41.Final

569 48 144
                                    

Final bölümü ile karşınızdayım. Herkesin KRİZANTEM çiçeğinin solmaması dileğiyle.

Son kez oylar ve yorumlar deyip iyi okumalar diliyorum.

Ve unutmayın bir çiçeği yaşatmakta, öldürmekte sadece sizin elinizde. Çiçeğinizin daima parlak ve canlı tutmanız dileğiyle.

------

Oysa insana en çok sevmek yakışırdı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oysa insana en çok sevmek yakışırdı. Sevmek bir kalple başlardı.

Ve insanlar öldürürdü insanları, kimi çok severek, kimi hiç sevmeyerek...

Bakışlarımı odamın duvarındaki takvime çevirdim. 31 Aralık. 1 Ocak'a yani yılbaşına girmemize yarım saat vardı.

Annem nereye gitmişti bilmiyorum, muhtemelen anneannemin evine gitmişti babamın onu aldattığını öğrenmesi üzerine. En çok bana kırgındı her şeyi bilip bu zamana kadar sustuğum için. Babamın ise asla umurunda değildi annemin evden gitmesi, yılbaşına sevgilisiyle girmek için onun yanına gitmişti. Bu olanlar sadece onun işine gelmişti.

Yılbaşına evde tek başıma girecektim. Her sene annemle girdiğim yılbaşına, bu sene tek girecektim. Yalnızlığı ancak sis gibi üzerine çöktüğü zaman anlıyor insan.

Yatakta uzattığım ayaklarımı kendime çekip, kafamı dizlerime yasladım. Berbat yıla girmeye dakikalar kalmıştı.

Telefonuma bildirim gelince, elime alıp mesaja baktım. Mesajı Gölge atmıştı.

Kimse olmazsa bile o benim yanımdaydı, zaten o hep benim yanımdaydı. Ben artık yalnız değildim ki, benim Gölge'm vardı.

Hem ben ona kırgındım, bu aralar benden kaçıyor gibi. Ya da ben fazla kuruntu yapıyordum. Annemle babamın meselesi yüzünden bile onu üzmüş olabilirdim. Hepsi benim suçumdu.

Gölge beni çok seviyordu, ben ise kendi meselelerim yüzünden onu darlayıp üzüyordum. Hatta onu anlatmak istemediği derdiyle sıkıştırıyordum. Gölge'yi gerçekten üzüyordum.

Krizantem: İzel aşağıya gelir misin?

Mesajı okuyunca gözlerimi kırpıştırıp bir kere daha okudum. Aşağıya derken benim evimin aşağısı mı?

Hemen hiç düşünmeden ayağa kalktım fakat bu hızlı hareketimden dolayı yorganımın üzerine koyduğumu unuttuğum kar kürem yukarıya havalanıp, sertçe yere çakışmasından dolayı yerde paramparça olmuştu.

Gözlerim şok olmuş biçimde açılarak yerde camı kırılmış ve içindeki el ele tutuşan figürlerin birinden ayrılmış parçaların hüzünle baktım.

"Kırıldı." kendimi şimdi yere bıraksam saatlerce ağlayabilirdim. Gölge'nin bana aldığı ilk hediyem kırılmıştı. Daha bir hediyeye bile sahip çıkamıyordum.

KRİZANTEM | TEXTİNG Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin