(İkinci Sezon) 27.bölüm

62 21 44
                                    

#Sana kavuşacağım gün

Servet silahını doğrulttuğu Çağatay 'a, karnından iki el ateş etmişti. Çağatay elinde silahı birlikte olduğu yere yığılır. Okan şaşkın bir şekilde önce Servet 'e sonra Çağatay 'a bakar.

Okan sinirli bir şekilde "Servet"

Servet yüzü yan bir şekilde Okan 'a bakar "Okan"

Servet yüzünü Okan 'a döndürür "arkandan iş çeviren arkadaşını vurdum. Şimdi sende sıra. Son dualarını et!"

Okan "senin derdin ne oğlum? Sen bizi öldürüp ne elde edeceksin?"

Servet gülerek "elinden Derin 'i alacağım. O karın dediğin kişi benim olacak"

Okan "sen şu an beni burda öldürsen bile Derin sana gelmeyecek. Çünkü sen şerefsiz bir insansın, kimse senin gibi insanla geri kalan hayatını yaşamak istemez."

Servet elindeki silahı Okan 'a doğrultur "çok yanlış düşünüyorsun Okan, benim elde edemeyeceğim hiçbir şey yok. Derin benim olacak artık sende öbür dünyadan bizi izlersin. Güle güle Okan" der ve tetiğe basacakken ağacın arkasından bir kadın uzaktan Servet 'in sırtından dört el ateş eder. Servet "hayır" diyerek yere yığılırken Okan 'ı ayağından yaralar.

Mery ağacın arkasından "abi" der ve koşarak Okan 'ın yanına gelir.

Mery yere yığılan abisinin yanına geldikten sonra

Mery "abi iyi misin?"

Okan "senin ne işin var burada, Sen Amerika 'da değil miydin?"

Mery "sen şimdi boşver beni. Birazdan buraya ambulans gelecek, sende iyileşeceksin" dedikten sonra boynundaki fularını çıkarır ve abisinin kanayan yarasına bastırır.

***

Mersin (Köy) ~ Işığın Evi

Işığın annesi kasabandan evine dönmüştü, eve geldiğinde Işığın evde olmadığını farketmişti. Işığın annesi iki dakikadan beri İlyas 'a kızının nerede olduğunu soruyordu.

Işığın annesi "sana iki dakikadan beri kızım nerede, diyorum ama sen cevap vermiyorsun. Nerede Işık? Ne yaptın ona?"

İlyas oturduğu koltuktan sinirli bir şekilde ayağa kalkar "dövdüm sonra ben telefonla konuşurken evden defolup gitmiş."

Işığın annesi sitem ederek "sen nasıl kızımı döversin ya? Ne günahı vardıda kızımı dövdün."

İlyas "dövmeseydim bizim başımıza çıkacaktı. Yok kursa gitmeyecekmiş, yok Arapça okumayacakmış. Biz bunca zaman buna çok yüz verdik."

Işığın annesi "bunca zaman çok yüz verdik. Kızımız bunca zaman bizim hayatımıza ayak uydurdu, hiçbir zaman bize karşı gelmedi. O kadar açık arkadaşının içinde beşinci sınıfta kapandı, sekizinci sınıfta kursa gitti. Bırakta bu sefer istediği gibi yaşasın"

***
Araba

Işık arabayı hızlı bir şekilde ağaca çarptığı için başını kornaya vurmuştu. Işık iki dakikadan beri baygındı. İki dakika sonra ayılır ve başını kornadan çeker. Kanayan alnını kanıyor mu, kanamıyor mu diye yokladıktan sonra sinirli bir şekilde elini direksiyona vurur sonra kontaktaki anahtarı alır ve arabadan iner.

Işık zor zekat arabadan indikten sonra başı kanıya kanıya evlerine gider.

^^^

Işığın annesi ve babası oturma odasında kızlarından haber bekliyordu. O arada zil çalar ve Işığın annesi hızlıca kapıyı gider.
Işığın annesi kapıyı açar, gelen kişi kızıydı.

Ay TutulmasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin