XXVII

1.7K 75 24
                                    


İyi okumalar


Konya, 20.Mayıs


Büge Lalen'den


Her zamankinden farklı bir şekilde bugün içimden hiçbir şey yapmak gelmiyordu izin günümdü ve ben saat 2'de anca yeni kalkmıştım. Tek başına yaşamanın en güzel yanı sana karışan kimsenin olmamasıydı en kötü yanıysa sanırım yalnız olmaktı ve ben de fazlasıyla yalnızlık vardı neyse bu dramadan çıkarak hazırlamış olduğum kahveyi tezgâhtan alarak salona geçtim. Sehpanın üzerine koyup kendimi de tekli koltuğa attım dün hastaneden zorla gizlice çıkmış eve gelmiştim. Hesna'ya diyeceklerim de yarım kalmıştı Leyal yüzünden artık tek çare mesaj atmaktı.

Teddy uyuyordu bu ara o da durgun gibiydi zaten oflayarak elime telefonumu aldım mesaj doluydu ama hepsi takipçilerimden gelmişti onları bir kenarı koyarak Kıvancın numarasına tıkladım buraya gelse iyi olurdu konuşacaklarımız vardı en son sormaya cesaret edememiş ve ertelemiştim bugüne kısmetmiş artık.

Geleceğini söyleyip kapatmıştı ben de odaya giderek üzerime sade uzun bol bir siyah elbise giyindim biraz makyaj yaparak sarı saçlarımı atkuyruğu yapmıştım geri salona dönerek elimde tekrar telefonu aldım ve bu sefer de Hesna'ya yazmaya karar verdim.

"Hess konuşmamız yarım kalmıştı şu görümcen yüzünden ne yapalım?"

Chat'ten çıkarak çalan kapıyla telefonumu ters şekilde masanın üzerine koyup kapıya koştum açar açmaz karşımda koyu lacivert takım elbisesinin içerisinde sevgilim duruyordu tebessüm ederek "Hoş geldin sevgilim" dedim ve beklemeden sıkıca sarıldım "Çok özledim" dediğinde içeri girmiştik bile "Daha dün görüştük Kıvanç" dememle kahkaha atarak kolunun altına aldı beni mavi cam gözleri ışıldıyordu "Sen her gün yanımda olsan ben seni gene özlerim sevgilim" dediğinde alayla "Çok alışma ileride ölürsem çok üzülürsün sonra" diyerek önden salona geçtim ondan ses çıkmayınca arkamı döndüm kaşlarını çatmış öylece duruyordu. Elindeki ceketini kenarı koyduğunda "Ne oldu Kıvanç" diye sordum karşımda durarak "Bir daha öyle bir şey söyleme Büge bunun şakası komik değil hem de hiç değil" bu tepkisiyle kaşlarım şaşkınlıkla havaya kalktı. Elini tutarak Kıvanç özür dilerim biliyorsun arada düşünmeden konuşa biliyorum" dememle saçını karıştırıp "Kahve içelim mi" diye sordu koltuğa geçerek kahvemi gösterdim "Ben kendime yapmıştım sana da yapayım hemen" diyerek Amerikan mutfağı olan mutfağına girip Su ısıtıcısını çalıştırdım. Kıvanç "Teşekkür ederim" diye seslendiğinde konuya nasıl gireceğimi düşündüm o telefonuyla ilgilenirken Nescafe hazırdı.

Salonda oturmuş öyle konuşurken artık konuya girmeye karar vermiştim "Kıvanç bir şey soracağım Aclan tam olarak nasıl biri biliyorsun yeni patronum oldu" dememle Kahveyi masaya bırakarak anlamayarak bana baktı "Şu an Aclan ne alaka bir şey mi oldu" demesiyle "Yok sadece sordum bizi yan yana getirdin sonrası yok sonuçta yakın arkadaşın sana her şeyi anlatıyor mu" dememle kaşlarını çatarak başını iki yana salladı "Yakın arkadaşım ama pek dışa açık biri değildir Aclan genelde herkese her şeyi anlatmaz bana bile" demesiyle tebessüm ederek "Öyle sordum sadece zaten eğer bir şey olursa bana anlata bilirsin biliyorsun değil mi" dememle elimi tutarak "Biliyorum güzelim sen de öyle benden bir şey saklama olur mu" demesiyle derin nefes alarak "Saklamam merak etme" diye mırıldandım o da geri çekildi üzgünüm sevgilim sana yalan söylemek zorunda kaldığım için.

Tam o sırada telefonuma bildirim gelmişti Kıvanç alıp bana uzatacağı sırada "Bırak ben alırım canım" diyerek hemen kaptım telefonu şaşkınca verdiğim tepkiye bakıyordu dudağımı ısırarak "Şey annem yazmıştı biliyorsun kavgalıyız" dememle "Anladım ben bir tuvalete gideyim o zaman" dediğinde gitmişti bile bense mesaja baktım yazan Hesnaydı.

Yosuna Bulanmış KaralarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin