"Hayat mı seni karşıma çıkaran..." nefesi boynumu ısıtırken elleri belimi sardı. O gece beni şeytanlardan korumak için sırtından dökülüp koparılmış kara kanatları beni örttü. O gece bir şeytan vardı, bir de ben vardım.
"Yoksa ben çok mu günahkar bi...
Yeni bölüm için ayırabileceğim bir zaman buldum kendime sınav haftamda size bölüm çıkarabildim alkışş
Bu arada kitap 3k olmuş, hepinize çok teşekkür ederim bebisler
Geçen bölüm Işık'ın geçmişinden bir kesit vardı. Bu bölüm şimdiden devam edecek
Kitapta Ateş ve Işık'ın ilişkilerinin çok hızlı ilerlediğinin farkındayım ama gidişat için en uygunu buydu. Olayları fazla uzatıp sizi sıkmak istemedim.
Keyifli okumalar...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
16. BÖLÜM: " İÇİMİN ATEŞİ "
Ölümün kolları arasındayken, ölüm sizin peşinizden gelmezdi.
Kirpiklerimin birbirine yapıştığından gözlerimi açamıyordum. Yatakta sağa döndüm.
Ateş akşam bardan çıktığımızda tekneyi iskeleye geri getirmişti. Doğa gittiği yerden dolu dolu poşetlerle gelmişti. Poşetlerin yarısını Cenk'e vermişti, konumundan rahat olmadığı yüz ifadesinden belli oluyordu.
Koridordaki hareketlenmeyle gözlerimi açtım. Bir süre yatakta sırt üstü yatsamda en sonunda ayaklarımı yataktan sarkıtıp yerimden kalktım.
Banyoda işlerimi halledip dağılmış saçlarıma elimle şekil verdikten sonra elimi yüzümü de yıkayıp odadan ayrıldım.
Ses Ateş'in odasından geliyordu. Girmeme bir şey demeyeceğini düşündüğümden kapı kolunu çevirdim ve yıldırım mavilerini üzerimde hissettim.
İçeriye adım attığımda gözlerim üzerinde gezindi. Yeni kalkmış olduğunu anlıyordum. Saçlarının dağınıklığı ona kesinlikle ayrı bir hava katıyordu. Kot pantolonu ve tam üzerine geçirecekken benim gelmemle duraksadığı tişörtü elindeydi.
Gözlerinin üzerimde olduğunu biliyordum. Aldırmadım.
"Herkesin odasına böyle dalar mısın?" Diye sordu erkeksi sesiyle.
"Evet," dedim. Teknedeki davetteyken odasına dalmışlığım da vardı.
"Soruyorum bir de, en azından o adam benim." Dedi ve duraksadı. "Çıplak olabilirdim."
