"Sen Ağlama"

6.7K 345 10
                                    

Arkadaşlar Ezgi ve Tarık ikilisine bir açıklık getireyim dedim... Bu bölüm Hazel'in Batu'nun evinde geçirdiği sabaha ait. Yani Hazel'in Ezgi'yi aradığı gün... Sahur bitmek üzere ben yb yazdım
"Badem-sen ağlama" ile okuyun multide var! Yorum bekliyorum resime!!! :)

'Cumartesi-Ezgi'nin Ağzından'

Hazel beni aradığı anda bende Egemen'i aramıştım. Aslında o Tarık'ı ara demişti ama yapamazdım... Evde oturup en yakın arkadaşıma bir şey olma korkusuyla ağlamaya başladım. Onu sürekli üzüyordum. Sanki Egemen yetmiyormuş gibi... Aslında her şeyi anlatmayı bende çok istiyorum ama kalbim çok kırıldı. Tarık beni kullanıp attı. Ve ben bu konuları hatırlamaktan nefret ediyorum. Ah olayı bilmiyorsunuz...

Geçen sene bir parti vardı ve ben de Hazel'den sonra ki bozuk arkadaşlarımın (Banu ve Eda) ısrarıyla partiye gitmiştim. Sonra içip sarhoş olmuştum ve gerisi bomm... Sabah uyandığımda Tarık'ın evindeydim... Bana söylediği tek şey "Paranı al ve siktir git!" olmuştu. O zamanlar bir de ondan hoşlanıyordum. Daha sonra Banu ve Eda beni dışlayıp tüm okula 'sürtük' olarak anlatmışlardı. Tarık başıma gelen her şeyi bildiği ve gördüğü halde sesini çıkarmamıştı. Belki de en çok canımı yakan buydu...

Siz olsanız benim yerimde. Aynı hassasiyete sahip olmaz mıydınız? Hazel'in kalbini hiçbir zaman isteyerek kırmadım. Kıramam da zaten. O benim kardeşim. Her şeyim. Ama konu Tarık'a gelince başıma gelenlerden dolayı kendimi kaybediyorum. Deli gibi sevdiğin bir adam tarafından kullanılmak kadar kötü bir şey yoktu bence. Ahh lanet olası erkekler! Sürekli bizi üzüp duruyorlar. Ama zavallı Hazel'imin durumuda içler acısı. Belki de benden daha berbat. Onu sevmeyen bir adamla evlendi ve sürekli gözünün önünde aldatılıyor.

Ağlamam şiddetlenirken kapı çalmaya başladı. Aslında bakmayacaktım ama susmak bilmiyordu. Oturduğum koltuktan kalkıp kapıya doğru yürüdüm. Ellerimle göz altlarımı silip kulpu indirdim. Karşımda onu görmeyi beklemiyordum... Tarık'ı...

"N-ne işin var burada?" dedim ağlamaktan yıpranmış sesimle.

"S-sen iyisin değil mi Ezgi? Egemen mesaj attı. Ben korktum... Yani-" Kesin bir işi düşmüştür. Şimdiye kadar aklın neredeydi demek istesemde sustum.

"İçeri geçebilir miyim?" diye devam edince ses çıkarmayıp biraz geri çekildim. Önümden geçip ailem olmadığından dolayı tek yaşadığım evime girdi. (Küçükken ailemiz öldüğünden dolayı abimle evlatlık verilmişiz. Beni büyüten ailem liseye başladığım yıl Amerika'ya gitme kararı aldılar. Ben ise annem ve babam bu ülkede öldüğü, bütün anılarımı Türkiye'de yaşadığım için gitmek istemedim. Onlarda anlayış gösterip bu evi bana aldılar ve içinde bir kaç çalışan var. Ayda bir yüklü miktarda para gönderirler ve işlerinden her fırsat bulduklarında beni ziyaret etmeye gelirler. Abimin ise nerede olduğuna dair bir fikrim yok.)

"N-neden bu kadar ağladın ki?"

"Tarık sen kendinde misin? Ben geçen seneden beri sürekli ağlayıp dururken umrunda değildi. Her şeyi gördüğün halde umrunda değildi. Şimdi ne değişti söylesene? Tekrar mı kullanmak istiyorsun beni? Bıktım anlıyor musun? Ezilmekten, aşağılanmaktan, seni sevmekten bıktım." deyip ağlamaya devam ettim.

"Ne? S-sen beni seviyor musun?" şaşkındı ve bu beni sinir ediyordu.

"Duydun işte... Sen benim hayatımı mahvettin... Lanet olsun. Kendimden nefret ediyorum... Sen bana öyle davranırken ben kaç kere ölmek istedim biliyor musun?" daha fazla dayanamayıp duvarın kenarına çöktüm. Yeterince zavallıydım onun için. Daha fazla aşağılanmak istemiyordum. Kollarımı dizime dolayı başımı gömdüm.

"Ezgi. Lütfen ağlama! Bilmiyordum! Hem. Hem Banu benimle zorla birlikte olduğunu, ayık olduğunu söylemişti."

Kafamı kaldırıp fısıltıyla "Bu mu bahanen?" dedim. O da yanıma çöktü. "Ben senin beni kullandığını düşünüyordum. Yani sen benim için ilksin..." derken oldukça sakin görünüyordu. Ben ise çıldırmış durumdayım. O sürtük Banu'dan nefret ediyordum. Ama o bana ilk olduğumu söyledi değil mi? Donup kaldım. Sonra ona dönüp masumca "Ama ben sana aşıktım." dedim. O da bana döndü "Ben de sana aşıktım güzelim." dedi. "Ve hala da aşığım." Duyduklarımla şok olmuştum. Şaşkınca ona bakarken uzanıp dudaklarımı öptü. Özlemiştim onu ve beni kullanmamıştı. İçimde bir şeyler dans ediyordu. Yüzümü avuçlarının icine aldı. Tam gözlerime bakıyordu...

"İlkimsin."

"İlkimsin."

Kollarımı sıkıca boynuna dolayıp bende onu öpmeye başladım....

Not: sürpriz bölüm sevdiniz mi? Vote yorum muck, :)

"Bu Adam Benim Kocam mı?"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin