I-) 9. Bölüm⚜️

797 49 26
                                    


Gece uyuyamayan insanların
Gündüze sığmayan acıları vardır...


Adım sesleri kesildikten sonra ağzımın üzerindeki elimi çekerek rahat nefesler almaya başladım. Aradan geçen kısa bir süre sonra bulunduğum küçük odanın kapısı açılmasıyla şaşkınlıkla kaşlarım havalandı ve korkuyla çığlık attım.Çığlığım ile anında Atlas bir adım uzaklaşarak ellerini teslim olmuş bir şekilde havaya kaldırdı."Sakin ol benim."Elimi göğüs kafesimden fırlayacakmış gibi atan kalbimin üzerine koyarak gözlerimi kapattım. "İyi misin?"Başımı olumsuz anlamda iki yana salladım. Hiç iyi değildim. Sonuçta her gün silahlı saldırıya uğramıyorum ya da bir sapık tarafından takip edildiğimi öğrenmiyorum(!)"Aç gözlerini."

Yumuşak sesi ile kendimi huzurlu hissettim. Güvende hissettim."Tut ellerimi."Bir kez daha mayıştıran sesini duymamla gözlerimi yavaşça araladım. Kalp atışlarım yavaşlamış, eski haline geri dönmüştü. Uzattığı ellerini tutarak küçük odadan çıktım."İşte böyle, sakin."Küçük odadan çıkar çıkmaz bacaklarımı hissetmeyerek kendimi saldım ve çıplak zemine oturdum. Atlas benim düştüğümü zannederek koluma girerken ondan destek almaya çalıştım. Sırtımı göğsüne dayadı. Titrek bir nefes vererek gözlerimi tavana diktim.
"İyisin."Yutkunarak boğazımdaki kuruluğu yok ettim."İyiyim."

Ne kadar o şekilde durduk biliyorum ama odaya aceleyle giren Ekin ile Atlas'dan uzaklaştım. Ekin beni görür görmez şaşkınlıkla kaşları havalandı. "Abi- Savcım!"Atlas öksürecek ayağa kalktı. "Bir şey mi oldu Ekin?"Ekin bir yerde oturan bana bir de ayakta dikilen Atlas'a baktı. Sırıtarak Atlas'a bakmaya devam etti."Ekin?"Atlas'ın dik dik bakması ile gözlerini devirerek eski haline geri döndü.
"Görmek isterseniz diye gelmiştim."Atlas başını olumlu anlamda sallayarak Ekin'in arkasından ilerledi. Ellerimi yere dayayarak destek aldım ve ayağa kalktım. Biraz da olsa eski gücüm yerine gelmişti. Yavaş adımlarla odadan çıktım. Az ilerimde duran Atlas ve Ekin'in yanına gittim. Atlas'ın elinde tuttuğu kurşun dikkatimi çekmişti. Kaşlarını çatmış bir vaziyette pür dikkat bakıyordu. Yüzünden ne düşündüğünü anlamak imkansızdı. Yüz ifadesi bir duvardan farklı değildi.

Elindeki kurşuna dikkatle baktığımda üzerinde damla sembolü gördüm. Anlamayarak kaşlarımı çattım ve bir cevap bekleyerek Atlas'a döndüm. Yanlarına geldiğimi yeni fark eden Atlas hızlıca kurşunu cebine attı. O kadar dalgındı ki dibine girmiş olmama rağmen beni daha yeni fark ediyordu. "Daha iyi misin?"Başımı 'iyiyim' anlamında salladım. Salona baktığımda çok kötü bir durumda olduğunu gördüm. Etraf cam kırıklarıyla kaynıyordu. Koltuklarda bir sürü delik oluşmuş, birçok eşya yeri boylamıştı. Ev resmen ev olmaktan çıkmış. Evi incelediğim sırada Atlas ve Ekin'den başka kimsenin olmadığını fark ettim. Dikkatimi çeken detayla kaşlarım mümkünmüş gibi daha da çatıldı. Şu an evin içerisinde bir grup olay yeri inceleme ekibiyle polislerin olması gerekmez miydi? Sonuçta bir Savcının evi taranmıştı ve ortalıkta kimsecikler yoktu. Fark edilmeyecek bir detay değildi.  "Buraları ne yapalım Savcım?"

Atlas etrafında dönerek evi inceledi. Ellerini cebine koyarak Ekin'e döndü. İşaret ve baş parmağı ile alnına oval hareketlerle masaj yapmaya başladı."Birkaç kişi ayarla ev temizlensin. Şu iş de sende."Göz kırparak başını salladı. Ekin de aynı şekilde göz kırparak başını salladı. Anlamamamı istedikleri ortadaydı. Ancak bugün daha fazla ne şey duymak ne de öğrenmek istiyordum. "O zaman ben gidiyorum. Sizin konuşacaklarınız vardır."

Yanımdaki YalancıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin