Korktum.

Bu sefer İzel'in, o otelden hangi halde çıkacağını görmekten korktum.

Onun canının yanması gerektiği yerde, benim canım ondan daha fazla yanıyordu.

Belki de onun dediği gibi, yarası yarama denk olduğu içindir.

Bu sefer bir köşeye sinip onu izlemek yerine, ondan bana gelecek darbeyi bekledim. Ağır olacaktı hissediyordum.

***

Krizantem: Nasılsın İzel?

İzel: İyi.

Krizantem: Alışıldık cevaplar.

İzel: Sence nasılım?

Krizantem: Bu sefer görmedim ama nasıl olduğunu hissedebiliyorum.

İzel: Neden izlemedin?

Krizantem: Korktum.

İzel: Neyden?

Krizantem: Canımın yanmasından.

Krizantem: Bilmiyorum sana saçma gelecek ama seni izlerken benim canım daha fena yanıyor.

İzel: Çünkü yara.

Krizantem: Evet yara.

İzel: O halde şimdi sana defterin yerini söyleyeceğim.

Krizantem: Bu kadar çabuk mu?

Krizantem: Çok çabuk toparlamışa benziyorsun?

İzel: Hiç dağıtmadım ki toparlayayım.

İzel: Unutma Gölge, dağıtırsam toparlayamam.

Krizantem: Peki. O halde bana defterin yerini söyle.

İzel: Gerçeği söylemek gerekirse, o otele gittiğim günü, saati, tarihi asla unutmayacağım. Nedenini sorma söylemem ama o da diğer yaralarımın üzerine bir yenisi olarak eklendi.

İzel: Seni biraz araştırdım.

İzel: Neyse lafı hiç uzatmaya lüzum yok. Defteri koyduğum yer babanın mezarı. Oradan gidip alacaksın.

KRİZANTEM | TEXTİNG Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin