Multimedia Hazel ve Egemen'in nişan kıyafetleri .
Arabayı durdurunca hızla inmeye yeltendim. Kapıyı sertçe çekmemle küfrettiğini duymuştum. Gözlerimden yaşlar süzülüp yanaklarıma bir bir düşüyordu. Ben bu şerefsizi neden sevmiştim ki? Madem sevdim, neden evleniyorum? Amaçsızca koşmaya başladım. Yoruldugumda yavaşladım. Sahile geldiğimi anladığımda yagmur başlamıştı. İlk gördüğüm kafeye girdim. Etraf çok kalabalıktı ve boş masada yoktu. Tam çıkarken oldukça taş bir çocuk bana bakarak konuştu. "Benim yanıma oturabilirsin." ben mi diye ellerimi hareket ettirdim. Devam etti. "Çok yağmur yağıyor. Hasta olmayı istemezsin." deli mi ne? Ona neyse benim sağlığımdan? Ama başka caremde yoktu. Eminim rımelim akmış. Gözlerim kan kırmızısına dönmüştü. Utana sıkıla yanına gittim. Oturmam için sandalyeyi çektiğinde vücudunun da yüzü kadar mükemmel olduğunu anlamıştım. Tabiiki Egemen daha yakışıklı. Kes sesini iç ses. Hem bu çocuk bana neden iyi davranıyordu? "Batu." dediğinde ona döndüm. "İsmim Batu. Batu TECER" adeta soy adını bastırarak söylemişti. Bu o değildi dimi? Hani şu TECERlerin varisi ve kızların peşinden koştuğu Bad Boy? "Se-sen ciddi misin?" aptal gibiyim. Yaa yok bide yalan söyleyecek sana. He hazel he kuzum. Kahve bardağından gözlerimi ayırmıyordum. Ama onun bakışları beni çok tedirgin ediyordu. "Kim böyle bir güzelliği ağlatmaya Kıyar. Hangi kıç beyinli üzdü seni?" şokla ona döndüm. Konuşamadım. Çünkü Egemen gelmişti aklıma. Yıllardır değişmeyen aşkım. Platonik aşkım. Karşılıksızdı ama onu sevmekten hiç pişman olmamıştım. O ise nişan günü beni başkasıyla aldatıyordu. Dayanamadım. Ağzımdan bir hıçkırık çıktı. Tekrar ağlıyordum. "O kimse pişman edeceğim." dedi. "Be-beni aldattı. Hemde. Hıçkırık bu gece nişanlanacakken." diyebildim. Ah Hazel niye söyledin elin adamına. Ne olacak içimde tutamadım. Hem napabilirki tanımıyor bile. "Kim o pç?" vay beni koruyor muydu. Kendine gel. Daha tanisali kaç saat oldu ki? Sustum. Sadece sustum. "Hazel ağlama. Sshh." deyince ona öyle bir baktım ki. Nereden biliyor benim adımı bu çocuk? Resmen aklımı okumuştu. "Hazel Yıldız. Yıldızların biricik kızı ha? Seni tanımama mı nasıl düşündün?" vay be dedim içimden. Sonra devam etti. "Böyle bir güzelliği....." sessizlikkk.......
Yağmur durduğunda beraber dışarı çıktık. Deniz kenarında yürüyorduk. Ciğerlerime temiz hava doldukca kendime gelmeye başlamıştım. "Batu." dedim. "Efendim güzellik?" dedi.. (+ lar Hazel -ler Batu)
+Sence ne yapmalıyım?
-Onu seviyor musun? (Afalladim)
+Şey ben... Mmm
-Anladım.
+Hayır anlamadın!
-Hazel iyi misin? anladım diyorum güzelim.
+Neyi anladın hı? Ben zorla evleniyorum. Bu gece nişanım var. Ama kocam olacak adam beni aldattı. Neyi anladın ki? Canım çok yanıyor. Eskiden onu çok sevmiştim. Ama bir gün zorla evlenecegimizi hiç düşünmemiştim. Ondan igreniyorim. O benim her şeyimdi. Ona bakınca nefes aldığımı hissediyordum. Ama sadece ben biliyordum bunu. Sonra onu unutacaktim. Her gün onu bir kızla görmem eskiden umrumda değildi. Benim onu sevdiğimi bilmediği icin öyleydi sanırdım. Buna kendimi inandırdım. Ama şimdi o evleneceği kadını dahi aldattı. Be-ben ne yapacağım? Çok korkuyorum..... (Uzun süreli bir sessizlik yaşadık. Daha bir kaç saat önce tanıdığım bir adama bunları anlatmak ne kadar doğruydu bilmiyorum. Ama rahatlamıştım. Bir süreliğine)
-Onu pişman edeceksin
+Ne?
-yürü!
Verdiği emir üzerine beni kolumdan tutarak çekiştirmeye başladı. Arabasına bindik... Anlaşılan bana acımıştı.
Büyük ve şehvetli bir mağazanın önünde durduğumuzda bana sıcakca gülümsedi. "Sen çok değerlisin. Onun sürtüklerinden olmayacaksın. Onu pişman edeceksin. Edeceğiz." derken? Yine konuşmama izin vermeden mağazaya girdik. Beni çalışanlara doğru iterek. "En mükemmelini yapın. O dünyadaki tek güzel kadın olacak bu gece." dediğinde ağzım şokla açılmıştı. Çalışanlar hemen kafa sallayıp beni süslemeye basladılar. Annem aradığında "Efendim anne?" telaşla konuşuyordu. "Kızım öldük meraktan. Egeyle değilmişsin. Bir şey demiyorlar. Nerdesin? 2 saat kaldı nişana?" o çocuğu doğduğuna pişman edeceğim. Hızla cevap verdim. "Anne ben cok iyiyim. Bir arkadaşımla hazırlanıyorum. En güzel şekilde zamanında orada olacağım." annemi daha fazla dinleyemeden telefonu kapattım. Sakın saygısız olduğumu düşünmeyin. Veni zorla, para için, şirket icin evlendiriyorlar. Ona hala çok kırgınım. Affetmem zaman alacak galiba. Ben yine gözlerim dolu dolu düşünürken. Kadın resmen çığlık attı. (Multideki resim) "Dünyanın değil evrenin, hatta bütün gezegenlerin en güzel kızı oldun." kim ben mi? Hadi canım. Akşam olduğunu anladığımda Batu kapıda göründü. Donmusca bana bakıyordu. Küçük dilini yutmuşcasına susuyordu. "Siz ciddi misiniz?" dedim alayla. "Kız olduğumdan utandım." dedi genç çalışan. Batu beni aynaya sürüklediğinde. Şaşırma sırası bendeydi. Bu kim lan? Biri beni cimciklesin. "Çok Çok güzelsin. O adamın yerinde olmayı o kadar çok isterdim ki." Batu konuşunca içim eridi. Taş gibi olmuştu. Çünkü akşam beni yalnız bırakmayacağını söylemişti. Mağaza dan çıkınca üstünde kocaman TECER logosunu görmüştüm. Vay be dedim içimden. Vay be. Batuya nisanın yapılacağı oteli tarif edip yerime sindim. Kalbim deli gibi atıyordu. Ama kendime söz verdim. Artık aglamayacagim. "Çok korkuyorum." deyince geldiğimizi anladım. Batu siyah Mercedesini park edip cevap verdi. "Kimse senden gözlerini ayıramayacak. Bu gece kafanın yerde olduğunu gormeyeceğim. Gün boyunca ilk defa güldüm. "Pekala" dedim.
Salona girdiğimizde konukların azar azar geldiğini görmüştüm. Zaten bir kaç aile dostundan başka kimse evlendigimizi bilmeyecekti. Ayrılacağımız icin Adnan bey Kızım hayatınn zorlasmasına izin vermeyeceğim. Egemen de evliliği gizli tutmazsak evlenmeyecegini söylüyor. Demişti. Pislik. Şerefsiz. Köpek. Marul. Maymuş. Batununda dediği gibi kıç beyinli.Annemler beni görünce kısa çaplı bir kalp krizi yaşadılar. Kaynanam "Benim gelinim. Tanrım. Prensesler yanında halt etmiş." deyip gelip elimi sıkıca tuttu. Aynı şekilde sayamayacagim kadar övgü sesi duydum. Sonra salondan başka bir odaya ilerledik. Batu da bizim dostumuz gibi bir köşeye oturup sırıtıyordu. "Seni çok merak ettik. Egemen ne yaptı anlat hadi." ne iyi kadın bu kaynanam. "Hiç..." diyebildim sadece..... Kayın babam koşarak yanımıza geldi. "Egemen geliyor Sebil. Hadi çıkalım." onlarda gidince yapayalnız kaldım. Kalbim kulağımda atıyordu. Intikam gözümü buruse de Kalbim hala Egemen icin atıyordu. Ama onu sonuna kadar pişman edecektim. Sürünecekti. Kapı açılınca titremeye başladım. O kadar yakışıklıydı ki. Düz siyah saçları, gözleri. Siyah takımı ona çok yakışmıştı. Beni fark etmemişti karanlıkta. Konuşarak odaya girdi. "Bu sürtük hayatımı MAHVETTI! Şimdi barda kızlarla eğ-" hala beni aldatmayi düşünüyordu pislik. Sonunda fark edildim. "Se-sen ohaaa. Fıstık gibi olmuşsun." Bana beni öpmek için yaklaşınca geri çekildim. gerizekalı Ege. "Ah sürtüklerini bekletmek istemem. Biran önce bitsin şu nişan." deyip kızgın bakışlarına aldırmadan çıktım. Sürün bakalım Egemen Bey. Daha her şey yeni başlıyor....
Vote ve yorum... Muckk
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"Bu Adam Benim Kocam mı?"
FanficKüçücüğüm... Her şeyim, ne olur çok uzaklara gitme. Gidersen öleceğim.. Karanlığa döneceğim.. OzlemRIRINAVY #RomantikKomedi