Öp Beni

5.4K 361 88
                                    

Geçen iki haftanın sonun da benim için tahsis edilen daireye gelmiş, yeni evime alışmaya çalışıyordum. İlk kez kendime ait bir evim olacaktı ve burada istediğim gibi yaşayacak olmak beni mutlu ediyordu. L şeklindeki siyah koltuk ve ortasın da yer alan minik cam sehbanın karşısın da duvara monte edilmiş küçük televizyon odayı neredeyse doldurmuştu. Yatak odasına da siyah tonları eşlik etmiş, tüm ev tıpkı içim gibi karamsarlığımı ortaya döküyordu.

Evin küçük oluşu güzeldi, büyük bir ev de yalnızlığımı daha çok hissederdim zira. Ayrıca benim gibi yalnız bir adam için bile fazlaydı bu ev. Buzdolabının ağzına kadar doldurulmuş görüntüsü midem de açlık zilini çaldırmıştı ama tek başıma yemek istemediğim için Jimin'i aramıştım günler sonra ilk defa.

Çalan kapı ziliyle evimin ilk misafirini ağırlamak için kapıya koştum. Jimin her zaman ki yüzüne kondurduğu tatlı gülümsemesiyle bana sımsıkı sarılıp evi incelemeye başladığın da, ben de onu takip ettim. "Küçük ama tatlı bir daire" dediğin de onu başımla onaylayıp daha sonra hazırladığım ramen ve kimçileri yemek için mutfağa geçtiğimiz de Jimin aldığı biraları masaya bıraktı.

"Jungkook neyin var senin durgunsun?" diye sorduğun da başımı iki yana sallayıp chopstickleri tabağın kenarına bıraktım."Sadece yeni hayatıma alışmaya çalışıyorum Jimin. Her şey çok hızlı gelişiyor adapte olmakta zorluk yaşıyorum sadece." dedikten sonra Jimin çattığı kaşlarıyla bana bakmaya devam etti. "Sen de başka şeyler var dostum ben bilirim hadi anlat bana" dediğin de içim de tarif edemediğim duygular tekrar alevlendi. "Patronum, biliyorsun o günden sonra hiç görmedim. Galiba iş için Japonya'ya gitmiş."

Kim Taehyung bana verdiği kirli öpücükten sonra ortaklardan kaybolmuştu. Onun yokluğun da bar da içki servisi dışın da bir şey yapmamıştım. Her şey gayet sakin ve sorunsuz ilerliyordu ama benim aklım o öpücükte kalmıştı. Geçen iki hafta boyunca Felix ve Hyunjinle gayet samimi olup, güzel vakit geçirmeye başlasam da kendimi yalnız hissediyordum. Ve bunun sebebini düşündüğüm de aklıma ilk öpücüğümü verdiğim adamdan başkası gelmiyordu. "Onu özlüyor musun yoksa?" Jimin cevabını veremeyeceğim o soruyu sorduğun da içtiğim bira boğazım da kalmıştı. Yutkunamadım zira, çünkü sorunun cevabı boğazım da bir yumruya sebep olmuştu.

"Kapatalım bu konuyu Jimin, sen neler yapıyorsun anlatsana" dediğim de arkadaşımın yüzündeki hınzır gülümseme de takılı kaldı gözlerim. Yine bir işler karıştırdığı belliydi, tek kaşımı kaldırıp ona baktığım da sesli bir kahkaha attı. "Yoongiyle işi pişirmedim merak etme, şimdilik tabi" dediğin de merakım daha fazla artmıştı. "Jimin sen neler karıştırıyorsun anlat çabuk!" diye cırladığım da konuşmak için sırtını sandalyeye yaslayıp kollarını birbirine doladı. "Yoongiyle mesajlaşıyoruz, hatta benle bir gün yemek yemek istediğini söyledi. Ve eğer çalışmak istersem bana kendi otellerinden birin de iyi bir iş imkanı sağlayabileceğini söyledi inanabiliyor musun?"

Şaşırmıştım ama Jimin herkesi etkileyebilecek bir fiziğe ve enerjiye sahip biriydi." Ve sen de kabul ettin? "diye sorduğum da alt dudağını dişleriyle ezip gözleri kısılana dek güldü." Min Yoongi gibi bir adamın teklifini geri çevirmek aptallık olurdu. Aslın da birazdan onunla buluşacağım."dedi ve hızla ayağa kalktı." Hatta hemen çıksam iyi olur, daha hazırlanmam lazım."dediğin de bana göz kırpıp, yanaklarıma öpücük kondurdu." Jimin sen çok fenasın cidden". İstediğini elde etmekte onun gibisi yoktu, bense onun yanın da çok pasif kalıyordum ve bu durum bir parça beni üzüyor olması dışın da kendimden nefret etmeme de sebep oluyordu. Neden onun gibi olamıyordum ben de, neden bu kadar özgüvensiz ve korkak biriydim ki?

"Görüşürüz sonra" deyip kapıdan çıktığın da arkasından bakakaldım. Yine yalnızdım ve boşluk hissi gözlerimi dolduruyordu. Yatak odasına gidip temiz siyah çarşafların üzerine sırt üstü yattıktan sonra yastığı alıp karnımın üstüne koydum. Yalnız ve mutsuz hissettiğim zamanlar da yastığıma sarılıp uyurdum. Bu gece iş yoktu ve ben gece uyumadığım için uyumakta zorlanıyordum şimdi. Aklıma gelen Kim Taehyung öpücüğümü çaldığı gibi uykularımı da çalmıştı. Onu bu kadar düşünmem normal değildi. Şu an nerde ve ne yaptığını deli gibi merak eden yanım susmuyordu ama telefon numarasına bile sahip olamadığım erkeği merak etmeye hakkım var mı emin olamıyordum.

Escape /taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin