Yosuna Bulanmış Karalar

III

Aclan Karaman'dan

Bu Mekânı yeni açmıştım ve bugün de Şirketten sonra Balamir ile buraya gelmiştik sanırım güvendiğim ikinci insanlardan biri oydu küçüklükten beri beraber büyümüştük amcamın tek erkek çocuğu olduğundan şımartılarak büyümüştü benim aksime açıkçası öyle büyümediğim içinde mutluydum bir de ablası Sena vardı hepimiz birlikte büyümüştük düşüncelerime ara vererek Özel masamda yerimi aldım Balamir de karşıma geçmişti. Garson kız hızla yanımıza gelirken herkesin bakışları bizdeydi bakmasam da hissediyordum aralarında dönen fısıldaşmalar iyice sinirimi bozarken Garson kız "Menüler efendim buyurun" diyerek masaya koymuştu ben çoktan biliyordum ne alacağımı "Gerek yok Menüye bana Biftek sote ve viski getir" Balamir de "aynısından olsun güzellik" dediğinde kız korkuyla uzaklaşmıştı insanlar soğuk ve sert görünümümden korkuyorlardı ve bu benim hoşuma gidiyordu çünkü korkmalarını gerektirecek biriydim.

Balamir alayla konuşmaya başladığında ona döndü mekânda gezen bakışlarım "Güzelim kızı kaçırdım senin yüzünden" ona sinirle bakış attım "Balamir beni sinir etme bulaşma mekanımdaki çalışanlara git kendini başka bir yerden kız bul" göz devirerek
"Bazen ayni ablam gibi konuşuyorsun farkında değilsin" dediğinde göz devirerek "Aklin yolu bir desene. Sena nasıl Londra'da yönettiği moda şirketi hakkında güzel haberler okuyoruz" o sırada garson kız geldiğinde viski ve yemekleri getirmişti "Afiyet olsun efendim" diyerek geri gitti viskisini kafasına dikerek "En son konuşmamızda yakında temelli buraya geleceğini oradaki şirketi ortağına bırakacağını söyledi" bende viskiden içerek hafif tebessüm ettim bu dünyada beni çok az mutlu eden şeyler kalmıştı zaten "Sevindim her neyse konuya gelelim" sıkıntıyla derin nefes bırakarak "Ne olsun abi her zamanki gibi peşine yeni Komiser düşmüş dava elden ele geçip duruyor zaten" dedi kısık sesle alayla güldüm ve viskiden büyük bir yudum aldım geri masaya bırakıp ona döndüm "O da hakkımda bir şey bulamayınca pes edecek ya da ettireceğiz şu an onunla uğraşamam" uzun yıllardır peşime Teşkilat takılmıştı dosyam elden ele geziyordu sonuçta peşimi gene bir şey bulamadıkları için bırakacaklardı. Balamir yanımda boş boş konuşurken bakışlarım bir yere takıldı daha doğrusu birinde.

Köşedeki masada oturuyorlardı grup halindeydiler bakışlarım bir kadının gülüşüne kaydı hayatim da ilk defa bu kadar içten ve masum gülen birini görmüştüm "ne diyorum ben" diye mırıldanarak bakışlarımı melek gibi olan kızdan çektiğimde karşımda salak çocuğu göremeyince onu aradı gözlerim "ne zaman kalktı lan bu siktir yoksa bittin oğlum sen" onu telefondan aradım açtığında "Neredesin it bana bak kızlardan uzak dur en son ne oldu biliyorsun" dediğimde karşı taraftan alaylı sesi geldi "Ne abi yemedik çalışanlarını işim çıktı sen de maşallah dalmışsın ileriye gittiğimi bile fark etmedin" sinirle derin nefes soludum "Lan kes iyi ne bok yersen ye yeter ki başıma iş açma" dedim ve bir şey demesini beklemeden kapattım telefonu ve cebime koydum.

Bakışlarım tekrar oraya kaymıştı kadın ve yanındaki adam ile tek kalmışlardı oğlanın kıza olan bakışlarımı fark ettiğimde sinirlendim hatta oraya gidip onu gebertmek istedim ama nedenini anlayamıyordum. Kadın etrafına bakıyordu rahat bir şekilde o sırada bir anda doğum günü şarkısı çalmaya başlamıştı bende neler olduğuna şaşırırken kızın arkadaşları ve garson Pastayla kıza doğru ilerlediler. Kız oraya döndüğünde şaşırdı o hali çok tatlı gelmişti gözüme yandan gülümsediğimi fark ettiğimde başımı iki yana salladım kendimi kaybedemem tekrar birine karşı olmazdı sessizce "bugün doğum günün demek" diye mırıldandım kız mumları üflerken bakışlarım tekrar dudağına kaydı gözlerimi kapattım bakmamam gerekiyordu ama olmuyordu bakışlarımı alamıyordum resmen tutulmuştum bu Kadına. Tekrar döndüğümde ona doğru bir anda bakışlarımız kesişti hem şaşırmış duruyordu hem de kaşlarını çatmıştı bense donuk bakıyordum her zamanki gibi ama gözlerinin yeşilliğinde kaybolmak istedim o an ama sonra bakışlarını çekti. Zaman geçtiğinde ara sıra rahatsız olduğunu belli eder gibi buraya kısa bakışlar atmıştı en son kalktığında lavaboya doğru yol aldığını düşündüğümden kendimi tutamayıp ben de kalktım belki de bu kaderdir ve tanışmamız gerekti.