12-Meet Julio

17 4 0
                                    

Günün ilk ışıkları ile Justus saraydan ayrıldı. Tavian 'ı uyandırmak istememişti. Uyanınca onu bırakamamaktan korkuyordu. "Gitme" demesine dayanamıyordu. Ama onun için gitmesi gerektiğini de biliyordu. Ve elini olabildiğince çabuk tutmalıydı.

Birkaç saat içinde Starliçe' ye vardı. Kardeşi Jovia ile burada beraber yaşadıkları eve geldi. Jovia uyanmış kahvaltısını yapıyordu. Kapıda abisini görünce çok şaşırdı. İzin zamanı değildi ve izin zamanı değilken abisinin buraya gelmesi mümkün değildi. Günlük hayattaki işleri yeterince zamanını alıyordu çünkü. Ve abisi Lisentus 'a gideli orayı sever olmuştu. Eskiden özellikle büyük saraylardan kaçan Justus şimdi o saraya gitmek için can atar olmuştu. Jovia bu değişikliğin sebebinin ne olduğunu bilmiyordu ancak abisi mutluysa onun için sebebinin ne olduğunun bir önemi de yoktu.

Kapı açılır açılmaz kardeşine sıkıca sarılan Justus hemen içeri geçti. Jovia,

"Abi, telaşlı görünüyorsun. Ayrıca yılın bu zamanları ve bu saatte buraya hiç gelmezsin bir şey mi oldu?"

"Jovia'm büyücülük bilgilerine ihtiyacım var. Prens Tavian 'a geçen gün tüm 7 diyarın davet edildiği kutlama gecesinde büyü yapılmış. Ve zehirlenmiş. Sarayın başhekimi öyle söyledi. Eğer hangi büyü olduğunu bulamazsak Prens' i kaybedebilirmişiz. Saraydan birkaç adam bir şeyler bulmak adına o saraya gittiler ancak bir şey bulabileceklerini sanmıyorum. Kimseye senin kadar güvenmiyorum. Sana ihtiyacım var. "

Jovia böyle bir şey beklemiyordu. Büyücülük seneler önce 7 diyarda yasaklanmıştı. Kraliçe her ne kadar eski haline getirmeye çalışsa da Kral sadece bazı suçların cezasını ölüm yapmaktan vazgeçmişti. Büyücülük hala resmi olarak yasaktı. Ve Justus ondan, Kral 'ın sarayında büyücülük bilgilerini kullanmasını istediğini söylüyordu. Jovia,

"Ama abi büyücülük hala yasak. Ben nasıl yardım edeceğim? "

"Hangi büyü olduğunu ve nasıl çözeceğimizi bilsen yeter. Sen benim kardeşimsin Jovia, benim korumam altındasın ve hasta olan kişi de Prens. Kral 'ın bu durumda yapabileceği pek fazla şey yok."

Jovia düşündü. Artık büyücülük kitapları okumayı bırakmıştı. Eğer Lisentus' a kadar gidip hiçbir şey yapamazsa çok zaman kaybetmiş olurlardı. Büyü zehirlenmelerinde, kurbanın çok fazla zamanı olmadığını pek tabii biliyordu. Zaman en kıymetli şeydi. Jovia,

"Abi, bize yardım edecek bir arkadaş tanıyorum. Kendisi büyücü, eğer onu da koruman altına alabilirsen kesinlikle bir şeyler söyleyebileceğini biliyorum."

"Jovia, bir büyücüden yardım isteyemeyiz. Benim tek güvendiğim kişi sensin."

"Abi eğer Lisentus 'a gelip ona ne olduğunu bulamazsam çok zaman kaybetmiş oluruz. Prens' in çok vakti olduğunu hiç sanmıyorum. Ama Julio kesinlikle bir şeyler bulacaktır. Ona güvenmen lazım. Ben ona gerçekten çok güveniyorum."

Justus 'un başka çaresi yoktu. Bu çaresizlik hissinden nefret ediyordu. Ama yapabileceği bir şey yoktu. Justus,

" Tamam, sen güveniyorsan bende güvenirim kardeşim. Bu Julio denen adam nerede yaşıyor? "

" Hazırlanıyım çıkalım. Çok uzakta değil evi. "

Jovia yaklaşık 15 dakika içerisinde hazırlanmıştı. Yine Starliçe sınırları içerisinde olan etrafı sarmaşıklarla çevrili bir eve geldiler. Ev eski görünüyordu ama çok hoş bir havası vardı. Jovia hemen attan inip evin kapısını tıklattı. Justus da atından indi ve atı kapının önüne bağladı. Evin kapısı açıldığında Jovia, Julio'ya sarıldı. Justus, Jovia 'nın birini bu kadar sevdiğini ilk defa görüyordu. Jovia genelde utangaç bir çocukluk geçirmişti. Tek ailesi Justus olduğu için de sadece onu böyle sevdiğini sanıyordu. Kapıdaki adam Justus' a baktı. Jovia,

Lisentus Kingdom Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin